1.0

730 37 5
                                    


İyi okumalar. Sonda bir şey sordum bakarsanız çok iyi olur.😊


Medya; OneRepublic - Counting Stars



ERİC

"Sen ve June eşleştiniz değil mi?"

   June telefonu kapattıktan sonra konuşan David'e baktım.

"Sen nerden bil-"

"Ciddi misin Eric? Seni hayatımın başından beri tanıyorum. June'a olan bakışın, tavırların, konuşman... Ona aşıksın ve bunu gizlemiyorsun. Çoktan eşleşmiş olmalısın."

   David'in beni bu kadar iyi tanımasına hem şaşırmış hem şaşırmamıştım. Beni tanıdığını bilsem de bunu anlamasını beklemiyordum sanırım.

"Evet. Ama onun daha haberi yok. Çünkü henüz dönüşümünü tamamlamadı bile ve zaten tüm olanlar onu sıkmış gibi hissediyorum. Bir de ona eşleştiğimizi söyleyip hayatımızın sonuna kadar birlikte olacağımızın anlamına gelen bağdan bahsederek boğmak istemedim. Bana eşleştiğimiz için evet demesini istemedim. Bir zorunluluk hissetmesini istemedim. Zamanla bana beni tanıyarak aşık olsun istedim. Bu yüzden söylemedim."

   David elindeki oyun kolunu masaya bırakarak bana doğru eğildi.

"Sen June'a ne kadar aşıksan June'da sana o kadar aşık. Hem zaten bu eş bağının bir getirisi. Dönüşümünü tamamlamaması veya eş bağını bilmemesi bunu yaşamadığı anlamına gelmez. O da ilk andan beri sana karşı bir çekim hissediyor olmalı. Ona söyle. Eşleştiğinizi bilmeli."

"Ya beni istemezse? O doğuştan bir kurt değil. Bunları yeni duyuyor. Bize normal gelse de ona değişik gelecek. Ya eş bağı onu korkutursa? Bir ay sonra 18 olacak birine ömürlük bir ilişkiden bahsedip ona sen benim eşimsin dersem ne tepki verir?"

   Sonunda kafamdaki tüm endişeleri sesli bir şekilde dile getirmiştim. Sonunda birine anlatmıştım. Benden başka kimse June'la eşleştiğimizi bilmiyordu ve ben bunu nereye kadar götüreceğimi bilmiyordum. Sanırım birinin akıl vermesine ihtiyacım vardı.

"Çok fazla düşünüyorsun, dostum. İnan bana düşündüğün gibi bir tepki vermeyecek."

   Cevap vermek için ağzımı açtığım sırada kapının sesini duydum. Kalkıp açtığımda karşımda Madison'ı buldum. Şakacı bir tavırla "Madison, seni buraya hangi rüzgar attı?" diye sordum. Daha fazla beklemeden içeri girdi.

"Seninle konuşmamız lazım. June bana her şeyi anlattı. Onunla eşleştiniz mi çünkü eğer eşleşmeden ona bu kadar ümit veriyorsan-"

   Madison içeri girip David'i gördüğü an duraksadı. David'de yerinde rahatsızca kıpırdandı. İkisi arasındaki gerginlik odanın her köşesine yayılmıştı. Aralarında ne olduğunu anlamasam da konuyu oraya getirmedim.

"Demek June sana her şeyi anlattı. Ve evet, eşleştik. Bugün bunu soran ikinci kişisin. Beni sırayla sorguya çekmeye mi karar verdiniz?"

   Madison ayakta dikilirken eski yerime geçip oturdum. Beni gördükten sonra o da boş bir yere oturdu.

"Başka kim sordu ki?"

   David'e yan bir bakış atıp "David." diye cevapladım. İkisi yine birbirlerine karşı huzursuzca hareketlenince görmezden gelmemeye karar verdim.

"Siz ikiniz iyi misiniz? Bir sorun mu var?"

   Madison sessiz kalırken David cevapladı.

"Hayır. Gayet iyiyiz."

Dolunay'ın LanetiWhere stories live. Discover now