medcezir

1K 80 70
                                    

Bolca yorumlarınızı , fikirlerinizi bekliyorum ❤️

"Dışarı çıkmam gerekiyor, sonra görüşürüz olur mu?" Alican mutfak masasında oturan Barbaros ve annesine haber verdi ve kapıya doğru yöneldi.

Dünden beri dönüp dolaşıp konuyu sürekli Serhat'a bağlayan kadından oldukça rahatsız olmuş ve bu sebeple birkaç saatliğine de olsa kendini dışarıya atmak istemişti Alican.


O sırada Barbaros'un annesi seslendi. "Ben de birazdan Serhat yavrumun yanına uğrayacağım döndüğümde görüşürüz. "

Alican derin bir soluk aldı. Artık canı sıkılmaya başlıyordu. Belli ki sabah Barbaros annesini ikna edememişti.

Barbaros'a ters bir bakış attığında, onun bunu yakalayıp yakalamadığından emin değildi Alican.

Ancak kadını dinlemeyi gerekli görmedi. Oradan ayrıldı ve dış kapıya doğru yürüdü. Hızla ceketini giyindi ve aynada kendisini kontrol etti.


Birkaç saniye sonra arkasında beliren Barbaros'u yansımasından fark etti ancak pek oralı olmadı.

Omuzlarında hissettiği eller tarafından sarmalanırken hâlâ fazlasıyla sinirliydi.

"Annem akşam Samsun'a dönüyor, eve erken gelsen olur mu? Veda etmiş olursun."
Barbaros ona sırnaşarak söylediğinde belli ki henüz Alican'ın sinirinden haberi yoktu.


"Yetişebilirsem burada olurum." dedi Alican. Bu oldukça soğuk bir ses tonuydu.


Barbaros kaşlarını çattı ve yansımasında onunla göz göze gelmeye çalıştı.
Hâlâ arkadan ona sarılıyordu. Ancak sevgilisi gözlerini kaçırıyordu. Omuzlarını sarmaladığı kollarını çözdü ve onu tutup kendisine çevirdi.

"Sorun ne?" dedi annesi duymasın diye çabalarken.

Alican ona anlatmak için ağzını açsa bile aynı hızla kapattı. Zamanı değil diye düşündü başta. Annesinin gitmesini beklemeliydi. İşte o zaman sevgilisine rahatsız olduğu durumu açıkça belirtebilirdi.


"Yok bir şey." dedi basitçe. Omuz silkmiş, yüzündeki gerginliği silkelemeye çalışmıştı. Ancak unuttuğu bir şey vardı ki, Barbaros onu çok iyi tanıyordu.


"Ben bu bakışı biliyorum." dedi şüphe ile Barbaros "Bir şeye sinirlisin. Ne oldu?" diye israr ettiği sırada Alican tartışmaya çekilmemek için direndi.


"Akşam konuşuruz, annen gidince." Omuz silkip, boş vermesi için basit bir şeymiş gibi lanse etmeye çalıştığında inatçı sevgilisi elbette israra devam etti.


"Hayır, şimdi. Ne demiştik? Kaçmak yok."



"Kaçmıyorum, gerginliği önlüyorum ama sen israrla kavga etmek için diretiyorsun Barbaros."


Alican onun israrcı tavırlarına aniden yükseldiğinde Barbaros kaşlarını çattı. "Kavga edecek bir şey yaşamadık. Kendi içinde gerilmişsin belli ki. Konuşalım dedim sadece."

İşin ciddiyetini kavradığında hızla kendini açıkladı. Fakat bu biraz daha bağırarak olduğunda Alican endişe ile koridorun ucuna baktı. Kadının buna şahit olmasını istemiyordu.


"Bağırma lütfen." diye Barbaros'u uyardı. Hemen ardından ağrımaya başlayan başını şakaklarından ovdu ve sakinleşmeye çalıştı. İç çekti ve kendisini izleyen sevgilisine bir açıklama yapması gerektiği gerçeği ile kendisine geldi.



su ve ateş | albarWhere stories live. Discover now