dead & pretty ✓

10

ya bn yazar notlarini kisa tutmaya karar verdim

iyi okumalarr

***

"Ne?"

Kahverengi saçlı adam oturduğu yere iyice yayıldı ve gözlüğünü çıkarıp masanın üstünde duran gözlük kutusuna yerleştirdi. Bunu yaparken de gözlerini bir an olsun Minho'dan ayırmadı.

"Baya." dedi gözlük kutusunu masasının çekmecesine koyarken.

"Sevgilim olarak gel o operasyona."

Minho ufak bir kahkaha attıktan sonra, yüzündeki gülümsemesini koruyarak, "Şaka mı yapıyorsunuz? Öyleyse cidden komik komiserim." dedi.

Jisung uzun süre sessizliğini koruyan odada sessiz kaldıktan sonra 'tch'ladı ve ayağa kalktı. Masasının üzerinde duran mavi dosyayla beraber sarı saçlı çocuğa doğru adımlamaya başladı. Minho'nun karşısına geçtiğinde ise dosyayı yavaşça ona uzattı.

Minho dosyayı aldığında Jisung konuşmaya başladı. "Uyuşturucu çetesi ve organ kaçakçılığı. Tek başıma gidersem oldukça şüphe uyandırırım. Yardımına ihtiyacımız var, kabul edip etmemek sana kalmış elbette fakat unutma, bu senin görevin."

Minho derin bir nefes aldıktan sonra karşısında dikilen ve sıfır mimik ile kendisini izleyen kahverengi saçlı adama baktı.

Evet, bu onun göreviydi. İstese de istemese de yapmak zorundaydı. Böyle insanların dışarıda elini kolunu sallayarak gezmesini istemiyordu.

Sarı saçlı oğlan kendine gelmek istercesine kafasını salladı ve komisere ufak bir bakış attı.

"Tamam, geleceğim." dediğinde Jisung hafifçe gülümsedi ve eliyle Minho'nun omzunu patpatladı.

Daha sonra tekrar masasına doğru ilerlemeye başladı ve kendini koltuğuna attı. "Beni büyük dertten kurtardın." dedi sarı saçlı çocuğa bakarken.

Minho kafasını hafifçe salladı ve komiserine baktı. "Şimdi gitmem gerekiyor, Hyunjin'le gitmem gerek.".

Jisung eliyle kapıyı işaret ettiğinde Minho pek de samimi olmayan bir gülümseme sundu ve kapıya doğru ilerlemeye başladı. Kapıyı kendine çektikten sonra odadan çıktı ve tekrar lavaboya doğru adımlamaya başladı.

Jisung ise yüzündeki tatmin olmuş ifadeyle gülümserken, "İlk defa bir operasyon için sabırsızlanıyorum." dedi.

Çalan kapı sesiyle beraber kendine bir çeki düzen verdikten sonra "Gel!" diye bağırdı. İçeriye giren genç adamı baştan aşağıya süzdükten sonra oturması için koltuğu işaret etti.

"Jisung." dedi genç adam koltuğa otururken.

"Seni dinliyorum."

Genç adam kafasını salladıktan sonra çantasını sehpanın üzerine bıraktı.

"Biliyorsun, şu 17 kayıp kız olayı. Bence bir an önce halkı uyarmamız gerekiyor. Ben sıradan bir avukatım biliyorum, ama o kızlardan biri benim müvekkilimd-"

"Seungmin."

Jisung, avukatın sözünü kestiğinin farkındaydı ama bunu yapmak zorunda oluğunu biliyordu.