16.Bölüm : Baş Tacı.

31.7K 4.4K 4.4K
                                    


Merhaba canımın içleri^^

Bölüme geçmeden önce yukarıdaki müziği açmayı unutmayın, iyi okumalar dilerim. <3


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


16.Bölüm : Baş Tacı.

Tam ortasındaydım bir savaşın. Savaşın sebebi de bendim, sonucu da. Bazı zamanlarda içinde olduğunuz cehennemin nasıl harlı yandığını anlayamıyordunuz, ta ki o alevler sevdiklerinize sıçrayana kadar...

Kalbimin bir yanı aşağıdan gelen sesleri dinliyor, diğer yanı yüzlerce kilometre gerimizde kalan evimde yaşananların bilinmezliğinin acısıyla kavruluyordu. Babam iyi miydi, kardeşlerim, kuzenlerim, ailem, sevdiklerim... Peki ya bu evin çatısı altındakiler? Hazar iyi olacak mıydı, diğer şövalyeler, evdeki herkes, ben...

Banyonun en köşesinde oturmuş öylece bekliyordum, duyduklarım kadarı ile hissedebildiğim tek şey fazlası ile kalabalık olduklarıydı. Çok fazla adım sesi vardı, çok fazla koşuşturma, çok fazla kılıç sesi... Sanki çatının bile tavanında birileri vardı. Kapılar çarpıyor, pencereler açılıp kapanıyor, acı haykırışların kimlerden geldiği ise asla anlaşılmıyordu. Hayatım boyunca birçok kez birçok an için "hayatımın en kötü anı" demiştim ama şimdikinin yerini hiçbir an alamazdı. Bu en kötüsüydü, en dehşet vericisi, en korkuncu.

Orada parmaklarım elimdeki bıçağı sıkıca tutarken çok uzun dakikalar geçirdim. Her geçen dakika aşağıdan gelen seslerin hararetini arttırıyordu, hiçbir şey sakinleşmiyor, ehlileşmiyor, giderek harlanıyordu. Bir elim hep kalbimdeydi ve dudaklarım atalarımdan öğrendiğim dualarla doluydu.

Kapalı gözlerim yatak odasının kapısından gelen sesle açıldı. Tek dileğim gelenin Hazar veya diğer şövalyelerden biri olması, bana herkesin iyi olduğunu ve tehlikenin geçtiğini söylemeleriydi. Hayatla aramda benim hep dilek dilediğim, onun ise dileklerimi teker teker reddettiği bir bağ vardı.

Odamın kapısı açıldıktan hemen sonra sertçe kapandı ve hiç durmayan ayak sesleri doğrudan banyo kapısına yöneldi ve kapımdaki kişi her kimse kapının kulpuna dokunmayı denemedi bile. Kapı sert bir tekmeyle kırıldı ve tam önüme devrildi. Gözlerim önce yere düşen kapıya, sonra kapıyı kırana çevrildiğinde hayatın bir dileğimi daha kabul etmediğini fark ettim.

Kalp Muhafızı (İki Kitap)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin