19

158 18 12
                                    

Selammm

N'aber?

Favori Winx perimi bilen diğer bölümün uzunluğunu ayarlar. (yeonbinkanka isimli yazardan gördüm),

 Not:Tüm şıkları deneyen kişi diskalifiye olur. Herkesin iki şansı var!

Ehm uzun zaman oldu lan...

NEUSE HADE BOLUME!

§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§§

(Linomuz'dan)

"Ah,sizi lanet olsasılar! İyi ki birinize çamaşırları asın dedim. Ama ner'de? Her işe Seungmin ve Jeongin koşsun zaten! Eşek başıyız biz eşek! Bak bak... daha oturuyorlar! KALKIN LAN, YARDIM ETSENİZ NALLARI DİKMEZSİNİZ!''

Ah, güne geleneksel seunin isyanıyla başladım.İşte doğdu güneşim(!)

''Bıktım ya sizin arkanızı toplamaktan! Anca yiyin,için,yatın! ''

''Kimse sakin olun demesin. İlk onu,sonra sizi deşerim!''

Haklılardı. 

''Haklılar! Tüm işleri onlara kitliyorsunuz. Birisi iki, diğeri üç canlı,yazık değil mi?''

Birazcık ajitasyondan kimseye zarar gelmezdi, hele hyungielerimi harekete geçirirdi. 

''Gözlerim yaşardı, bu yuvada bir bu çocuk bizi anlıyor, hepiniz öküzsünüz!''

''OF!''

''HİÇ ORADAN OFLAMAYIN HWANG VE SEO! Şeytan diyor ki 'bırak kendi hallerinde boğulsunlar!''

Başım ağrımaya başladı. Hyungielerim daha azarlanırken fırsat bilip dışarı kaçmalıydım. Yoksa iş bölüşmesi sonucu bana da iş vereceklerdi. 

Odama geçip siyah çizgili beyaz kazağımı,üstüne siyah tulumumu giydim. Yakın zamanda boyadığım mor saçlarımı düzelttim. 

Postallarımı da giyince hazırdım. Her zaman cute mood olmak zorunda değildim değil mi?

Hyungielerim hala azarlanıyordu.Bundan yararlanarak kimseye çaktırmadan kapıdan dışarı adımımı attım. Sessizce kapıyı kapattığımda başımın ağrısı geçmişti.

''Gençleştim resmen, bu kadar mı fark eder?''

Hazır bu kadar hazırlanmışken, şehir merkezine tek başıma gitsem en fazla ne olabilirdi ki? Hah, sanki deltayı göreceğim! 

Şehir merkezi buraya yaklaşık yarım saatlik uzaklıkta. Tabii yürürsen, ben koşacağım! Eve dönünce Channie Hyungieme teşekkür etmeliyim. Sonuçta, şehir merkezine yakın bir yere bizi taşımıştı...

''Tabana kuvvet Lee Minho!''

Koşmaya başladığımda içimden saniye tutmaya başladım. Tam 900 saniye içinde merkezde olmalıyım...

(...)

Tam 900 saniye olduğunda işte merkezdeydim! Yarım saatlik yolu 15 dakikada gelmiştim. 

Her tek başıma gelişimde nedense -sanırım büyük bir tesadüf- hep Christmas zamanına geliyordu.  Ve her Christmas'da merkezin en gözde çarşısındaki saat kulesi farklı farklı süsleniyordu.

 Rivayete göre bu kuleye sevdiğinle çıkarsan onunla her daim beraber olursun.

 Hatta öyle ki Chan hyungie Seungmin hyungieye kulenin zirvesinde evlilik teklifi etmişti.

Those Wine Looking Lips Are MineOnde histórias criam vida. Descubra agora