Bölüm 8

1K 141 49
                                    

Jisung'dan

Felix ile güzel güzel otururken birden Minho'nun hızlı adımlar ile üzerimize gelip Felix'in yakasına yapışması bu güzel ortamı bozmuştu. Bu her şeyin saniyeler içinde olması nedeniyle ilk başta ne olduğunu anlamamış ve olanları izlemiştim. Ama fazla sürmeden kendimi toparlayıp Minho'yu Felix'den ayırmaya çalışmıştım.

"Sabah konuştuğumuzu unuttun mu Lee Felix?! Nasıl hâlâ böyle bir şeye cüret edebilirsin?!" diye Minho bir yandan bağırıyor bir yandan da Felix'in yakasını daha sıkı tutup sallıyordu-ne kadar Felix'in umrunda olmasada. Ben ise ikisinin arasına girmiş ve Minho'yu ittirmeye çalışıyordum. "Minho yeter. Herkes bize bakıyor. Hem ne bu böyle?"

"Çık aradan Jisung! Sana da yanlışlıka bir şey yapmayayım!" dedi hâlâ bağıran sesi ile. "Yapacağını zaten yaptın Minho." dedim istemsizce. Bunu demem üzere Minho aniden durdu ve bana baktı. İşte o an gereksiz fazla yakın olduğumuzu fark ettim.

"Ne? Ne diyorsun Jisung?" dedi sadece ya da diyebildi. "Bırak Felix'i diyorum." dedim ve Felix'in yakasında ki elini tutup çektim. Anlamsız gözleri ile bana bakarken "Ne dedin sabah Felix'e? Amacın ne Minho?" dedim. Hemen kendini toparladı ve konuştu. "Bu benimle Felix arasında Jisung. Girme araya."

"Felix ile senin aranda ne olabilir ki Minho? Söyle bana, ikinizle de bağı olan benim değil mi? Ve bu da demek oluyor ki konu benle alakalı." Bir süre aramızda sessizlik olduktan sonra Minho yerine Felix konuşmaya başladı. "Minho haklı Jisung. Bu Minho ile benim aramda bir şey."

Gözlerimi Minho'nun üzerinden çekip Felix'e dönmuş ve çatık olan kaşlarımı da iyice çatmıştım. Benden bir şey saklıyorlardı ve bunu da bilmemi istemiyorlardı. İyi madem istemiyorlar ne yapıyorlarsa yapsınlar. "Tamam peki nasıl anlaşıyorsanız anlaşın." diyerek eşyalarımı aldım ve okul binasına doğru yürümeye başladım.

Bir kaç dakika sonra sınıfa varmıştım. Kapıyı açtığımda içeride kimsenin olmaması içimi rahatlamıştı. Hemen sırama geçip kafamı masaya koydum. Gerçekten başıma bela olmuştu Minho bu sene. Bir anda fazla agresif olmaya başlamıştı. Neden yapıyordu bunu anlamıyordum? Onun Yeonjun ile takılmasına karışımıyordum onun aynı şeyi ben biri ile takıldığım da yapması gerekmiyor muydu?

Kafamı kaldırıp telefonu açtım. Kafamı dağıtmam lazımdı ve içimi birilerine dökmem yoksa göz yaşlarımı daha fazla tutamayacaktım.

han:
Seung

seung:
He
Ne oldu?

han:
Hiç
Canım sıkıldı
Yazdım

seung:
Okulda değil misin sen?

han:
Okulda canım sıkılamaz mı?

seung:
Ben olsam sıkılmazdı
Neyse dayan
Haftaya ordayım

han:
Tabii sen olsan asla sıkılmazdım

seung:
Biliyorum bebeğim😉

han:
Tamam sus
Çok götün kalkmasın
Benim başka sıkıntım var

seung:
Ne sıkıntın var?

han:
Minho ile ilgili

seung:
Onla ilgili olmasa şaşırdım zaten

han:
Deme öyle ya

I don't wanna be your friend {Minsung}Where stories live. Discover now