8 | katil

27 12 34
                                    


İlahi Bakış Açısı

Bilekliği almak için eve geri girmeye karar verdiler. Başlarına geleceklerden henüz haberleri yoktu. Az çok olabilecek şeyleri tahmin edebiliyorlardı. Tehlikeliydi. Yine de Ayda o bilekliği geri almakta kararlıydı ve bir şekilde diğerlerini de ikna etmişti.

Ebrar veteriner olmanın yanı sıra dedektifti. Silahını kaptığı gibi arkadaşlarının yanına geldi. Ahmet "Silahı ne yapacaksın?" diye sordu. Ebrar "Bizi korumak için lazım olabilir." diye açıkladı. Toprak "O silahla birine zarar vermeyeceksin, değil mi?" diye sordu tereddütle. Ayda, Toprak'a ters ters bakarken Toprak sadece omuz silkti. Ardından "Katil olmayalım diye diyorum." diye açıkladı kendini.

Binanın önüne geldiklerinde kimin içeriye gireceği konusunda tartışma ortaya çıktı. Ahmet bütün rahatlığıyla "Bence Ayda girsin, sonuçta onun bilekliği." dediğinde Ebrar anında kaşlarını çattı.
"Hayır! Olmaz öyle şey. Balımı katillere yem edemem." dedi.

Ahmet "Ha bizi yem edeceksin yani?" diye sordu. Ebrar, Ahmet'in sorusunu duymazdan gelirken "Hepimiz giriyoruz." dedi. O sırada Arda "Bari birimiz dışarıda kalsın." diye mızmızlandı. Yüksel "Katil 7 kişiyi mi daha rahat öldürür, 1 kişiyi mi?" diye sordu.

En sonunda hep birlikte içeriye girdiler. Sırayla her yeri turlarken bir tıkırtı duyuldu. Ayda, Ebrar'a doğru baktı. Ahmet "Burası o kadar eski ki bastığımız yerler gıcırdıyor, hıaamına." dediğinde Ayda ve Ebrar'ın yüreğine bir su serpildi. Dışarıda onları izleyen biri olduğunu farketmemişlerdi.

Ayda düşürdüğü bilekliğini üst kata çıkan merdivenlerde bulduğunda zaferle gülümsedi. "Yüksel, şunu takar mısın?" diye sordu. Yüksel, Ayda'nın bilekliğini takmaya uğraşırken Ebrar, Toprak ve Arda üst katlara bakıyordu. Yüksel bilekliği taktığında Ayda da Ebrar'ın peşinden yukarı çıktı.

Arda "Bakın şimdi spiderman olacağım!" diyip kollarını açmış ve geri geri giderken arkasındaki eski sehpaya bacağını çarpıp yere düşmüştü. Bu sırada bir anda duvar geriye doğru açıldı. Arda geriye düşerken Ayda "İyi misin?" diye sordu endişeyle. Ebrar aşağıya inerken "Çakma spiderman." diye mırıldandı. Arda duyunca biraz bozulsa da çaktırmamaya çalıştı ve Ayda'ya cevap verdi. "İyiyim ya, bir şeyim yok." derken Ebrar aşağıdaki üçlüye seslenip gelmelerini söyledi. Ahmet içeriye girerken "Aferin lan Arda! Gizli odayı bulmuşsun." dedi. Önce Ebrar içeriye girerken ardından diğerleri de girdi.

Masanın üzerinde bir sürü kağıt vardı. Ebrar onları fener yardımıyla incelemeye başlarken Ayda tiksintiyle etrafa bakıyordu. O kadar pis bir yerdi ki...

O sırada Yüksel elindeki kağıdı Ebrar'a gösterdi. "Silah kaçakçılığı yapıyorlarmış." diye açıkladı. Ebrar bunun bir delil olduğunu söyledikten sonra çantasına koydu. Direkt polis çağırmak daha akıllıca olsa da polis gelene kadar her şey olabilirdi. Ayrıca burası eski ve terk edilmiş olduğu için telefonlar da zar zor çekiyordu. Herkes ürperirken ve ortamı sessizlik kaplarken ilk konuşan Ayda oldu. "Buradan hemen çıkmalıymışız gibi hissediyorum."

Gizli odadan çıkıp aşağı indiler. Hava çoktan kararmıştı. O sırada katil olduğunu düşündükleri kişi binadan içeriye girdi. Üstelik tek de değildi. Arkasında 3 kişi daha vardı.

Bizimkiler bir anda dört bir yana kaçışmaya başladı. Ayda panikle ne yapacağını bilemeyip bodrumun merdivenlerinden aşağı kaçtı.

𝐄𝐤𝐬̧𝐢 𝐋𝐢𝐦𝐨𝐧𝐥𝐚𝐫Where stories live. Discover now