20 | Dilekler

516 30 67
                                    

Bölüm şarkısı : Madrigal - Ne Zamandır Sendeyim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Bölüm şarkısı : Madrigal - Ne Zamandır Sendeyim

19 sene önce..

Küçük Berfu turuncu uzun saçlarını çimenlere yaymış yıldızları izliyordu. Şu hayatta en sevdiği şey Ali ile uzanıp gökyüzünü seyretmekti belkide. Sadece yıldızlar değil. Güneşi , yağmuru , karı , gün doğumunu , gün batımını.. hepsi Ali yanındayken anlam buluyordu. Küçücük kalbinde hissettiği duyguları anlamlandıramıyordu henüz 8 yaşındaydı. Ali koştura koştura tişörtünün eteğine koyduğu kayısılarla yanına geldi. Nefes nefeseydi. Kendini çimenlere atıp oturdu. Tişörtünün eteğindeki kayısılarıda çimene bırakmıştı bile. Bir kayısı alıp onu eliyle temizledi ve Berfu ya uzattı. Berfu nun kalbi yine anlamlandıramadığı duygularla dolup taşmıştı. Altı üstü Ali karşısında yeşil gözlerini kırpıştırıp ona kayısı uzatıyordu niye böyle garip hissediyordu ki ? Anneannesi daha bu sabah elleriyle kayısı yedirmişti Berfuya ama hiç böyle hissetmemişti.

Ali nin uzattığı kayısıyı aldı. Bir ısırık aldığında tatlılığı karşısında ağzı sulandı.

"Bu anneannemin kayısıları değil Ali çok güzel."

Ali başını salladı ve tatlı sesiyle bir kıkırtı kaçırdı dudaklarından.

"Necati amcanın ağaçlarının çünkü." Bunu söylerken gülmekten kıpkırmızı olmuştu bile.

Berfu bir yandan korktu bir yandanda Ali nin gülüşüyle gülmeye başladı "Ya Necati Amca anneanneme şikayet ederse bizi kızarsa gizlice aldığımız için."

Ali durgunlaştı başını dikleştirdi "Ne zaman isterseniz alın demişti ama kızar mı sahiden ?"

Berfu dudaklarını büktü "Yok yok öyle dediyse kızmaz hem bize kıyamaz ki."

Ali tekrar güldü "Sana kıyamaz tabi baksana gözlerin ne kadar güzel mavi mavi, biri kızınca açıyorsun bide gözlerini kırpıştırıyorsun böyle." Ali gözlerini kocaman açıp hızlı hızlı kırpıştırarak Berfu nun taklidini yaptı "Azarı yiyen ben oluyorum sonra."

Ali 2 senedir ne kadar mutlu olduğunu düşündü. Çocukluğunu yaşayabiliyordu yaşı artık 9 olmuştu ama çocukluk çağı hala devam ediyordu. En yakın arkadaşı Berfu nun anneannesinin yazlığındaydılar 2 haftadır. Yarın annesi ve babası onları almaya gelecekti. Hala biraz garipti onlara anne ve baba demek, isimlerini söyleyip sonlarına anne baba eki getiriyordu ilk zamanlar şimdi ise direk anne baba diyordu. Garip olsada çok güzel bir histi Hakan babası onu sonsuz sevgisiyle seviyor ve koruyordu. Bir dediğini iki yapmıyordu. Hoş Ali de çok bişey istemezdi utanırdı çekinirdi hala yük olup olmadığını merak ederdi. Bu yaşta öğrenmişti utanmayı , çekinmeyi. Hayat ona acımasız davranmıştı belki ama son 2 senedir tüm yaralarının kapandığını hissetmeye başlamıştı. Selma annesi öyle güzel sarılıyorduki ona aynı kendi annesi gibi.. bazen annesinin kokusunu Selma annesinde duyduğunu hissederdi gözlerini açtığında annesini göreceğini sanardı. Bazende rüyalarında o gecekonduda görürdü kendini o adamı görürdü. Her yerde kanlar görürdü, annesini görürdü. Tuvalette uyuya kalmış Ela yı görürdü sonra. Tam Ela ya sarılacakken turuncu saçları ve mavi gözleriyle Berfu girerdi o eve. Güneş girmiş gibi aydınlanırdı o ev eskisi gibi soğuk hissettirmezdi. Berfu Ali yi elinden tutup o evden çıkarırdı. Ali gözlerini açtığında Ela yı bırakıp gittiği için hep buruk olurdu. Söz vermişti ona senide gelip alacağım demişti. Sözünü tutmak için hemen Selma annesine bundan bahsetmişti oda onaylamıştı ama yurda gittiklerinde Ela nında evlat edinildiğini öğrenmişlerdi ve maalesef ki hiç bir şekilde iletişime geçememişlerdi. Ela ya verdiği sözü tutamadığı için ömür boyu kalbinde bir yük olacaktı.

Bugün Sadece SenWhere stories live. Discover now