17. Bölüm: Sürpriz

883 25 5
                                    

Oy vermeyi unutma aşkomm✨🥰

Keyifli Okumalar 























Mehmet Ağa'nın sert sesiyle irkildik. Cihan hızla elimden çekildi, gözleri öfkeyle parlıyordu. Mehmet Ağa ve adamları yaklaştıkça, beni korumak için cesurca önüme geçti.

"Ahmet Ağa'nın kızına göz dikenin gözü çıkartılır!" diye bağırdı Mehmet Ağa. Cihan cesaretini toplayarak, "Saygısızlık yapmıyorum, efendim. Sadece Zühre'ye destek olmaya geldim." dedi.

Mehmet Ağa, "Destek olmaya mı geldin? Zühre, bu adamla ne işin var burada?" diye sert bir şekilde bana baktı. Gözlerim dolu dolu, "O bana yardım ediyor, Mehmet Ağa. Sadece konuşuyoruz, lütfen zarar vermeyin." diye yalvardım.

Mehmet Ağa, "Ahmet Ağa'nın kızına karışanın sonu kötü olur. Onu buradan uzaklaştırın!" diye emir verdi. Adamları Cihan'ı zorla çekip uzaklaştırdılar.

Cihan'ın gözleri üzüntüyle dolu, "Zühre, ben buradayım. Her zaman yardım etmeye hazırım. Sadece haber vermen yeterli olacak!" diye bağırdı.

Ben ise gözyaşları içinde kaldım, çaresizce ona bakarak, "Teşekkür ederim, Cihan." dedim. Gözlerimiz bir an daha buluştu, sonra ayrılmak zorunda kaldık.

Mehmet Ağa'nın gölgesinde kaybolmuş, içimi bir korku kaplamıştı. Olayların gelişimi belirsizdi, ama içimde bir umut belirdi. Belki de Allah'ın bir şekilde yardımıyla, engellerin aşabilirdim.

Mehmet Ağa'nın adamları tarafından zorla uzaklaştırılan Cihan'ı izlerken, kalbim hızla çarpıyordu. O an, başıma gelebilecekleri düşünmeye karar verdim. Mehmet Ağa, "Zühre, hemen gel buraya!" diye bağırdı.

Gözlerimde hala yaşlarla, titreyen adımlarla Mehmet Ağa'nın yanına doğru ilerledim. O, sinirle gözlerini kısarak bana baktı. "Kimdi o?" diye sert bir şekilde sordu.

"Öyle biri değil, Mehmet Ağa. Sadece bir arkadaşım, yardım etmeye geldi. Ayşe'nin kuzeni. Bana destek oldu" dedim, elimle gözyaşlarımı sildim.

"Arkadaşın mı? Ahmet Ağa'nın kızına yardım eden bir arkadaş mı?" diye güldü.

Mehmet Ağa'nın gölgesi üzerime düşerken, bir anlık kararsızlık içindeydim. Mehmet Ağa'nın adamları, Cihan'ı uzaklaştırırken içimden bir ses, onun bana gösterdiği destekle dolup taşan cesaretimi korumam gerektiğini söylüyordu. Sert bakışları altında, bir karar verdim.

"Mehmet Ağa, lütfen anlamaya çalış. Bu benim hayatım. Cihan sadece destek olmaya geldi. Ona zarar veremezsiniz," dedim, sesimde bir kararlılık vardı. Gözlerimden yaşlar akıyor olsa da, içimde bir umut ışığı parlıyordu.

Sinirle dişlerini sıkarak, "Biz mafya mıyız Zühre? Tabi ki kimse oğlana zarar vermeyecek. Ancak, senin hayatın benim kontrolüm altındadır. Kimse Ahmet Ağa'nın kızına göz dikemez! Böyle yaklaşmaz!" diye haykırdı Mehmet Ağa. Gözleri öfkeyle parlıyordu, her bir kelimesiyle kontrolü elinde tutmaya çalışıyordu.

Duyduğum bu tehdit karşısında içimde bir direnç belirdi. "Mehmet Ağa, ben de bir insanım. Lütfen beni anlamaya çalış," diye yalvardım, sesimdeki kararlılık artarak devam ediyordu.

Gözlerimde hala yaşlı bir ışıltı vardı, ama içimdeki kararlılık, bu zorlu süreci atlatabileceğime dair bir inançla dolup taşıyordu. Derin bir nefes aldım ve içimden, "Belki de Cihan haklı, Allah bana yardım edebilir. Allah'ın bir yolu vardır. Ben sınavlarıma odaklanacağım, ama bir yandan da kendi ayaklarım üzerinde durmalıyım," dedim kararlı bir şekilde.

Yeniden ZühreWhere stories live. Discover now