Bölüm/6

29 11 5
                                    

Bölüm Şarkısı: Çağan Şengül-Kırlangıç

                                             İyi okumalar 🌟

Kaya ile olan ilişkimiz giderek güzel bir kıvam alıyor. Bugün beni iş yerimden almak istediğini söylemiş, gecikirse beklemem için sıkıca tembihlemişti. Çalışma saatimin sonuna geldiğim zaman telefonumu elime alıp Kaya'yı arıyorum. Aşağıda beni bekliyor olduğunu öğrendiğimde, eşyalarımı hızla toparlayıp, telefonun ekranından kendime bakıyorum. Saçlarım düzenli, mavi inci küpelerim yerindeydi. Şimdi çıkabilirdim.

Asansöre bindiğimde tanıdık birkaç simaya selam veriyorum. Zemin kata ulaştığımızda hızla asansörden iniyor, aynı hızla binadan çıkıyorum. Gözlerim, binanın önünde duran arabalara gidiyor. Kaya'nın arabasını bulmaya çalışıyorum.

"Bizim arabamız, sağda duran beyaz arabanın önünde denizkızı."

İrkilmeme ve geniş bir gülümseme takınmama sebep olan ses, tahmin ediyorsunuzki Kaya Biliroğlu'na ait. Gülümseyerek sesin geldiği yöne dönüyorum. Elindeki beyaz sardunyalar dikkatimi çekiyor ilk başta. Sanki mümkünmüş gibi daha çok genişliyor gülümsemem.

"Kaya."

"Adımı en güzel telafuz eden kişi, bana adımı o güzel sesiyle, bir kere daha bahşedebilir mi?"

"Beni utandırıyorsun."

"Bu hiç sorun değil. Utanıncada çok güzelsin."

Ne diyeceğimi bilemeyerek kahvelerine bakıyorum. Doğruyu söylemem gerekirse, hülyalı bakışlarımdan bile anlaşılıyor ona olan sevgim. Kaya Biliroğlu bunu anlamış mıdır? İşte orası muamma.

"Bu çiçekler, Kasım'ın ortasında doğmasına rağmen, etrafa ısı saçan gözlere sahip, yüzme bilmeyen inci küpeli denizkızına. Sana layık değil ama beni affet. Senin gibisini bulmak zor."

Söylediği her kelime kulağımda yankılanırken, karşımdaki adama ne diyeceğimi bilemiyorum. Benim bile unuttuğum doğum günümü, bahsi bir kere geçmesine rağmen o unutmamış. Uzanıp çiçekleri elinden alıyorum.

" Bu çiçekleri senden almış olmak, dünyanın diğer ucuna gitmek gibi hissettirdi."

"O kadar imkansız mı benim sana çiçek vermem?"

"Bir süre önceye göre düşünürsem, imkansız diyebilirdim. Ama şimdi öyle diyemem. Beni çok mutlu ettin. Çok teşekkür ederim."

Gülümseyerek elime uzanıyor. Yapılı eli, küçük elimi sardığında, bakışlarım ellerimize dönüyor. Kaya konuşmaya başlıyor.

"Kaya Biliroğlu, hayatında ilk defa bir kadının elini tuttu. Hiç bırakmamak adına."

İnci Küpeli Denizkızı Donde viven las historias. Descúbrelo ahora