32

1.6K 167 360
                                    

Kim Taehyung

Duvarlar, karanlık gibi simsiyah. Odayı loş, sarı renk bir ışık aydınlatırken hemen yanımda duran polis memuru kaydımızı almaya başlamıştı. Karşımdaki polis ise sorguya hazırlanıyordu. Biliyorum, sadece bu kadar değiller. Duvarın arkasını göstermeyen camdan bizi izliyorlar ve ağzımdan çıkacak her sözün yeri çok büyük. Bir kelimeyi bile yanlış söylersem düşmemiz an meselesi.

Jungkook'un dediği gibi içtiğim ilaçlar etkisini göstermeye başlamıştı. Aldığım yüksek dozlar bedenimi çoktan uyuşturuyordu. Ayaklarımın uyuşmasından anladım. Birazdan tüm bedenim uyuştuğunda yere yığılmam an meselesi olacak. Eğer planımız kusursuz ilerlerse bundan sonra kalacağım tek yer akıl hastanesi.

Son kuralın ilk maddesini jungkook ekledi.

Ben de eklemek istiyorum.

Son kuralın ikinci maddesi;
-oyuncu ol.

Öyle bir oyuncu ol ki, seni izleyen dedektifi bile bozguna uğrat. Mimiklerinden beden hareketlerine kadar her şeyin düzgün olmasına dikkat et.

Son kuralın üçüncü maddesi;
-insanlar masum insanlara acımaya bayılırlar.

Masum ve aciz olduğunu onlara kanıtla. Bir deli gibi davran. Çünkü toplum deli insanları takmaz. Delileler ne yaparsa yapsın toplumun yaptığı tek şey önce linç, ardından o kişiye acımak olur.
Hiçkimse deli birine bir şey yapamaz.

Aksi takdirde bu kişi, hayali şeyler gördüğünü iddia ederse kimse numara yapan bu kişiyi suçlayamaz. Suçladığı gibi diğer insanlar tarafından deli görmesi yemesi bir olur.

Polis elimdeki kelepçelerle oynadığımı görünce baya uyarı dolu bir bakış attı. Ama onu duymamışım gibi yapmaya devam ettim. Sabır dilercesine başını iki yana salladı. "Sorguya başlıyoruz."

Başımı salladım onu onaylarcasına.

Hayır.

Siz sorguya başlamıyorsunuz, ben role başlıyorum.

Polisin sorduğu ilk soru, "Jeon Jungkook ile aranda ne var?" sorusuydu. Dün gece Jungkookla her detayı düşündük. En iyi ihtimallerden en kötü ihtimallere kadar aklınıza gelemeyecek şeyleri bile en ince ayrıntısına kadar düşündük. Böyle bir soru sormalarını bekliyorduk.

Bu soruyu duyduğum gibi Jungkook role girmemi söyledi.

Bir sorunum varmış gibi gözlerimi hiç kırpmadan polise bakmaya başladım. Yüzünde garipseyen bir ifade vardı. Ellerim yavaştan titrerken görmesi için masaya koydum ellerimi. "Jeon Jungkook... Hayali arkadaş?"

Her şey şimdi başlıyor.

Daha fazla para için açtığınız bu soruşturmanın bedelini ağır ödeyeceksiniz.

Deliymişim gibi durduk yere kahkaha attım. "Siz onu nerden tanıyorsunuz? O zihnimde yaşayan biri."

Polis sinirlenmişti. Aniden ayağa fırlayıp masaya vurduğunda korkmuşum gibi geriye gittim. Gözlerimden akan yalancı yaşlar etrafa saçılırken artık tüm bedenim titriyordu. İlaç artık etkisini en net şekilde gösteriyordu.

School Diary // TaekookWhere stories live. Discover now