bölüm 5

153 19 7
                                    

Hafsa Öztürkün dilinden:
Günler bir-bir geçiyordu.Karagahta etraf sessizdi.Bu aralar Azerbaycanca öğrenmeye merak salmıştım.Vaktim oldukça yeni kelimeler öğreniyordum.Gerçekten çok güzel dildi,türkçeye benziyordu ancak onların dili daha yumşak ve tatlıydı.Aslında buna merak salmamda Azer bey ve onun timinin konuşmalarıydı.Onlar karargahda diğillerdi.Göreve gitmişlerdi.Gönülle çok iyi anlaşıyorduk.Aylin türlü tatlılıklarla bizi güldürüyordu.Gönülün eşi şehitmiş.Oda karargahta çalışıyormuş.Eşi şehit olduktan sonra burdan ayrılamamış.Onun adına çok üzülmüştüm.Aniden Gönül içeriye girdi:
-Vətən timi karargaha iniş yapıyor.Kendileriyle bir terorist getirmişler.Yaralıymış.Onu konuşa bilicek hale getirmen lazım.10 dakikaya gelicekler.
Onu başımla onaylayıp dışarı çıktım.Zaten her şey hazırdı.Bir kaç dakika sonra helikopter havada gözükdü.İniş yaptıktan sonra Azer bey ve timi komutana selam verdiler.Teroristi komutanın önüne fırlattılar.Komutan selamı alıp,teroriste bakıp yeniden karargaha geçti.Bende teroristin yanına gitdim.Leş gibi kokuyordu.Suratını gördüğüm an yüzümü buruşturdum.Gönül sedyeni getirmişti.Oda benim gibi teroristi gördüğü an yüzünü buruşturdu.
-Selamün Aleyküm.Bunu sedyeye alalım.
Selamımı alıp onu sedyeye aldılar.Terorist pis elleriyle benim elimi tutup konuşmaya başladı:
-Bu dohtor ne güzelmiş.Bilseydim daha önceden yanına gelirdim.
Pis-pis sırıtmasıyla elimi ondan çektim.
-Eline-koluna sahip çık.Yoksa birazdan sahip çıka bileceğin kolun olmaz.-Azer bey sinirle konuştu.
-Allah biliyor ya,seni hiç tedavi etmek istemiyorum.Ama yeminim var.
Vətən timi onu revire taşıdı.Sonra Azer beyin haricinde diğerleri dışarı çıktı.Azer beyin tehtidinden sonra terorist hiç konuşmamıştı.Yaralarına pansuman yapıp eğildiğim yerden kalktım.
-Azer bey sorgu için hazır.Pansumanını yaptım.Bundan fazlası kalbimden gelmiyor.
-Teşekkürler.Bundan sonrasını ben hallederim.Zaten pansuman bile ona haram.
Başımı sallayıp onu onayladım.Azer bey büyük adamdı.Boyu çok uzundu,omuzları genişti.Heybetliydi.
Ama çok saygılıydı.Benimle konuşurken yüzüme bakmıyordu.Rahatsız edecek sözlerde,davranışlarda bulunmuyordu.Artık karargahta işim bitmişdi.Saat 9-a geliyordu.
-Azer bey ben çıkıyorum.Bu size emanet.Aman  incinmesin.Sonra bize küser.Bana iyi bakmadılar diye.
Dediklerimle Azer bey başını eğip güldü.Azer beyin gamzesi varmış.
-Tamam Hafsa hanım.Merak etmeyin.İncinmez.
Benden hiç beklenmeyecek bir şey yaptım.
-Gecəniz xeyrə,Azər bəy.
Dediklerimle Azer bey şaşırdı.Hemen kendine gelip konuştu:
-Gecəniz xeyrə,Hafsa xanım.
Azər Rüstəmovun dilindən:
Hafsa xanımın arxasınca baxdım.Çox təəccüblənmişdim.Bizim dilimizdə danışmağı xoşuma gəlmişdi.Dilinə də yaraşırdı.Özünə gəl Azər deyib,teroristin yanına getdim.Sorğusunu edib , tabordan çıxdım.Evə gəlib anamla danışdım.Sonra yatmışam.Yenə eyni yuxunu görmüşdüm.Artıq həmin yuxu beynimdə fırlanırdı.Düşünməkdən yuxum qaçmışdı.Bu işin belə olmayacağını bilib,tabora getmək üçün hazırlaşdım.

Salam.Necəsiz?Vaxt tapdıqca bölümləri atıram.Sizcə bundan sonra nələr baş verəcək?Azər gördüyü yuxunu necə dəyərləndirəcək?
Özünüzə yaxşı baxın.Allaha əmanət olun💜.

Fələyin oyunuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin