Those Wine Looking Lips Are Mine

7

Selam! Her zamanki gibi yine yine ve yine ben😚😚

Bir gün siz beni ağlatıcaksınız ama ne zaman? 🥺

2 senedir buradayım ve en çok okunan 2. kitabım...

İlk kitabımın konusu daha önce wattyde görülmemiş bir şeydi. 4 ablası ve 1 kız kardeşi bulunan Mete'nin hikayesiydi. Mete, yıllar sonra ailesine kavuşuyordu bir nevi. Çok okunmuştu ve bir sürü yorumu vardı. Ama sonra bölüm yazamamaya başladım. Aynı zamanda depresyonda olduğum bir dönem geçirmiştim. Bu yüzden yayından kaldırmıştım.

İlk kitabından önce 2 tane daha yayınlamıştım. 'Sınıftaki Zehir' benim ilk yazıyla tanışmamdı. Çok uzatmayayım. İsterseniz bunu sonraki bölümlerde 'sept ile daldan dala anılar' kısımları yaparak eski hikayelerimi nasıl yazdığımı ve neden kaldırdığımı okuyabilirsiniz😚

Dün gece rüyamda IBYM için bölüm yazıyordum ve hatırladığım kısmı neden size spoi' olarak vermeyeyim dedim.

O zaman bölümümüz spoi' ile başlıyor bugün!

Çok çok çok iyi okumalarr😚😚

(Sıktıysamözürdilerim)

§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§
(SPOİ'DİR...)

" Burayı çok seviyorum Channie..."

"Neden sevgilim?"

"Hatırlıyor musun?"

~flashback on~

Küçük beta, PL sürüsünden Niki ile kavga ediyordu. Ve kavganın sonu kötü yerlere gidiyordu.

Niki, Seungmin'den küçük olmasına rağmen Alfa olmasından ötürü Seungmin'den daha güçlüydü.

"Hyung, özür dilerim ama ... Sana sinirli olduğumu ve bana bulaşmaman gerektiğini söyledim!"

Niki olay yerinden kaşla göz arası kaybolurken, arkasında ağır sözlere maruz kalmanın verdiği etkiyle ağlayan ufak bir Beta bırakmıştı.

Beta her göz yaşı döktüğünde etrafa daha fazla feromon saçılıyordu. Bu çok tehlikeliydi. Başıboş herhangi bir alfa kurdu onu sahiplenmek isteyebilirdi.

"Hey, sevgili beta neden ağlıyorsun- SEUNGMİN?"

16 yaşındaki Chris, ağlayan betanın Seungmin olduğunu görünce hemen yanında bitmişti.

"Miniğim, neden ağlıyorsun?"

Chris, yoğun vanilya kokusundan zor nefes alıyordu.

"H-hyung, PL sürüsünden N-Niki ile kavga e-ettim... V-ve o çok ağır s-sözler söyledi b-bana..."

"Ah, ben Niki ve Jungwon ile konuşurum bebeğim... Şimdi sen o güzel inci tanelerini dökmüyorsun tamam mı?" dedikten sonra ellerini Seungmin'in yanaklarına getirerek gözyaşlarını nazikçe siliyordu.

Bu cümleleri söylerken, Seungmin'in rahatlaması için deniz feromonlarını salgılıyordu.

Dakikalar geçiyor ama Seungmin hiçbir şekilde sakinleşmiyordu.

Chris'in yüreği Seungmin'in ağlamalarına, iç çekmelerine ve hıçkırıklarına dayanamıyordu artık.

Aklına gelen ilk çözüm yolunu denemeliydi -ki eğer bu yol da işe yaramazsa Niki'nin kulağından çeke çeke buraya getirip Seungmin'den yüz binlerce defa özür dilettirecekti. -

Ellerini ağlamaktan harap olmuş küçük betanın yüzünden çekti. Beta'nın ince beline kollarını sardı ve onu göğsüne çekti. Beta, gücü kalmamış kollarını yuvasının boynuna sardı.

Bir süre güvenli mekanında dinlendikten sonra dudaklarını araladı...

"Hyung, şuan hiç uygun bir zaman değil. Ama seni seviyorum ... Ve duygularımı itiraf ettiğim için beni bırakırsan-"

"Öyle bir şey asla olmayacak ve olamaz! Ben de seni seviyorum Seung... Ve şunu unutma; sevgilin olacağım ve seni sürekli destekleyeceğim, abin olacağım ve seni her zaman koruyacağım, erkeğin olacağım ve seni asla bırakmayacağım!"

(çokuzunolsadaspoi'bitişi)
§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§

'Rosie noona, ben gerçekten sıkıldım... Bu hafta evime gelen 7. paket! İsim de yazmıyor? Bir sapık dolamadığım vardı peşime o da oldu, artık ölsem de gam yemem!'

'Lino, şöyle düşünüyorum ki... Delta olabilir mi acaba?'

'Noona... Ciddi misin?'

'Ciddiyim Lino...'

'Ah, siktir! Bu nasıl bir tesadüf ya? Neden hep bela mıknatısı benim lan?'
(Çunku yazar öyle istiyor ceneme😚)

'Lino... Sen... Küfür etmezdin...'

'Anasına pembe peluş ayıcık hediye ettiğimin dünyası ettirtiyor işte!'

'ÖSÖDMFMG! OF LİNO~!'

'Şey noonacım, iki paket daha geldi hyungieler görmeden içeri alsam iyi olacak ben seninle sonra iletişim kurarım...'

'Anladım lino, o zaman sonra görüşmek üzere~!'

'Görüşmek üzere noonam!'

•|•|•|•|•|•|•|•|•|•|•|•|•|•|•|•|•|•|•|•|•|•

Minho, pencereyi sürekli gözlediği için bir anda kapının önünde beliren hediyeleri görüyordu.

Paketleri aldı, etrafına bakaraktan odasına doğru koşar adım yürüdü.

Paketlerden ilkini açtığında....

'Anneme peluş ayıcık hediye etmek mi istiyordun? Üzgünüm ama bu istediğin olamayacak maalesef ... Onun yerine ben sana bu ayıcığı hediye ediyorum güzel Vita...'

Yazan bir not, bir peluş ayıcık ve yoğunca toprak kokusu vardı. İşte şimdi başına güzel bir bela almıştı.

'Hıh, şimdi ayıkla pirincin taşını mal Minho! '

§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§

HAHAHAHA SELEME CENEMELER WOAAAA!

N'ABER? YAZAR ÇOK İYİ ÇUNKU SOCİAL PATH 1 MİLYON OLDU ÇIKTIĞI GUNDE! STAY'E KOCAMAN BİR ALKIŞ!

Neysehhh! Ehm ehm, şu chanmin sahnesinden sonra uzun uzun düşündüm 'ne yazcam ln' diye. Bu bölüm bıraz sıktım sanırım sizi

Bu yüzden uzatmıyore, sizleri seviyore, öpüyore ,yatınke zıbarınke❤️😚