Gül 23 yaşında Xelikan aşiretinin ortanca kızıdır. Okuyup doktor olmak istese de Dedesinin izin vermemesi yüzüne hayallerine hiç bir zaman kavuşamamıştır. Kuzeninin Düşman aşireti olan Mervani aşiretinin kızını kaçırması ile Yolu Yürümek için can at...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Bu dünyada en büyük acı neydi?
Sevmemek, sevilmemek ya da sevdiğin birini kaybetmek miydi?
Aslında herkesin acısı kendineydi. Kimisi sevilmez, kimi sevemez, kimisi ise sevdiğini kaybetmekle imtihan edilirdi.
Ruşen'in bu dünyadaki imtihanı da abisiydi. Onun için düştüğü durumu bir kendi birde Allah bilirdi. Sırf abisini kurtarmak için kendini cehennem ateşine atmıştı. Baran ile evlenmiş, bu dünyayı cehenneme çevirmişti.
En büyük hayali önce sevgi ve merhamet görmekti. Onu ise ne annesinden ne de babasından görememişti. Gerçek şuydu ki, o evde Sıraç haricinde hiç kimse doğru düzgün sevilmemişti. Belki Asef hepsinden çok daha fazla ezilmişti ama sevilmemenin zorluğunu Asef dahil herkes yaşamıştı.
Okumak istemişti ama izin verilmemişti. Sevmek istemişti, ellerinden alınmıştı. Gelinlik giymek istemişti, onun yerine kefen giymişti. Şimdiyse bu evde cehennemi yaşıyordu.
Her ağlamak istediğinde bu odaya sığınmak çok zordu. Sesini kimse duymuyordu. Baran haricinde onun bu halini gören insan yoktu. Kimse ne sesini duyuyor, ne de olduğu durumdan onu çekip kurtarıyordu. Çünkü bir söz vermişti. Ne olursa olsun, ne yaşanırsa yaşansın bu evlilik 5 sene içinde bitmeyecekti.
Dile kolay 5 sene...
Geçecek miydi?
Belki geçerdi ama yaşadıkları ve yaşayacakları şeyler onu yine böyle dimdik ayakta tutabilir miydiki? Yine böyle omuzları dik olur muydu? Ya da tekrardan aşık olup, gelinlik giyip, güzel bir yuva kurabilir miydi? Tekrardan birine güvenebilir miydi?
Bir erkeğin en zalim tarafını görmüşken hiç birini yapamazdı. Çünkü abisi için hayallerinden vazgeçmeyi seçmişti. O Asef'i kurtarmak istemiş, Baranla evlenmişti. Şimdiyse dert yanamazdı. Öyle ya da böyle seçimini yapmıştı. Gerisi kadere kalmıştı.
