YOK OLUŞ

14 4 3
                                    

Luna

Uyumuş muydum? Kafamı yana çevirdim ve gözlerimi açtım. "Attilla! Aman Tanrım!" Ölmüş müydü? "Komiksin tamam. Hadi yapma şaka. Taşıyıcı ölmezdi." Kafamı salladım, "Hayır, hayır, hayır, hayır, hayır..." Elimde ki kılıca bakım ve doğruldum. Attilla'nın elini tuttum. "Elin soğuk üşüdün galiba." Suikastçi kıyafetimi üstüne örttüm. "Sıcak olursun şimdi," Gözümden bir yaş geldi. "Bunu bana yapma!" Sadece benim haykırarak söylediğim sözler duyuluyordu. "Ben... Özür dilerim! Seni seviyorum Attilla! Bunu söyleyemediğim için özür dilerim!" Kafamı göğsüne koydum. "Hadi atsın kalbin. Neden atmıyor?" Yanına yattım ve sarıldım. Yüzü bembeyazdı, çok soğuktu. Kum da ki kanlar siyahtı. Kılıcı boğazıma yaklaştırdım, "Sende mi yaptın bunu? Bu şekilde."  Dedim ve hızlıca boğazımı kestim. Gözüm karadı ve Attilla'nın gövdesine düştüm. Öksürükle kan kusuyordum. Yavaş yavaş her yer kararıyordu. Zaten karanlıktı ki...

Anlatıcı
Attilla ve Luna bu gizemli sahilde ölmüştü. Birbirlerini çok seven iki insan bu duruma katlanamayıp intihar etmişti. Birisi taşıyıcının ve sevdiği kız geç kaldığı için intihar etmişti. Diğeri ise bu ölüme katlanamadı, üzüntüsü çok ağırdı ve kendisini öldürdü. Artos ülkesi ise kraliçenin doğum günün de ki cesetleri topluyordu. Can Sönmez, de cesetleri topluyordu. Luna'nın aniden kaybolduğunu görünce şaşırmıştı. Dediğini yapsaydı ne olucaktı? Şuan güvende miydi? Aklından bu tür sorular geçiyordu. Kartos halkı Millie isyanı başlatmıştı. Onlarda Artos ülkesi gibi hala ceset topluyordu. Aniden giden taşıyıcı ve kız bir daha bulunmamak üzere öldüler.

3 yıl sonra

Can Sönmez

"Asker, elini korkuya alıştırma. Korkarsan hiç birşey yapamazsın." Eğitim hocası olmuştum. Suikastçilikten istifa edip asker yetiştirmeye karar vermiştim. "Komutanım, kral sizi çağırıyor." Yedek eğitmen devreye girince bende eğitim yerinden çıktım. At arabasına binip kraliyete gitmeye başladık. Yirmi dakikalık yol sonrasında, "Buyrun efendim." Arabadan indim ve askerlerin yön göstermesi ile onları takip etmeye başladım. Asansöre binip kralın odasına getirdiler. Kapı açıldı, "Hoşgeldin Can Sönmez, lütfen oturun." Koltuğa oturdum, "Konuya direk gireceğim. Sizin isteğiniz üzere hala Taşıyıcı ve Luna adlı kişiyi aramaya devam ediyoruz. Ama şunu söyleyeyim ki hiç bir iz yok. O yüzden emrim ile bu aramaya son vereceğim." Attilla ve Luna... 3 yıldır onlardan haber yoktu. Ellerimi başımın arasına aldım. "Tabii kralım bitirin aramayı. İzninizle." Diyerek çıktım, lavaboya hızlıca gittim. Kapıyı kitledim. "Neredesiniz?" Ağlamaya başladım. "Öldünüz mü?" Lavabodan destek alarak aynaya baktım. Gözlerimin altı çökmüştü. Yaşlanmış gibi hissediyordum. Yüzümü yıkadım, peçete alıp yüzümü kuruladıktan sonra kapıyı açtım, "Hayat sizsiz çok çok yorucu ve kötü çocuklar."

Anlatacı

Günler geçtikçe Taşıyıcının kısa sürede olsa yaptığı kaos kitaplara yazılmıştı. Gazetelerde, "Taşıyıcı Geri Geldi! Taşıyıcı Kaos İle İnsanları Öldürecek!" Gibi bir çok gazete vardı. Eğitim yerlerinde çocuklara bu şeytanı anlatıyor ve nasıl savunmaları ile ilgili yeni bilgiler öğretiliyordu. Luna ise hala bir sırdı, soyadı hala bilinmiyordu ve artık arayıcılar bunu araştırıyordu. Can, mahkemeye tüm gördüklerini anlatmıştı ve yaşadıklarını... Bir yıl psikolojiye gitti ve bu süre zarfında hapis de kaldı. Hapisten çıkınca direk istifa edip eğitime geçti. Artos ülkesi ise Kartos ülkesi ile anlaşma yapmıştı. Durumları iyi olmasıya kadar birbirlerine her konuda destek verecekti. Diğer ülkelerde elinden geldiğince yardım ediyordular. Hayat ne kadar normal gibi görünse de hala herkesin içinde "her an taşıyıcı gelebilir." Hissi yok olmamıştı ve uzun süre durucak gibiydi. Suikastçilerin çoğu Luna ve Attilla'nın kaybolması sürecinde bir kaç kişi istifa edip ailerin yanına gitmişti. Bazıları ise arkadaşlarına bu olanlar yüzünden istifa etmişti. Suikastçilerin sayısı azaldığında hükümet zorunlu olarak çocuklarını on beş yaşından sonra eğitim alacakları ile ilgili yeni bir kural çıkarmıştı. Bu kısa ama korkunç olan kaos her geçen gün unutuluyordu...

                                ~SON~

Karanlığın AcimesiTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang