kahve

1.8K 118 88
                                    

Bol bol yorumlarınızı bekliyorum ❤️

Yazardan:

Sabah erkenden horozlar bile ötmeden Barbaros uyanmış ve etrafına bakınmıştı. All Starda uyandığı ilk sabahtı bu yüzden güne erken başlayıp biraz bahçede tek başına kafa dinlemek istiyordu.

Sefa'nin uyanmaması için ekstra dikkatli bir şekilde hareket ediyordu.
Önce lavaboya gidip elini yüzünü yıkadı ardından altına siyah pantolon üzerine ise ince siyah dar tişört ve hava güneş daha dogmadigi için serin olduğundan desenli bir gömlek giyip önünü açık bırakmıştı.

Aynada son kez kendinde bakıp saçını düzelttikten sonra merdivenlerden aşağıya indi.

Bahçeye girmeden önce mutfağa uğrayıp kendisi için filtre kahve demlemeye karar verdi.

Kahve olana dek aklına gelen şey ile salona doğru ilerledi.
Koltukta uyuyan Alicanı gördüğünde yavaş adımlarla ona doğru adımladı ve tam koltuğun önünde durdu.

Dün gece Sefa'nin söylediği gibi üzerinde bir örtü yoktu, daha da doğrusu salonda örtü namına hiçbir şey yoktu.
Sefa neden böyle bir yalan söyledi anlam veremedi.

Birkaç dakika öylece durduktan sonra yavaşça gömleğini çıkardı üzerinden ve yüzü kendisine dönük uyuyan Alicanın önünde diz çöktü.

Elindeki gömleği açıp Alicanin sırtına doğru örttü ancak işi bitmesine rağmen kalkmadı.

Oturduğu yerden karşısındaki güzel yüzlü adamı incelenmeye başladı.

Kulağındaki kulaklığı fark ettiğinde onu almak için uzandı, parmakları bilerek veya bilmeyerek bir şekilde tenine değdiğinde gelen sıcaklık hissi Barbaros'un hoşuna gitmiş olacak ki , parmaklarını kulaklıktan çekip Alicanin alnına düşen saç tutamlarina iliştirdi.

Yumuşak dokunuşlarla alnındaki saçları geriye atacağı sırada hiç beklemediği bir şey oldu.

Bileğini sıkıca tutan bir el aniden durdurdu.
"Napıyorsun sen ?"

Barbaros, Alicanin uyanmasını beklemediği için oldukça şaşırmıştı. Bileğindeki eli diğer eliyle tutup indirdikten sonra oturduğu yerden hızlıca doğrulup ayağa kalktı.

"Şey kulaklığını çıkaracaktım rahat uyuman için. Kulaklığından müzik sesi , dışarıya bile geldiğine göre seni de rahatsız eder diye düşündüm."

"Kulaklığımı alnıma mı takıyorum ben, saçıma ve alnıma dokundun hissettim ben" dedi Alican uzandığı yerden doğrularak.
"Ayrıca kulaklığımdan gelen müziği duyman için bana ekstra yakınlaşman gerekiyor. "Karşında çocuk yok."

Gülümsedi Barbaros.
"Evet 31 yaşında bir bebek var"

Göz devirdi Alican.
"Bunun bir daha tekrarlanmasını istemiyorum Barbaros."

"Tamam sana bir daha 31 yaşında bir bebek demeyeceğim "

Güldü Alican ama sinirden.

Bunun üzerine Barbaros da güldü.
"Aaa bu bebek gülmeyi de biliyormuş malum pek göremiyoruz."

"Hak edene gösteriyorum ondandır denk gelmeyişlerin" dedikten sonra kafasını tekrardan yastığa bıraktı.

"Kahve içer misin benimle? "

Alican gözleri kapalıyken mırıldanarak cevapladı Barbarosu.
"İçerim ama yalnız"

Bu cevaba güldü Barbaros. Salondan çıkarken Alicanin duyacağı şekilde konuştu.
"Sonra tarifi için peşimden koşarsın ama"

****

Alicandan:

Telefonumun alarm sesiyle uyandığımda burnuma direkt kahve kokusu dolmuştu.

Gözlerimi ovuşturup sehpanın üzerinde bırakılan kahve kupasını elime aldığımda kahvenin biraz soğumuş olduğunu fark ettim ama ayılmak için iyi bir seçenek olduğunu düşünerek yudumlamaya başladım.

Başta biraz garip gelse de sonraki yudumlarimda tadı oldukça hoşuma gitmişti. Farklı, lezzetli ve hoş kokulu bir aromaya sahipti.
Kahve konusunda iddialı olmasına şaşırmıyordum artık. Ama bunun tarifini kesinlikle öğrenmeliyim.

Kahvemi bitirdikten sonra oturduğum koltuktan ayağa kalktığımda sırtıma örtülmüş olan gömleği yeni fark etmiştim. Güzel, desenli ve hoş kokulu bir erkek parfümünün sindiği bir yazlık gömlekti.

Gömleğin sahibini tahmin etmek zor değildi ama zor olan şey neden böyle bir şey yaptığını tahmin etmekti.

Sabahki dokunuşu, kendisini izlemesi, kahve getirmesi ve üstünü kendi gömleği ile örtmesi.. bunlar normal miydi?

Kafamı kurcalayan şeyleri bir kenara bırakıp gömleği omzuma attım ve odama çıkmadan önce kupayı mutfağa bırakmak adına mutfağa doğru ilerledim.

İçeriye girdiğimde Barbaros'u görünce şaşırdım. "Hâlâ burada mısın sen ?"

"Sana da günaydın Alican ve evet tebrikler doğru cevap hâlâ buradayım"

Gözlerimi devirdim kupayı tezgaha bırakırken "Komik seni "

Ardından mutfaktan çıkmaya doğru hazırlanırken Barbaros'un sesiyle ona döndüm. "Sevdin galiba "

Anlamamıştım. "Neyi?"


Bir şey demeden tam karşıma geçip durdu, sonra daha da yaklaştı mesafeler azaldıkça nefes sesleri yüzüme daha çok yaklaşıyordu.
Gözlerini gözlerimden ayırmıyordu.

Sol elini yavaşça kaldırıp parmaklarınin ucu boynumun soluna değdiği an istemsizce yutkundum.

Ardından bu hareketimle yüzünde küçük bir tebessüm oluştu ve gözlerini gözlerimden çekip omzuma baktı.

Elinin yönü de bakışlarını takip edince ne yapmaya çalıştığını anlayıp ondan önce davrandım.

Hızlı bir şekilde sol omzumun üzerine attığım gömleğini çekip onun omzuna sertçe bırakıp kendimden uzaklaşması için hafifçe ittim sonrasında mutfaktan çıktım.

Kimse henüz uyanmadığı için ev oldukça sessiz ve tenha gözüküyordu gözümde. Evde ben ve Barbaros dışında uyanık kimse yoktu.

Odama çıktığımda Sefa'nin gözüne taktığı uyku bandıyla mışıl mışıl uyuduğunu gördüğümde sessizce içeriye girdim.

Pijamamı çıkarıp dolabımdan beyaz tişört ve bir kot çıkarıp giydim. Saatimi koluma takmak için yatağımın başucunda bulunan komodine baktığımda dikkatimi bir not çekti.

"Kahvenin tarifini öğrenmek istiyorsan sana aldığım mavi gömleği bugün giyip benimle kahve date'ine çıkabilirsin "

Notu okuduğumda şaşırmıştım. Önce notu bir güzel yırtıp odadaki çöpe attım ardından da henüz kimse uyanmadığı için rahat bir şekilde aşağıya indim.

Merdivenlerden indikten sonra etrafa baktım kimse ortada gözükmüyordu.

Ancak mutfağın karşısındaki lavabodan su sesi geliyordu. Bu kişinin Barbaros olduğunu tahmin ederek ses çıkarmadan hızlı adımlarla mutfağa geçtim.

Mutfak çekmecesinde tarif yazmak için bulundurduğumuz post-it kağıdi kalemi alıp kısa bir not yazıp Barbaros'un herkesten çok sevdiği kahve makinesinin üzerine yapıştırdım ve oradan uzaklaştım.

"Barbaros üzgünüm, ben gay değilim"

su ve ateş | albarWhere stories live. Discover now