7

2K 313 274
                                    

slm kizlar

nbr

iyi okumalarr

***

Bu ani yakınlaşma sebebiyle terlemeye başlayan Minho, elini Jisung'un omzuna koydu ve geriye doğru güçlükle itti. Kaşlarını çattığının farkında dahi değildi.

"Geri bas." derken sarı saçlı oğlanın sesi oldukça net çıkmıştı.

Jisung alayla gülümsediğinde, Minho kafasını yana yatırdı.

"Komik olan ne?"

Jisung masasına doğru adımlamaya başladığında Minho kaşlarını iyice çattı. "Cevap vermekten bile acizsin komiser.".

Jisung koltuğuna oturdu ve bacak bacak üstüne atıp geriye yaslandı. Masanın üzerinde duran kupayı eline aldı ve hafif daireler çizerek sallamaya başladı. Daha sonra kafasını kaldırıp Minho'ya baktı.

"Sadece seni uyardım." dedi ve ekledi.

"Benim hakkımda garip garip rüyalar gördükten sonra utandığını söylemeyeceksin değil mi?"

Minho'nun çatılı kaşları yavaşça eski halini alırken, Jisung kahvesinden bir yudum aldı. Minho yanan kulaklarına götürdü elini. Jisung bunu fark ettiğinde yarım bir sırıtış sundu tekrardan.

"Bilinç altımı ben kontrol edemem."

Jisung dudaklarını büzdükten sonra kaşlarını kaldırdı. "Gayet de kontrol edebilirsin. Sonuçta seni başkası yönetmiyor öyle değil mi?" dedikten sonra kupasını tekrar aralık olan dudaklarına götürdü. Bir yudum aldıktan sonra ayağa kalktı ve ellerini cebine attı. Minho'ya doğru birkaç adım attıktan sonra duraksadı.

"Ve genelde rüyanda arzuladığın şeyleri görürsün."

Minho kaşlarını hafifçe çattı ve gözlerini kıstı. "Sen öyle san. Elimde olsa böyle bir şey görmeyi istemezdim.".

Jisung kafasını hafifçe salladı. "Eminim öyledir."

Minho iyice kızarmış kulaklarına rağmen itiraz etmeye devam etti. "Egoya bak be! Dünya senin etrafında dönüyor sanki, peh..."

"Senli benli konuşmalara geçiş yapılmış. Mükemmel."

Minho bir an duraksadıktan sonra kendine gelmek istercesine öksürdü. "Az önce yaptığından sonra sizli bizli konuşabileceğimizi zannetmiyorum komiserim."

Sarı saçlı çocuk elini beline yerleştirdi ve karşısındaki adama bakmaya devam ederken, "Bakın hala saygı çerçevesi içerisinde konuşuyorum." dedi alaycı bir ses tonuyla.

Jisung kafasını sağa sola salladı ve elini cebinden çıkardı. İşaret parmağıyla Minho'nun kafasını işaret ettiğinde Minho anlamaz bakışlarla karşısındaki adama bakıyordu.

"Saçın."

Minho kaşlarını tekrar çattı ve, "Nolmuş saçıma?" diye sordu.

"Elektriklenmiş."

Minho duyduğu şeyle beraber elini saçına götürdü ve eliyle havalanmış saç tellerini indirmeye çalıştı. Daha sonra komisere döndü ve "Ben gidiyorum." dedi sinirli bir ses tonuyla.

dead & pretty ✓Where stories live. Discover now