Dalgakıran | Texting

Dua

Alarm sesi kulağımı tırmalarken zorlukla gözlerimi araladım. Sabah namazı.

Gözlerim kendiliğinden kapanırken başımdaki ağrı moralimi bozuyordu. Üzerimdeki yorgan beni mayıştırırken yatakta kıpırdandım.

Şimdi namaz kılmış olsaydım ne güzel olurdu. Sıcacık yatakta uyumaya devam ederdim. Ama namaz kılmadım.

Hayır aklının oyunlarına kanma, Azra. Şeytan yanımda bekçi gibi bekliyor.

Bilinçli bir müslüman duruşuyla kendimle onur duyarak yataktan doğruldum. Kafamdaki sersemlikle temkinli hâlde ranzadan indim paldır küldür. Ablam uyanmaz umarım.

Ablama baktığımda sırt üstü uyuduğunu gördüm. Ağzı açık uyuyordu. Namazını kılıp yatmıştır o kesin.

Odadan çıkıp tuvalete doğru ilerledim. Mutfak ve salonun ışığı açık. Tuvaletin önüne gelmişken babamla karşılaştım. Elinde seccade tutuyordu.

"Bugün sana dualar ettim. Öyle güzel dualar ettim ki duysan." dedi heyecanlı ve sevinçli olduğu hâliyle. Gözlerimi tam açamamışken gülümsedim babama içtenlikle. Başımı salladım belli belirsiz. Uyku sersemliğimle teşekkürümü yutup bakışlarımla memnun ifade takındım. Gün içinde olsa yanaklarını öper, beni öpmesi için yanaklarımı uzatırdım. Canım babam. Ben senin hakkını nasıl öderim. Seni çok seviyorum.

Abdestimi aldıktan sonra odaya doğru ilerledim. Annemle babam mutfakta kahvaltı yapıyor. Odaya geldiğimde giysi dolabımı açıp namazda taktığım yazmayı aldım elime. Saçlarımı örterken vaktin çıkmasına ne kadar kaldığına bakıyorum telefonumdaki uygulamadan. 17 dakika 34 saniye.

Üzerimde kazak var zaten. Altıma etek giyip seccadeyi serdim. Çabucak niyet edip namaza durdum. Allahuekber.

Ara vermeden namaz kıldım. Namazın ardından namaz kıyafetlerimi dolaba kaldırıp yatağıma döndüm. Tasbihatı ranzanın kolunda asılı duran tesbihle yaptım. Yatmadan önce tesbih çekmek kolay oluyor böyle.

Uykum var hâlâ. Kerahat vaktine az kaldı, uyumak da istemiyorum böyle. Yatakta kıpırdandım huzursuzca. Aklıma babamın bana dua ettiği geldi. Evlilik için dua istiyorum babamdan. Evlenmek istiyorum.

Babam uzun uzun dualar ediyor bizim için. Ablamın görüştüğü biri var ve yakında istemesi olacak. Bizler için dualar ediyor babam ve annem.

Gözlerimi yastığımın üzerindeki elime çevirdim. Seyrettim bir süre. Elimin içinde dualarımın biriktiğini hayal ettim. Sonra elimi dudaklarıma yaklaştırıp öptüm. Çocuksu bir heyecanla gülümseme belirdi dudaklarımda.

Yusuf Delen

"Babam yüzüme bakmıyor. Amcamın yanında çalışmaya gönderecek beni. Neyse ki yarın gideceğim. Senin yüzünden, İlker."

"O kadar emek verdin, doktor olacakken bıraktın. İyi yapmışım."

Kaşlarımı çattım. Umrunda değildi.

"Numarayı da yanlış vermişsin bana. Karşımdakine ağzıma geleni yazdım. Neyse ki üstelemedi. Elimde kalacaktın."

"Şu durumu hatırlatıp durma bana. Yapmışız bi hata-"

"Yapmayacaksın, İlker." dedim bastıra bastıra. "Buralarda olmayacağım artık zaten. Akşam gidiyorum bu şehirden. Benim yerime de tıpı bitirirsin."

Yüzümü çevirdiğimde kolumu tuttu hızla. Çatık kaşlarımla ona döndüm. Mahcup duruyordu.

"Özür dilerim, kardeşim. Ben senin iyiliğin için... Bugün yürüyüşe katılacaksın değil mi?"

Kolumu kurtardım elinden. Arkamı dönüp yoluma devam ettim. Cevaplarını bildiği soruları soruyor.

🌊

Bölüm nasıldı?
Düşünceleriniz?

Bu bölümde mesajlaşma yoktu. Adım adım ilerleyeceğiz inşallah 💟

Kendinize iyi bakın. En güzele emanetsiniz:)

Dua.