The General's Vampire Omega [Türkçe BL MTL] ✔

Bölüm 23: İşaret

Chu Feng, Chen Sihan'ın ne demek istediğini anlamıştı.

Kızgınlık dönemindeki omega'yı yatıştırmanın en iyi yolu engelleyiciler değil, işaretleyicilerdir.

Belini sıkıca tutan Luo Zhouzhou'ya baktı ve gözleri saçlarının tepesinden beyaz boynunun arkasına doğru kaydı.

Orada yumuşak bir et parçası var ve altında saklı bezler sürekli aldatıcı bir tat yayıyor.

Chu Feng'in boğazı kıpırdadı ve gözlerini kaçırdı.

"Biraz daha dayan Zhouzhou, engelleyici geliyor." Luo Zhouzhou'nun ıslanmış saçlarını yukarı çekti ve alnındaki teri koluyla sildi.

Bu sırada Luo Zhouzhou aniden bir şeyler hissetti, yüzünü Chu Feng'in kollarına daha da gömdü ve ardından omuzlarına kadar tırmanarak koklamaya başladı.

Neredeyse yere yığılacaktı ki Chu Feng ona sarıldı ve kısık bir sesle "Sorun ne?" diye sordu.

Luo Zhouzhou konuşmadı ama onun destekli kolu boyunca diz çökerek boynuna yaslandı.

Burnunun ucu Chu Feng'in tenine sürtündü, sıcak omuzlarını ve boynunu açgözlülükle kokladı.

İşte.

Tam burası.

Boynun yan tarafındaki ince deri tabakasından, altındaki kabarık kan damarlarını görebilirsiniz. Tatmanıza gerek yok, kanın ne kadar tatlı olduğunu hayal edebilirsiniz.

Luo Zhouzhou hızla nefes aldı ve kalbi çarpmaya başladı.

Dişlerini göstermek için ağzını açmaya çalıştı.

Bu Chu Feng, onu ısırmak istiyorum.

Açık ağzını bastırır bastırmaz, dişleri ete bastırdı ve hareketleri durdu.

Tek aklı ona bu tadın sahibinin Chu Feng değil Chen Sihan olduğunu hatırlattı.

Luo Zhouzhou kalbinin içinde çırpındı, ağzını güçlükle kapattı, kollarını Chu Feng'in boynuna doladı ve yüzüne bakmak için vücudunun üst kısmını düzeltti.

Karşısındaki kişinin derin göz çukurları ve yakışıklı yüzü ona tanıdık geliyordu.

Ama Chu Feng'in tadı nasıl yeni gelen birine benzeyebilirdi?

Luo Zhouzhou dudaklarını yaladı, elini şüpheyle uzattı ve kendisininkiyle aynı sıcaklıkta olan yüzüne dokundu.

Ardından yanaktan aşağıya, boynun yan tarafına doğru kayarak oradaki kan damarına hafifçe bastırdı.

Kan parmaklarının altında titreyerek nabız gibi atıyordu.

Bu gerçek, bir yanılsama değil.

Chu Feng okşayan eli tuttu ve aşağı indirdi.

"Zhouzhou..." Sabırla mırıldandı.

Bu sesi duyan Luo Zhouzhou daha da emin oldu.

Chu Feng bu tadın ve onun ilk kucaklaşmasının ustasıydı.

Mutlu bir çığlık attı, ileri atıldı ve aceleyle Chu'nun boynunun etrafındaki kan damarlarını aradı.

Patlama arzusuna direnerek, sabırsızlıkla solurken, yine de sakinleşmeyi unutmadı ve "Korkma, ben... Sadece bir ısırık aldım. Acı çekmeden bir ısırık kan içmeme izin ver."

Luo Zhouzhou ağzını sonuna kadar açtı ve dişlerini Chu Feng'in boynuna bastırdı.

Ağzının altındaki deri narin ve sıkıydı, kuvvetli bir ısı vardı ve bu da onu ürpertti.