53

49 6 11
                                    

-Eskiyi boşverip şimdiye bakalım...Akşam seninle bir güzel eğleneceğiz.Benim olmanı sabırsızlıkla bekliyorum.

-Tamam çöz beni.Akşam için hazırlanmam gerek değil mi?...Karşına güzel çıkmak istiyorum.

-...Gerçekten bunu istiyor musun?

-Elbette hem yarın da tahta çıkıyorsun neden seni kaçırmak isteyeyim ki?

-Doğru yolu seçtin Lale.Keşke daha erken seçseydin.

-Keşke...Bu kadar eziyet çekmezdim...Aman boşver!Sen gel beni çöz.

-Çözeyim Lalem.

Beni çözdüğü vakit onu sertçe iterek dışarı çıkmak için kapıya koştum lakin ne yaptığımı anlamış olacak ki beni saçımdan tutup hızla yere itti.Yere düşmemle karnıma bir ağrı saplandı.Hayır olamazdı ikinci kez bebeğimi kaybedemezdim.Mehmedin acısının üzerine bir acı daha ekleyemezdim.

-Bebeğim...yalvarırım gitme.

- Sen...sen...ge..gebe miydin?

Şaşkınlıkla bakan gözleri gülümseyerek kısıldı.

- İyi oldu yetim büyürdü.Biz işimizi sağlama alalım.

Bana yaklaşıp karnıma tekme atmasıyla ağrılarım daha da arttı.

-Yalvarırım yapma... bebeğime zarar verme.Ne istersen yaparım...ne istersen yaparım bebeğime zarar verme.

Gülümseyip uzaklaştı.O çıktıktan sonra içeri Ferhat Ağa girdi.

-Sultanım iyi misiniz?!Sultanım...

-Bebeğim...gidiyor Ferhat Ağa.

-Siz...siz gebe...miydiniz?

Önce bir hissizlik yayıldı bedenime lakin sonradan büyük bir ağrı saplandı.

-Bebeğim...

- İyi misiniz?

Acıdan çığlık atarak ağlamaya başladım.Bir yerim ağrımıyordu lakin ikinci defa evlat acısı kalbimi çok acıtıyordu.

-BEBEĞİM!!...BEBEĞİM!!...HAYIR!!

İçimde kocaman bir boşluk vardı sanki.Ne güzel bebeğim doğacak Mehmed ile kucağımıza alacaktık.Neden bebeklerim beni terk ediyordu ki?Sevmiyorlar mıydı beni?

- Sultanım sakin olun.

-...Kurtulmak istiyorum ben buradan.

-Sultanım durumumuzu biliyorsunuz.

Mehmed daha bilmiyordu bile.Bunu hatırlamak bile derinden acı hissettiriyordu.Tekrar çığlık atmaya başlayınca Ferhat Ağa da ağladı benimle.Akşama kadar hareketsiz yattım aynı şekilde.Sonra birkaç kişi beni alıp birkaç hatuna teslim etti.Onlar da beni yıkayıp güzelce giydirdikten sonra bir kapının önüne bıraktılar.Ben ise sadece onlara bakıyordum.Bu kaybımı da atlatmak zor olmayacaktı.Ben hareketsiz bir şekilde kapının önünde dururken Ferhat Ağa yaklaştı.Elindeki küçük hançeri bana uzatarak

-Sultanım olur da zor durumda kalırsanız kullanırsınız.

Cevap vermeden hançeri elime alıp elbiseme sıkıştırdım ve büyük bir intikam duygusuyla kapıyı açıp içeri girdim.İçeri geçtiğimde yatakta oturmuş beni bekliyordu.Ayağa kalkıp yanıma geldi.Başımdaki tacı çıkarıp yatağa attı.

-Sen benim olacaksın.Ama bir kerelik sadece.Üzülmezsin değil mi?

Yanağımı tutup kendine çekince onu itip dairenin en ucuna geçtim.

Benim Tatlı Lokumum💋💋Where stories live. Discover now