ATEŞİN BEDENİ: 4. BÖLÜM

29 6 1
                                    

İnsan yaşamı her ne kadar uzun gelse de öyle değildir aslında. Bize upuzun gelen ömür aniden bitiverdiğinde geriye baktığımızda elimizde kalan koca bir boşluktan başka hiçbir şey değildir çünkü...

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Tam ön ve geniş bahçeye girdiğim sırada yukarıdan bir eşya atıldığını sandım. Ancak bir anda onun bir eşya değil bir insan olduğunu fark ettim. Bu bir kızdı. Ve yavaş yavaş tepeden tam de benim üstüme geliyordu. Benim için zaman durmuştu sanki. Yere seken topun sesi bile yavaş yavaş geliyordu. Musluktan akan damlaların da öyle... Hem kızı kurtarmam lazımdı hem de kendimi ancak bunları yapmam çok uzun sürecekti. Kız ise bu kadar kısa bir sürede bir anda yere hızla çarpmıştı. Kız yere çarptığı an herkes o tarafa dönmüştü. Ben ise tam olarak bedenin önündeydim ve kıza öylece bakıyordum. Kızdan kanlar akıyordu ve bu kanlar betondan yavaş yavaş benim ayağıma doğru akıyordu. Etrafa herkes toplanmıştı ancak kimse bir şey yapmıyordu. Kızın yüzü dağılmıştı ve paramparça yüz kanlar içerisindeydi. Boynunda kesikler ve morarıklar vardı. Aynı zamanda eteğinden açıkta kalan diz kapakları da biraz çürümüşe benziyordu. Herkes öylece kıza bakarken arkadan tanıdık bir ses duydum. Bu gelen Kuzey'di. Herkese çekilmesini söyleyerek kızın başına dikildi ve nabzını kontrol etti. Bu sırada ise hocaları çağırması için birkaç kişi göndertti. Kuzey ilk yardım yapar gibi ellerini kızın göğsünün altında birleştirerek bastırdı. Ve bunu biraz daha devam ettirdi. Bu işlemi yaparken her seferinde kızın nabzını da kontrol ediyordu. Etrafımızda son sınıf öğrenciler bile olmasına rağmen onlardan kimse olaya müdahale etmemiş hatta hepsi geride kalmıştı. Kuzey ise bir doktor edasıyla kıza yardım ediyordu. Hoca çağırmaya giden çocuklar hem içeri hem dışarı baktıklarını ancak hiç kimseyi bulamadıklarını söyleyince Kuzey iç kısımlardan ameliyathane malzemeleri isteyince son sınıflar işe müdahale etmeye çalıştı. Saçları kıvırcık bir son sınıf öğrencisi konuştu:

-Bu kıza bizim ameliyat yapmamız yanlış olur. Hocaları beklemeliyiz.

Kuzey ise aceleyle bağırdı:

-Acele etmemiz gerekiyor farkında mısınız acaba aptal herifler?!

-Burada bir şeyler yapılacaksa 2. Sınıf öğrencisi yapmamalı.

-Öyle gerzek gerzek bakmak yerine siz yapın o zaman!

Kuzey'in bu sözleri üzerine hiçbir ses çıkmayınca hızla işine devam etti. İçeriden hızla bir rüzgar gibi sedyeyle yanımıza gelen çocuklardan biri ise bağırarak yolu açmalarını söyledi. Ardından Kuzey seslendi:

-Hadi yardım et de kızı sedyeye taşıyalım!

Biraz duraksadı ve daha sert bir şekilde bağırdı:

-Hadisene kızım niye öküz gibi bakıyorsun kızı sedyeye kaldıracağız!

Bu sözleriyle bana seslendiğini anladım. Ve Kuzey'e kızı kollarının altından kavradığında ben de ayaklarını titrememeye özen gösterdim ve kızı sedyeye kaldırdık. Kuzey ise doktor filmlerindeki aktörler gibi hızlı sedyeyle uzaklaşırken ben de kalabalığın onun peşinden gidişini izledim. Adımla bana tiz bir şekilde seslenen sesi duyduğumda bu kalabalığın içinde bizimkilerin de olduğunu fark etmiştim. Ada, Berfin ve Gamze koşarak bana geliyorlardı. Siyah tişörtümdeki koyu kırmızı kanlar onları telaşa sokmuş olacak ki gerçekten telaşlıydılar. Hemen gelir gelmez bana sarılmalarından da bu anlaşılıyordu. Ada hemen:

-Sana bir zarar gelmedi değil mi Burçak? yerine bir şey olmadı değil mi? Seni birden kan içinde görünce az kalsın bayılacaktım...

-Hiçbir şeyim yok sadece bir anda önüme kanlar içinde bir kız düşünce kanım çekildi. Ben... Ben ne yapacağımı bilemedim...

ATEŞİN BEDENİ (Devam Ediyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin