five

77 13 19
                                    

DİE FOR YOUUU BABY I'LL DİE FOR YOUUUUU

Önceki bölümde bahsettiğim tatile gitme işini başardım ayriyeten derste çalışmaya çalışıyorum zaten ilk üç günden paramı bitirdiğim için biraz götümün üstüne oturmam gerekiyo😬

Bende size bölüm yazam dedim o arada keşke bu wattyden para kazanabilseydim😞😞😞

♡♡♡♡♡

Önümde duran sınav kağıdı başımı döndürüyor, nefesimi kesiyordu. Yutkunmakta zorlanıyor, kalbimin atışıyla sağır oluyordum. Zilin çalmasına saniyeler vardı, birazdan bu gerçeklikteki en korkunç olaylar zinciri resmi olarak başlamış olacaktı.

Sınav haftası.

Kalemimi elime aldım. Sakinleşmek için mırıldandığım şeyleri ben bile anlayamıyordum, içimde sürekli ya yeterince çalışmamışsam? korkusu vardı. Hem bilirsiniz ya, ne yaparsanız yapın ilk sınavın iyi geçmesi çok zordur.

Zil çaldığında derin bir nefes verip soruları okumaya başladım. Kimya kesinlikle en iyi olduğum ders değildi ancak bir şekilde halletmek zorundaydım.

Taa ki, diğer zile kadar.

Kağıtlar önümüzden toplanırken ellerimin titremesinin geçmesinin olumlu bir gelişme olarak kabul edip oturduğum sıradan eşyalarımı alıp kalktım.

Koridorlar öğrencilerle dolup taşırken herkes sınavdan bahsediyordu haliyle. Duyduklarımla az biraz kendi sınavımın sonucunu tahmin etmeye çalışırken bileğimi yakalayan el, beni kalabalıktan çekip bir sınıfa soktu.

"Seslenmemizi asla duymuyorsun!"

Sınıfta sadece bizim grup vardı. Alya, Marinette, Luka, Adrien ve Felix. Felix'le göz göze gelir gelmez başımı çevirdim. O geceden sonra pek yüzüne bakamamıştım, pek konuşmamıştık ama ne zaman ona baksam göz göze geliyorduk.

"Sınavın kötü geçti herhalde." diyerek benimle alay eden Adrien ile kendime geldim.

Koluna vurup, "Seninkinden iyi geçtiği kesin." dedim. Haksız sayılmazdım, sınav gecesi Luka hepimizi toplayıp ders anlattığında daha molden haberi yoktu.

"Kimya benim ilgi alanım değil." diye homurdandı.

"Lütfen sessizleşin, en berbat notu benim alacağımı biliyoruz." diyerek isyan eden Marinette ile gerçekten sessizleşip boş boş birbirimize bakmaya başladık.

"Eee?" dedi Luka. "Neden toplandık?"

Soruyu duyunca neden bizi buraya çektiğini hatırlamış olacak ki, telefonuna bakan Alya'yı dürterek ayaklandı Marinette.

"Uzun zamandır mektup gelmediğini fark ettiniz mi?"

Kaşlarım havaya kalktı. Doğruydu, Lila'yı hedef gösterdikten sonra bir daha hiçbir şey yazmamıştı.

"Belki de sadece sıkılmıştır." deyip omuz silkti Alya, telefonuna bakmaya devam ederken. Yeni flörtü Nino ile fazla meşguldu.

"Sınav haftası olduğu içindir?" diye bir öneri attı Adrien.

"Belki de okuldan biri değildi." dedim kravatımla oynarken. "Bir düşünün, mektupların gelmeye başladığı hafta tatilden hemen sonraydı, bazı öğrencilerin yakınları da okuldaydı ancak sınav haftası başlamadan hepsi evlerine gönderildi."

"Mantıklı." dedi Marinette çenesini tutarken.

"Belki de Lila hakkında bir şeyler çözmemizi bekliyordur." diyerek ilk kez konuştu Felix.

Meet me in the Rose Garden • mlbWhere stories live. Discover now