six

76 12 27
                                    

sex
money
feels
die

Medya: yakında yayımlamayı planladığım marichat kurgusu için spoiler olsun🤭 loverofshinya

♡♡♡♡♡

Mesajlaşmaya devam ederken bir yandan ağzıma bir şeyler tıkıştırmaya çalışıyordum. Masada yoğun bir muhabbet dönerken herkes biraz fazla rahattı çünkü bugün perşembeydi, ortak derslerdeki sınavların bitmesine sadece iki gün kalmıştı.

Üstümde gözler hissetmemle yan gözle Felix'e baktım. Doğrudan telefonuma bakıyordu, kafamı ona çevirdiğimde bana bakmadan önüne döndü. Kafamı iki yana sallayıp telefonu kilitledim ve cebime attım.

"Size diyorum ya! Onların bir araya geleceğini asla beklemezdim. Yakışmıyorlar bile!"

Çatalımı sosise batırıp sohbeti yakalamaya çalıştım. Marinette hararetle birilerinden bahsediyordu anladığım kadarıyla.

"Sınavlar yüzünden fazla fark eden olmadı, birkaç haftadır beraber dolaşıyorlar. Geçen gün de sevgili olmuşlar."

Alya'nın yorumuyla birilerinden değil, bir çiftten bahsettiklerini fark edip ağzıma yeni bir sosis attım ve daha dikkatli dinlemeye başladım.

"Bunlar bile daha çok yakışıyorlar!" diyerek birden yükselen Marinette, sosis kemiren benle yanımda oturan Felix'i gösterdiğinde, sosis boğazıma kaçtı. Öksürük krizine girdiğimde Marinette umursamadan konuşmaya devam ediyor, Alya sırtıma vuruyor ve Felix bana su uzatıyordu.

Suyu içip kendime geldiğimde, Marinette susmadan konuşuyordu. "Ama-"

Felix ve Adrien aynı anda ayağa kalktığında hepimiz onlara döndük. İkisininde yüzünde anlayamadığım ifadeler vardı. Aynı anda, "Sınıfta görüşürüz." deyip karşılık beklemeden ilerlediklerinde kaşlarım havalandı. Kuzen telepatisi falan mıydı?

Marinette'e baktım, acaba bizde de var mıydı?

Luka, ortamdaki şaşkınlığı dağıtmak için "Bu kadar bahsettiğiniz kişiler kimmiş?" diye sorduğunda konunun uzayacağını fark edip çantamı sırtıma taktım. Nedense bir anda hevesim kaçmıştı.

"Bende kaçıyorum, görüşürüz."

Alya arkamdan, "Hepsi nereye gidiyor bir anda ya..." diye söylenmiş olsa bile öpücük atmakla yetinip koridora çıktım.

Dolabıma giderken tuhaf bir duygu içindeydim. Demek, Marinette Felix'le benim yakıştığımı söylemişti. Yani, kurduğu cümle tam olarak bu olmasa bile buna çekilebilirdi değil mi? Neden öyle demişti ki şimdi bir anda? Felix... Hoş görüntüsü vardı aslında. Mizacı biraz sert olsa bile belli bir arkadaş grubuna girdikten sonra gözümde büyüttüğümden daha insan olduğunu fark etmiştim.

Bir anda dolabımın önünde boş boş dikildiğimi fark edip gözlerimi kırpıştırdım ve hızla şifremi girdim. Birisi gördü mü, diye etrafı kontrol ederken dolabımın kapağını açtığımda yere düşen kağıtla nefesimi tuttum.

Yeni bir zarf.

Eğilip aldığımda bunun bir zarf olmadığını gördüm. A4 kağıdı katlanarak kare şekline getirilmişti sadece. Bugün sınavdan sonra not çıkartmam gereken tarih ders kitabını alıp dolabın kapağını kapattım. Koridorda geldiğim yöne dönüp, kafeteryaya koşmaya başladım.

Marinette, Alya ve Luka tam çıkmak üzereydi, harika zamanlama!

"Dolap," birkaç nefes aldım. "Dolaplarınıza bakın!"

Meet me in the Rose Garden • mlbWhere stories live. Discover now