YENİ SAYFALAR

25 4 0
                                    

  Attilla Demir

Luna bu da nedir? İlizyon mu? Harika, patrona harika haberler vereceğim galiba. Herşey yolunda, sadece bir kaç dakika daha Luna. "Attilla ben yaşıyor muyum?" Evet, yaşıyorsun ama ölüme yakın yaşıyorsun. "Attilla cevap ver!" Bağırması ile, "Evet,taşıyıcı..." Ne diyorum ben? "Luna seni bıçaklamadım. İlizyon seni kurtardı. Vay be, bu güzelmiş." Luna'ya tam bakacaktım ki "Attilla! Ha, ne oluyor bıçaklamadın mı? Ama... " Derin nefes aldım. "Luna herşeyi anlatacağım ama sen az önce ilizyon yaptın! Harika!" Luna bana salakmışım gibi bakarken ona tuhaf bakışımı atıp, "Yeni sayfalar için geç kaldık değil mi Luna? Hadi ama sen zekisin değil mi? Takip et beni taşıyıcı." Şuan kendisini sorguladığı çok iyi biliyorum. Küçüklüğünden beri hep böyle biriydi. Ama bana karşı hep nefret doluydu. Nedenini gayet iyi biliyordum. O yetimhaneye saldırdığımız içindi. Özellikle bir çalışını gözlerinin önünde vurulması... O tadı iyi bilirim. Acı vereci... Bahçeden çıktığım da arka baktım da Luna bir adım uzaklıkta beni tam bıçakla saplayacakken, bacağını tekmelidiğim de, "Ne yapıyorsun? Hey, kalk ve kendine gel. Üst rütbeli birine böyle mi davraniyorsun ha? Bir de suikastçi olacaksınız. Rüyanızda bile olmazsınız." Ağır konuştuğumu gayet iyi biliyordum herşeyi açıklamak için geç kalsak bile bana verilen bu görevi yapmam gerekiyor. " Luna lavabuatara gel." Hızlıca oradan uzaklaştım. İçeriye girdiğimde, "Hallettin mi?" Diyen komutana baktım. Koltuğun da sigarisinin bir buhar alıp hava bırakışını izledim. "Evet  komutanım, herşey yolunda gibi. Ama bu konu hakkında eminsiniz değil mi?" Anna başını kaldırıp, "Sen hazır değil misin? Günahlarını affedecek birşey yapacaksın. Bazen senin yerinde olmak o kadar çok isterim ki ama şartlar uymuyor Attilla." Ayağa kalktı, cebinde ki bıçağı boğazıma dayadı. "Söylesene o kız senin için önemli mi? Dünya'ya katliam getirecek Attilla. Bunu durdurman senin görevin. Yapamayacağım diyorsan hiç tereddüt etmeden kafanı bahçede ki o direğe geçiririm." Pislik, zayıf noktalarımı çok iyi biliyordu. "Komutanım benden lütfen tereddüt edecek bir hareket beklemeyin herşey istediğiniz gibi olucak." Anna bıçağı boğazımdan çekip sırıttı. "Teşekkürler Attilla, sana güveneceğimi biliyordum. Yarına kadar süren var iyi şanslar." Diyerek kızıl saçlarını bağlayarak gitti. Koltuğa çökmeyi hiç bu kadar özlememiştim.Telefonumu cebimden çıkartarak Ali'yi aradım. "Lavabuatar hazır mı?" Kahretsin sesim tedirgin çıkıyordu. Korkuyor muydum? Hadi ama korkma Attilla." Evet komutanım herşey hazır ama siz iyisiniz değil mi? " Derin nefes alarak, " Evet ben iyiyim. Şimdi geliyoruz." Diyerek kapattım. Bahçeye baktığımda acemi suikastçilerin Luna'yı götürdüklerini gördüğüm de ben de ayağa kalktım. Korkuyordum evet kabullenmek istemiyordum ama titreyen elim bir türlü durmuyordu. Luna da kraliyetten gelen güçleri vardı. Ve bu kraliyet bu gücü hep katliam için kullanmıştı. Çocukken saldırdığımız yetimhane de kraliyet soyunda ki Luna'yı bulmak içindi. Luna'nın beyin yıkaması geçirdiğini düşünüyorduk. Çünkü onu sorguya çektiklerinde hiç bir şey bilmediğini söyledi. Yalan makinesine bağladıklarıda da doğruyu söylediğinden emin olundu. Güçlerin hepsi bilinmiyordu. Luna'yı ilk olarak idam kararı alınmıştı. Luna'nın ölmesini istemediğim için güçlerini bana devredeceklerdi. Bende kraliyet kanı olmadığı için güçlerini kullanmam zordu. Lavabuatara vardığımda Luna'nın makinelere bağlı şekilde oturduğunu gördüm. Kapıyı açtım ve içeridekiler selam verip, "Komutanım lütfen buraya oturun." Luna'ya baktım. Gözlerinde ki o korku o kadar belliydi ki. "Luna, sana hiç birşey olmayacak. Sakin ol, derin nefes al rengin atmış." Koltuğa oturdum. Gömleğimin düğmelerini açtım. Vücuduma bir sürü makine bağladıkları zaman, "Efendim hazır olduğunuz da başlayacağız." Emrimi bekliyorlardı. Bu kadar korkuyorsam neden bunu istedim? Luna için mi? Hayır babam içindi. Bunu yapmam gerekiyor evet yapmam lazım yoksa babam ölecekti. "Başlayın." Gözlerimi kapattım. Sakin olmaya çalışıyordum biraz daha sakinleştiğimde gözlerimi geri açtim.Makinelerden geçen kanı görünce, "Hey kan vermeyeceksiniz! Hayır yanlış yapıyorsunuz!" Ali'ye baktığım ama o bana bakmıyordu. Cama baktığımda Anna'yı gördüm. Anna mi demişti? Bana ihanet mi etti yani? Anlaşma böyle değildi.Makineleri vücudumdan sökmeye başladığım da acemi suikastçiler beni tutmaya başladı. "Efendim makineleri söküyor ne yapalım?" Neden kurtulamıyordum? Suikastçilerin yüzüne baktığımda onların benden de üst seviye olduklarını anladım.Kahretsin acemiymiş gibi gösterdiler! Bir hafta önce hepsini toplantıda görmüştüm. En düşük seviyeli ben vardım sadece. Ali, koluma iğne batırdıktan sonra bilincimi kaybetmeye başladım. Anna'ya baktığımda bana bakarak gülüyordu. Luna'nın ağzını bağladıkları için sadece anlaşılmayan bağırışmaları vardı. Beni geri yerime otturdukları zaman bilincimi açık tutmaya çalıştım. Borulardan geçen kanı baktıktan sonra bir an bile olsun herkesi öldürmek istedim. Luna'ya hep yalan konuştuk lanetlenmedi, gücü vardı ama karanlık değildi. Gücünü cadılardan aldığını varsayıyordu. Hiç birşey bilmiyorsun Luna. Luna'ya baktığım sırada bilincimi kaybettim...

Devam edecek...

Karanlığın AcimesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin