Pabucumun BadBoyu|TEXTİNG

2.3

İkinci dereceden denklemler testi çözdüm. Yaşadığımdan hâlâ emin değilim.

~~~

"Kızım çok tatlı ama tipi yaaa. Ben aşık oldum galiba."

Sözlerime karşın Ecem sabır diledi.

"Bunu demek için anonim olarak ona yazarak geç kalmadın mı?"

Susar mısın bakışlarımı ona yollarken aklıma bugün okulda dedikleri gelmesi ile tebessüm ettim.

Heyecandan cevap bile verememiştim.

"Şey bu arada da ya?"

Ecem'in rahatsızca kıpırdanması ile ona döndüm.

"Ne oldu?"

"Ozan'a kaykay sahasında olduğumuzu söylemiş olabilirim."

Bu da iyice Ozan ile takılmaya başladı haa, satılmış hissediyordum.

"Kızım ne güzel sohbet ediyoruz. Şimdi siz başbaşa kalırsınız ben de defolup giderim."

Ne yani onlar birlikte kaykay sürerken ben onları mı izleyecektim?

"Yok ya Bartın da gelecek. Yani Ozan onu da alıp gelirim dedi."

Dediği cümle ile oturduğum yerden kalktım.

Sıçmıştık.

"Kızım bu yeni mi denir?"

Elim ile üstümü gösterdim.

Bugün Ecem ile başbaşa olacağımız için üstümdeki pijamaları değiştirme gereği duymamıştım.

"Ben sana dedim ama küçük yer illa tanıdık çıkacak karşına diye."

Ecem'e gözlerimi devirdim. Tabii kendisi çöp atmaya bile süslenir diyecektim ama çöpleri atan o olamayacak kadar zenginlerdi.

"Gidip pantolon ile sweatshirt giysem, yetişir miyim?"

Ecem'e sorduğum soru ile arkama bakarak cevap verdi.

"Sanırım, hayır."

Onun baktığı yere bakınca çoktan geldiklerini fark ettim.

Sıçtık...

Neden hep böyle oluyordu.

Süslensem asla çıkmazdı karşıma.

"Selam."

Ozanların gelmesi ile artık her şey için çok geç olduğunu anladım.

Ecem tatlı tebessümü yüzünü yerleştirip Ozan'a karşılık verdi.

Bana, en yakın arkadaşına böyle gülmedin lan vicdansız.

Kaykayları ile sahanın ortasına gitmeleri ile Bartın ile başbaşa kalmış olduk.

"Merhaba."

"Merhaba."

Niye şu an utangaçlık vardı üstümde?

"Sana bir şey getirdim."

Dediği cümle ile kaşlarımı çattım.

Elinde olan kitabı bana uzattı.

"Kırık Hayatlar, Halit Ziya Uşaklıgil. Ders anlatırken laf arasında bu kitabını okumadığını söylemiştin. Hediye etmek istedim."

Arkadaşlar alın beni buradan. Yoksa heyecandan bayılacağım.

Hem de tam şuracıkta.

"Bartın, teşekkür ederim. Gerçekten, gerçekten teşekkür ederim."

Dediğime güldü.

"Gerçekten, gerçekten rica ederim. "

Diğer elindeki kaykayı yere bıraktı.

"Bin, sana sürmeyi öğreteceğim. Geçenler de demiştim, ben öğretirim sana diye. Sözümüzü tutmuş olalım."

Dediğine gülümsedim. Arada bu düşünceli halleri beni perişan ediyordu.

Nerdeydi bunun badboy halleri?

Elimi tutup kaykaya çıkmamı sağlayınca konuşmaya devam etti.

"Çok tatlı olmuşsun."

Pijamalarımı kastedince gözlerimi devirdim.

"Dalga geçme."

"Geçmiyorum. Gerçekten çok tatlısın."

Tamam sus, utandırma.

"Ayağın bir tanesini oradayken şu ayağını geriye doğru at."

"Bırakma ama, düşerim."

"Tamam bırakmayacağım."

Dediğini yaparken elimi bırakmamıştı.

"Ecem birinden hoşlanıyor dediğinde aklıma gelen ilk isim Ozan'dı. Tahminimde de çok yanılmamışım sanırım."

Dediği cümle ile baktığı yere baktım. Ecem ve Ozan gülüşerek kaykay sürüyorlardı.

"Çok belli ediyorlar. Zaten."

"Ozan zaten hoşlanıyordu sadece Ecem'in duygularından şüphe ediyordu."

Neee? Ozan hoşlanıyor muydu???

Tamam Ayşen şov yapma... Beklediğin bir durumdu.

"Ecem bence çok belli ediyordu."

Dediğime güldü.

"Kızları anlamak zor."

"Erkekleri anlamak zor."

Dediğime güldü.

"Bence açık kitabız biz. Sabah sana söyledim açık açık. İtirazın yoksa sana yürürüm diye."

Dediğine güldüm.

"Açık kitabız biz. İtirazım yok."

~~~

Tamam yeter daha fazla yazıp saplığım için ağlayamam.

Arkadaşlar 17 bin olmuş kitap şako mudur?

Yerim sizin tiplerinizi. Muahhh hepinize benden.

Ve bu bölümü okuduğunuza göre daha fazla telefona bakmayın. Ders çalışın.

Matematiğin ilacı tyt denemesi aldım dershanede ki bazı kişileri toplayıp. Beraber çözeceğiz. İsteyen bize katılabilir. Hadi kaçtım ben bay bay.