7.BÖLÜM "YARA"

2K 133 5
                                    


Görüşlerinizi belirtmeyi unutmayın, iyi okumalar.

***

Nataliedan biraz öğrenmiştim. Saçma sapan bir zırvalıktan başka bir şey değildi. Sonuçta benimle onun arasında bir bağ olması imkansızdı. Ne olacaktı ki birbirimize aşık olup sonsuzadek mutlu mu yaşayacaktık?

"Biraz biliyorum. " dedim gözlerimi ondan çevirerek.
William : " Bence her şeyi bilmelisin ve ona göre davranmalasın. Vampirlerin ne kadar sinsice düşüne bileceğini biliyorum Victoria. Birincisi buradan kaçmak gibi bir planın varsa bunu hemen aklından sil , bundan sonra yeni evin burası; ölün dahi buradan çıkamaz. İkincisi benden başka bir erkekle ne duygusal ne de başka türlü bir ilişkin olamaz. Nişanlını kısa sürede unutsan iyi olur. Üçüncüsü buradaki insanlar sana iyi davranacak sende onlara. Burada işler vampir krallığındaki gibi yürümez. Kısacası sen artık benim eşimsin ben bile bunu değiştiremem. Ve sende eşim olduğunu kabullenip ona göre davran. Seni benimle olmaya beni sevmeye zorlamayacağım. Bu oda da tamamen sana ait olacak sen istemediğin sürece buraya gelmeyeceğim." Dedi tek bir nefeste. Ericten bahsederken bilhassa öfkelenmişti.

Bu adam resmen kafayı yemişti bir ömür boyu kurtlarla yaşamamı istiyordu ya hiçbir zaman onu sevmezsem o zaman ne olacaktı ? Ki onu sevmem imkansız. Üstelik başkasına aşık olmamda yasaktı bu benim kontrol edebileceğim bir duygu değildi ki. Sözleri benide öfkelendirmişti.

"Ya seni hiçbir zaman sevmezsem? Üstelik ben burada yaşayamam. Sen halkının bana iyi davranacığınmı sanıyosun ha ? Bırak beni gideyim tüm vampirlerden ve kurtlardan çok uzak bir yere. " dedim gözlerinin içine bakarak.

Yüzünde birkaç saniyeliğine hüzünlü bir bakış belirsede hemen eski haline geri dönerek. " Buradan gidersen hayatta kalabileceğinimi sanıyorsan sen? Vampirler artık ailen değil ve baban dahil bütün safkanlar ölmeni istiyor. Diğer konuya gelirsek beni ömrün boyunca sevmesen bile yinede benimlesin. Artık birbirimize mühürlüyüz seni bırakamam." Dedi.

Babamla ilgili olan hatırlatması yine kalbimin acımasına sebep oldu. Bir yandan doğru söylüyordu beni bulurlarsa öldürmekten beter ederlerdi ama burada da nasıl yaşayabilirdim ki ? O hain babamın kurtlarla çevirdiği iş neydi ki ben şuan bu haldeyim?
"Willam babamla ne yapmaya çalışıyordunuz?" Dedim.
Willam: " Baban benimle bir anlaşma yaptı. Eğer o gece seninle karşılaşmasaydık tüm safkanları öldürecektik babanda kral olacakta. Bana bağlı bir kral. " Dedi.

Babam resmen Willamın ona kral olmak için yardım etmesi karşılığında Willamın kralıgınin altına girecek, vergi , köle ne isterse verecekti.
" Ama baban sana ihanet etmeyi seçti Marcusla bir daha asla onun lehine bir anlaşma yapmam. Neyse şuan önemli olan bu konu değil. Burada olmanın beni sevebilmenin senin için zor olduğunu biliyorum. Ama anlamalısın ki benim içinde zor . Seni ilk gördüğüm gözlerine ilk defa baktığım geceden beri düşmanlarımdan birine koşulsuz şartsız sevgiyle, sadakatle, aşkla, tutkuyla ve onu koruma içgüsüyle bağlıyım. (Histerik bir gülüş atarak) Üstelik o gece gözgöze gelmeden önce seni öldüreceğimi düşünmüştüm."

**********

Tüm gece düşünüp durmuş sadece bir iki saat uyuyabilmiştim. Natalie yanıma gelmiş beni odamdan yine aynı dişi kurtlarla çıkarmıştı. Bugün dünün aksine hava yağmurluydu, bizde hafif çiseleyen yağmurun altında geziniyorduk. Doğrusu bu bana biraz iyi gelmişti hayatımda bu kadar uzun süre odada vakit geçirmemiştim. Dolunayın altında ormanda tüm gücümle koşmayı , avlanmayı , diğer vampirlerle dövüş talimlerine katılmayı severdim.

Dünün aksine herkesin bana olan davranışları değişmişti. Kimse bana dönüp bakmıyor üstelik başıyla selamlıyordu. Bu beni çok şaşırtmıştı açıkçası, dünden bugüne ne değişmiş olabilirdi ki?

Biz gezinirken arkamızdan gelen dişi kurtlar aniden durup surların oradaki kapıyı doğru bakmaya başladılar. Bende durup onların baktığı yöne doğru bakmaya başladım. Her şey normal gözüküyordu. Surların Kapıları açılmıştı içeri muhtemelen başka klandan olan kurtadamlar giriyordu. Muhtemelen Willamla görüşmeye gelmişlerdi. En başta duran muhtemelen liderleri bana doğru bakmaya başladı. Yüzü nefret ve kinle doldu. Bana iğrenç bir şeymişim gibi bakarak yere tükürdü.
Ve o anda "füyv" Diye bir ses yanımdan geçti, geçmesiyle birlikte sol yanağımda bir ıslaklık hissettim. Ellimi yanağıma götürerek arkama baktım. Dişi kurtlardan biri tam kalbinden okla vurulmuştu.

Hızla yönümü surlara doğru çevirdiğimde bazılarının insan bazılarının kurt bedenlerinde dövüştüklerini gördüm. Natalie korkudan arkama saklanmış sağ kolumu sıkıca tutuyordu. Bana bir şey yapmazlardı belki ama Nataliayı çok kolaylıkla öldürebilirlerdi. Natalieyı sıkıca tutup koşmaya başladım. Diğer dişi kurtsa surlara doğru savaşmak için koşmaya başlamıştı.

Daha kaleye yaklaşmadan önümüze alacalı bir kurt çıkarak beni kafa darbesiyle geriye doğru savurdu. Natalienın zarar görmemisi için savrulurken onu karnından kavrayarak düşerken üstümde kalmasını sağladım. Düştüğümüz gibi Natalieyı sağa tarafıma doğru nazikçe iktirdim ve sıçrayarak yerden kalktım. Kurtta bende birbirimize doğru koşmaya başladık. Yakınlaştığımızda üstünden atlayarak arkasından boynuna sarıldım. Kafasını çevirmeye çalışarak beni ısırmaya çalışıyordu ve başarmıştıda. Sağ üst koluma dişlerini geçirdiğinde acıyla inledim ve acının verdiği öfkeyle tüm gücümü kullanarak boynunu kırdım. Koca bedenini savurarak bir kenara fırlattım.

Natalie ayğa kalkmış dehşetle bana bakıyordu. Onu evlerden birine saklamalıydım. Kaçabilen insanlar evlerinin kapılarını çoktan kilitlemiş kapılarını güçlendirmeye çalışıyordu. Çok rahatlıkla kırıp içine girebilirdim ama gariptir ki onlarında canının yanmasını istemiyordum. Biraz ileride evlerine yeni ulaşmış birilerini gördüm daha onlar kapıyı kapatmadan Natalieyde alıp onların yanına gittim. Evlerinde beni istemedikleri bakışlarından belliydi ama yapacak bir şey yoktu. Evde bir çift ve onların 4-5 yaşlarında ki 3 çocuğu vardı. Çocuklar annelerine sarılmış korkuyla ağlıyorlardı. Adamda kapıyı kitlemiş , açmasınlar diye kapının önüne eşya taşıyordu ona yardım etmek için eşyalardan birini uzanmıştım ki hala kanamata olan kolumu fark ettim.

Çoktan iyileşmem gerekirdi. Bu da neyin nesiydi böyle ve bana ne halt oluyordu?

SAFKAN - Mührün Pençesinde Where stories live. Discover now