eight

1.4K 104 13
                                    

MAY ALLEN

''Hadi gel'' diye fısıldadı calum yatak odasına giden merdivenleri çıkarken.

Saat çoktan gece iki olduğundan ve annesi ve ablasının büyük ihtimalle çoktan uyuduğunu bildiğimiz için tüm merdivenleri çıkarken parmak uçlarımızda gitmiştik. Yatıya kalacağımı öğrendiğimde kart oynamaya devam edip 'pandora' dinlemiştik.bir süre sonra calum ne kadar yorgun olduğu ile ilgili şikayetlerini dinlemiştim ve yatmaya karar vermiştik.

''oh siktir'' calum üst koridorda duvara yaslı bir masaya çarptığında neredeyse bağırdı. Fazla ses çıkarmamaya özen göstererek hafifçe kıkırdadım.

''siktir git!'' diye fısıldadı.sonra bileğimi kavrayıp beni geri kalan yolda neredeyse sürükledi.kapısını açtı ve içeri girer girmez beni içeri çekip kapıyı arkamdan kapattı. O ışığı yaktığında odasına baka kaldım. Odası kocamandı ama duvarları posterlerle kaplıydı ve bir duvarında cd lerle dolu bir raf vardı.

''beğendin mi?'' diye sorduğunu duydum. O gece için birkaç kıyafet seçmek için dolabına giderken ona döndüm.tekrar raf'a yöneldim ve ne kadar çok sanatçısı olduğunu incelemeye gittim. 'eminem' den 'good charlotte' a kadar gidiyordu.ve tabi ki 'all time low' da vardı. Sadece çok fazlaydılar.

''al'' dedi calum ve başıma bir bez parçası fırlattı.

''bu ne?'' diye sordum salakça.ne olduğunu biliyordum bir tişört ve şorttu.

''yatma kıyafeti?'' diye kıkırdadı. ''kot ile yatmadığını biliyorum.''

''calum, ben-''

''kes sesini ve onları dene.'' Diye neredeyse homurdandı.

''üzerimi nerede değiştireceğim?'' diyerek gözlerimi devirdim.

''burada değiştirebilirsin.bende koridorda beklerim'' diye hızlıca ekledi ben protesto edemeden.

''her neyse'' diye somurttum.şortun da tişörtün de olmayacağını biliyordum.

''mwuhah'' dudaklarını büzerek öpücük atarmış gibi yaptı ve kapıyı açıp çıktı.

Tişörtümü çıkarıp onun verdiğini başımdan geçirdim ve sürpriz bir şekilde üzerime oldu.yani kıyafetlerimi her zaman tercih ettiğim gibi değil ama beni rahat hissettirecek kadar.pantolonumun düğmesini açıp düşmesine izin verdim ve şort'u üzerime geçirdim. Biraz büyük olmuştu ve belimde durması için iplerini sıkmam gerekti.

Kapının arkasında asılı olan aynada kendime baktığımda bu kıyafetlerin beni daha zayıf gösterdiğini fark ettim.ama ben zayıf olma düşüncemle alay edemeden calum kapıyı açtı.ben şaşkınca zıplarken o içeri girip bana gülümsedi.

''gördün mü?'' dedi bir kaşını kaldırıp ''kıyafetlerim içinde harika duruyorsun.''

''evet , şaşırtıcı bir şekilde.'' Dedim dilimi çıkararak.sadece kıkırdayıp odanın ortasından yatağına ulaştı ve yorganını kaldırdı. Ben bir şey diyemeden yatağa girmişti.

''ben nerede uyuyacağım?''

''uh, tam olarak burada'' dedi yatıp yanındaki yeri işaret ederek. ''tabi çatıda veya arka bahçede uyumak istemiyorsan, hiç sorun değil.'' Diye şakalaştı.

''sinir bozucusun. Ama gerçekten?'' dedim kollarımı çaprazlayıp ona bakarken.

Homurdandı ve ayağa kalkıp beni yatağın yanına sürükledi ve aşağı bastırdı.tekrar kalkıp onun başlığına yaslandım ve odanın ortasında yürüyüp ışığı söndürmesini izledim.böylece odayı sadece penceresinde içeri süzülen ay ışığı aydınlattı.tekrar yattığında iç çekti. Ve başını yastığına gömdü.

beautifully curved || c.h (türkçe çeviri)Where stories live. Discover now