Baji × Takemichi

198 33 17
                                    

Yoğun kar yağışı nedeniyle kapanan yollar sonrası eğitime verilen ara bir hafta daha uzatılmış ve müdürlerinin okula gelmeyecek olmasından yararlanıp yıl başı için yemekhane ve odalar süslenmişti. Akşam yemeğini üstlenen Wakasa ve Shinichiro bütün günü yemek yaparak geçirdiklerinden yemek sonrasında gönüllü olarak öğrencilerinin bulaşıkları ve etrafı toplaması konusunda küçük bir konuşma gerçekleştirmeyi de ihmal etmemişlerdi.

"Ee kimler kalıyor bakalım?" Wakasa öğrencileri üzerinde gözlerini gezdirerek birinin gönüllü olarak kendisini göstermesini bekledi. Takemichi yapacak daha iyi bir işi olmadığı için elini kaldırdığında etrafına bakınıp kendisinden başka birilerinin olup olmadığını kontrol etti.

"Bende kalıyorum." Bakışları hemen arkasından elini kaldıran Baji'ye kaydığında aralarında küçük bir tebessüm paylaştılar. Kendilerinden başka birilerinin olmayacağı düşüncesi Takemichi'yi korkuturken Seishu ve Draken'de ellerini kaldırıp yeni kurbanlar olarak kendilerini öne atmışlardı.

Üst üste biriken bulaşığı iki kişinin üzerine yıkıp geri çekilecek değillerdi. Shinichiro başka kimsenin gönüllü olmayacağını anladığında bir liste hazırlamaya karar verdi. Herkes sırayla bu işi yapmak zorundaydı.

"Pekala bugünün bulaşığı Takemichi, Baji, Seishu ve Ken'de. Sürekli onlar yıkayamayacağı için bir liste hazırlayacağız. Şimdi söylediğim dörtlü haricinde herkes odalarına gidebilir."

Yemek için teşekkür ederek ayrılan öğrenciler sonrası, Shinichiro ve Wakasa ilk gönüllüler olarak ortaya çıkan dörtlüye teşekkür ederek onları yemekhanede bırakmışlardı. İlk bir dakikayı etrafa ve birbirlerine bakarak geçiren dörtlü işe nereden başlayacaklarını gözleriyle tartışıyordu.

"Önce artık yemekleri bir kapta birleştirelim sonra dışarıda ki kedi ve köpeklere veririz." İlk fikir Seishu'dan çıkmış ve diğer üç arkadaşı tarafından da onaylanmıştı.

Masada bırakılan yemek tepsilerini toplayarak kalan yemekleri mutfaktan buldukları geniş bir kabın içine bırakıp daha sonra sokak hayvanlarına verilmek üzere bir kenarı da bekletilmeye alınmıştı. Seishu ve Draken bulaşığa başlamadan önce masa ve yer temizliği fikrini sunarak Takemichi ve Baji'yi önden mutfağa göndermişlerdi.

Tezgah üzerine yığılan bulaşıkları gördükten sonra gözü korkan Takemichi, ilk gönüllü olduğu için yavaş yavaş pişmanlık yaşamaya başlamıştı. Baji onun şaşkın bakışlarına karşılık sırıtarak eline aldığı ikinci önlükle sarışının arkasından sokulup önlüğü üzerine geçirdi.

"Alt tarafı iki kirli tabak. Gözünde bu kadar büyütme." Takemichi'nin şaşkın mavileri omzunun üzerinden önlüğünü bağlayan bedene kaydığında oluşan ani göz temasıyla utanarak geri önüne döndü.

"Yıkamak mı istersin yoksa durulamak mı?"

"Fark etmez.".

"Seç birini. Hemen işe koyulmamız gerekiyor. Tabi sabaha kadar seninle burada kalırım diyorsan orası ayrı." Baji'nin cilveli yaklaşımı Takemichi'nin kızarmasına neden oluyordu. Bir domates gibi patlamadan önce hızlı davranarak tezgah önündeki yerini aldı.

"Ben yıkarım." Açtığı çeşmeden sıcak su akmasını beklerken alt dolaptan büyük bir kap çıkarıp bulaşığı onun içinde yıkamaya karar verdi. Baji halen kendisinden kaçtığını bildiği için çok üzerine gitmeden yanına durup tezgah üzerinde kendisine yer açtı.

"Chifuyu'ya söyledin mi?"

"Bunu konuşmasak olur mu?"

"O zaman bir konu aç. Sessizlikten hiç hoşlanmıyorum." Takemichi aklına bir şey gelmediği ve gerildiği için sus pus kalıp önündeki işine odaklandı.

"Sustun ama sen? En azından bir şarkı bari mırıldan. Bildiğim yerden gelirse eşlik ederim."

"Sesim güzel değil." Takemichi hızlıca yıkadığı bulaşıkları Baji'nin önüne iterken iş sonuna kadar sakin kalabilmeyi diledi.

Baji gerçekten konuşmaya niyeti olmadığını anlayınca kendiside sessizliğe büründü. En azından Draken ve Seishu geldiğinde bir konu açacaklarını düşünüyordu.

"Acelemiz yok. Yavaş ol lütfen." Baji önünde biriken bulaşığa inanılmaz bir şey görmüş gibi bakarken Takemichi ağız içi bir özür geveleyip daha yavaş olmaya özen gösterdi.

Sessizlik Baji'yi boğarken işini bırakıp yanında duran bedeni izlemeye başladı. Takemichi gözlerinin üzerinde olmasından rahatsızlık duyarak kendisini geri durmaya zorluyordu. Baji sorunun kendisi olduğunu biliyor olduğundan konuşmaya ihtiyaçları olduğunu düşünerek kolundan yakaladığı sarışını tezgahla arasına aldı.

Takemichi elleri köpüklü şaşkın bakışlarını iki parmak mesafeli önünde duran bedenin yüzünde gezdirdi. Birbirlerine bu kadar yakın olmak içindeki heyecanını bastırmasına engel oluyordu.

"Beni görmezden gelme lütfen."

"Yapmıyorum."

"Ne yapmıyorsun?" Takemichi utancından kaçırdığı gözlerini mutfak içerisinde gezdirerek Baji'yi geri planda bırakıyordu. Fakat Baji'nin sinir olduğu şeyde tam olarak buydu. Büyük elleri ince beli kavrarken sarışının bakışlarını yeniden üzerine çekerek ilgi odağı haline geldi.

"Bana hemen bir cevap vermeni istiyorum. Ama bunu yaparken gözlerimin içine bak."

"Zamana ihtiyacım olduğunu söylemiştim."

"Hayır. Ben şimdi duymak istiyorum." Takemichi gergin bir yutkunma sonrası bakışlarını aralanmış dudaklara indirdiğinde gözüne ilk çarpan sivri dişler olmuştu. Baji'ye ayrı bir hava kattığını ve çekici olduğunu düşünüyordu.

"Tekrardan bir öpücük işi çözer mi?" Takemichi gözlerini kapatıp ilk adımı atan kişi olarak dudaklarını kurumuş dudaklar üzerine kapatıp narin bir öpücük aldı. Baji bu hareketiyle cevabını aldığını düşünerek geniş bir gülümseme ile kendisine bastırdığı bedenin dudaklarına sert öpücükler bıraktı.

Takemichi hızına ayak uyduramadığından sabunlu ellerini üzerine değdirmeden boynunun etrafından sararak birleştirdi. Araya karışan dilleri ıslak sesler oluşturarak Takemichi'nin daha fazla kızarmasına yol açıyordu.

Bacaklarından tutan Baji kendisini tezgah üzerine oturttuğunda bacaklarını kalçası etrafında dolayıp Baji'yi kendisine asıldı. Seishu ve Draken'in de kendileriyle birlikte yemekhanede olduğunu hatırlayarak büyük bir paniğe kapılmıştı.

"Dostum yiyişmek için başka bir zaman ve yer bulamadınız mı?" Draken'in sesi ikiliyi birbirinden uzaklaştırırken Takemichi utanarak indiği tezgah üzerinden arkasını kapıdaki ikiliye dönerek kaldığı yerden işine devam etmeye çalıştı.

"Sizde içeride yiyişip gelmemiş gibi davranma şimdi."

"Herkesi gözetlemeyi bırakmalısın."

"Gözetlemedim. Sadece seni çok iyi tanıyorum." Baji ve Draken'in böyle şeyleri bu kadar rahat konuşması sadece Takemichi ve Seishu'yu utandırıyordu. Baji eski yerine alırken Takemichi ile paylaştığı bakış sonrası rahatlaması için güvenceli bir tebessüm sundu.








Happy New Year 🎅🏻🎉🥂🥳🎄

愛 | Tokyo Revengers Where stories live. Discover now