Bugün sadece sen varsın aklımda , sadece seni düşünmek istiyorum, seni konuşmak istiyorum. Kalbimi bir tek sana açmak istiyorum. Aldığım her nefeste sen varsın , yürüdüğüm her yol senin adımlarınla kaplanmış. Bugün sadece sen sev istiyorum beni. Duy...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Bölüm şarkısı : Seksendört - Hayır Olamaz
Sürüne sürüne kanal binasına gittiğimde Doğan dinç bir şekilde bana bakıyordu. Son günlerde inanılmaz bir halsizlik vardı üzerimde mide bulantılarım kasıklarımda ki ağrı ve iştahımın kesik olmasıda bunda etkiliydi. Ağzıma gün içinde iki lokma ekmek zor koyuyordum. Reglimin gecikmeside ruhsal olarak tetikliyordu beni. Doğan ile son hazırlıklarımızı yapıp stüdyoya girdik ve çekimimizi gerçekleştirdik.
"Bugün kahve içmesek ?" Diye sordum Doğan'a her programdan sonra gerçekleştirdiğimiz rutinimiz bugün benim için katlanılması imkansız bir zorunluluk haline gelmişti.
Anlamaz şekilde baktı "Olurda bir sorun mu var ?"
Başımı salladım "Hastayım biraz kolumu kaldıracak halim yok."
Anlamış gibi gözlerini yumdu "Haftalardır böylesin bir doktora git dedim kaç kez her seferinde iyiyim dedin Berfu."
Dudaklarımı büzdüm "Daha kötü olursam söz gideceğim."
Sabır dercesine bana baktı "Gel bitki çayı falan içelim bari hem sen bugün bişeyler yedin mi yemek ısmarlayayım sana ?"
Başımı salladım "Tamam olur."
Beraber ayrı ayrı arabalarımıza binip AVM'nin bahçesinde ki kafeye geldik.
Doğan ikimizede kış çayı ve banada tost sipariş etti başka şeylerde ısrarcı olsada midemin tek kabul edeceği şey kaşarlı tosttu karışık şeyler alt üst ediyordu beni.
"Betül ile ne yaptınız?" Diye sordum çayımı yudumlarken.
Omuz silkti "Neyi ne yaptık?"
"E ayrılmıştı ya senden ?"
Güldü mavi gözleri ışıldadı "Ayda 2 kez ayrılıyor benden Berfu yoksa içi rahat etmiyor ona geliyorlar arada öyle."
Kahkaha attım "Barıştınız yani?"
Gözlerini açıp 'E yani' der gibi çayından bir yudum içti. "Başka türlüsü olamaz olması teklif dahi edilemez ben tavşansam o havuç, o fareyse ben peynir."
Koluna vurdum hafifçe "Betül ona fare dediğini duysa seni öldürür."
Elini saçlarına götürdü sağa yatırdı "Kıyamaz o bana."
Başımı sağa sola salladım "Siz iflah olmazsınız."
Tostumdan bir kaç ısırık aldığımda midem çalkalanmaya başladı tostun içinde ki peynirin kokusu inanılmaz rahatsız etti, kenara bırakıp elimle geri ittim. Yüz ifadem Doğan'ın dikkatini çekmiş olacak ki tepkisinde gecikmedi.
