Jisung orada, geniş gözlerle donmuş halde duruyordu. Karşısındaki insana bakarken ağzı açık kalmıştı. Hayır, insan değil. Kedi kulakları vardı.
"S-sen.." parmağıyla kediyi işaret etti ama titrediği açıkça görülüyordu ve sonrasında hiçbir şey söyleyemedi.
Çocuk masum bir şekilde gözlerini kırpıştırdı. Beyaz bir gömlek giyiyordu ama yakası sola doğru sarkıyordu ve omzunu açığa çıkarıyordu. Jisung'un siyah pantolonla birlikte gömleği de nereden aldığına dair hiçbir fikri yoktu. Adamın bacakları kocaman kanepeye yayılmıştı ve kara kedi kulakları ayağa kalkıp seğiriyordu. "Meow"
"Vay be."
............
"Neden tekrar burada olduğumu açıklar mısın?"
Seungmin, bilinmeyen adamı işaret etmeden önce Jisung'un endişeyle ileri geri dolaşmasını izlerken kollarını çaprazladı. "Tam da bu seung"
Diğeri çocuğa baktı ve tekrar Jisung'a baktı. "Kedi kulakları takması yanlış mı? Hyunjin beni sık sık buna zorluyo-"
"Sorun değil! Sen- ben- uh.. Ah, bunu açıklamak zor!" Jisung hayal kırıklığı içinde saçını çekti ve kedi çocuğa döndü. "H-hey, bir şey söyle."
Çocuk hiçbir şey söylemedi. Bunun yerine elini yaladı; elbette o bir kedi.
"Oha"
"Gördün mü? Sana söylemiştim! O bir k-"
"Bu harika!" Seungmin cıvıldadı ve yanaklarını sıkmak için yanına gitti. Ama bunu yapamadan Jisung onu uzaklaştırdı. "Ya Jisung!"
"Anlayamadın galiba!" sızlandı. Seungmin ona tatminsiz bir bakış attı. "Tamam, sanki... uh.. Bir kedi buldum ve buraya kadar beni takip etti, ben de ona son kullanma tarihi geçmiş bir süt verdim ve bir saat uyuyakaldım ve uyandığımda BU ADAM birdenbire ortaya çıktı ve ben Onun kedi olduğunu düşünmeye başlıyorum, anladın mı beni?"
"Rap yaptın."
"Kim Seungmin!"
"Tamam tamam!" İki elini yanına kaldırdı ve kedi çocuğa baktı. "Onun kedi olduğunu nasıl düşünüyorsun?"
"Kulakları! Ve konuşamıyor. Ve kedi ortadan kayboldu!"
Seungmin hala Jisung'dan şüphe ediyordu. Gözlerini kıstı ve kedi çocuğun yanına gitti. "Yakışıklı."
Jisung inledi. "Eğer saçmalamaya devam edersen seni kapıya gönderirim." Ama arkadaşı yalan söylemiyordu. Kedi çocuk gerçekten çok yakışıklıydı. Parıldayan gözleri, mükemmel biçimli burnu, dudakları ve alnını kaplayan saçları onu sevimli gösteriyordu.
Ve onun süt gibi teni.
"Hey." Seungmin başını yana eğdi. "Miyav?"
Çocuk eylemini tekrarladı ama ağzından hiçbir kelime çıkmadı. Seungmin, Jisung'a baktı ve en yakın arkadaşından şüphelenerek kaşını kaldırdı. Ona doğru gitti ve elini alnına koydu ama Jisung tokat attı. "Bu kadar aptal olacağını hiç düşünmemiştim."
"Sen onun bir kedi olduğunu düşünerek daha aptalsın." gözlerini devirdi. "İçecek var mı? Susadım."
"Evet, buzdolabında." Jisung mırıldandı ve Seungmin görüş alanından kaybolduğunda kedi çocuğa baktı. "Neden hiçbir şey söylemiyorsun?!"
"Meow~"
"Cidden?" Jisung yenilgiyle omzunu düşürdü. "Adın ne?"
Çocuk kanepeye yaklaşırken onu izledi. Jisung yastığa ulaştığında elini kaldırdı ve Jisung'un eline vurdu. "Artık pençelerin yok kedi."
Artık evinde yanında oturan bir kedinin ateşli bir adama dönüşmesini umursamadan sırtını kanepeye yasladı. Jisung gözlerini kapattı ve derin bir iç çekti. O sırada omzuna bir şeyin sürtüldüğünü hissetti. Kanepeden hızla kalktı, yüzünde hafif bir utanç ifadesi vardı. Kedi çocuk yanağını ona sürttü.
Diğeri alçak bir miyavlama çıkardı; gülümsemesi ve gözleriyle birlikte kulakları da sarkmıştı. Ne yazık ki Jisung'a baktı ama Seungmin geri döndüğünde elini yalamaya devam etti.
"Sürekli burada mı duruyordun?"
"H-hayır! Yüzünü omzuma sürdü ve ben paniğe kapıldım! Bunu neden yaptı?"
"Çünkü o bir kedi dedin."
Jisung'un gözleri umutla parladı, "Yani bana inanıyor musun?"
"HAYIR." genç adam donakaldı ve esnedi. "Artık gitmem lazım Sung. Hyunjin zaten bana nerede olduğumu soruyor."
Sincap görünümlü adam içini çekti ve başını salladı. "İyi geceler."
Kapı kapandı. Jisung şakaklarına masaj yaptı ve çocuğa öldürücü bir bakış daha gönderdi. "Dinle, yarın dersim var ve seni nereye koyacağıma dair hiç bir fikrim yok. Tuvaleti kullanmak istersen orada!"
Çocuğun hareket bile etmediğini gören Jisung, onu hızla tuvalete çekti ve kapıyı çarptı. "Kanepeme işeme! Tanrım! Oraya otur!"
Su musluğu açılmışken, burada bir sessizlik oldu. Kaşları çatıldı.
Suyun nasıl kullanılacağını biliyor mu?
"Saçmalık." Kapıyı açınca dehşete kapılmış bir ifadeyle duvara yaslanan çocuğu ve suyun kuvvetli akışından dolayı su hortumunun yılan gibi hareket ettiğini gördü. Kedi çocuk tuvaletten çıkıp tekrar kanepeye oturmadan önce su Jisung'un üzerine sıçradı. Vücuduna sıçrayan suları gidermek için vücudunu kuyruğuna kadar salladı.
Jisung suyu kapattı ve ona doğru yürüdü. "Seninle nasıl ilgileneceğim?"
Çocuk huysuz bir miyavlama çıkardı ama sonrasında titredi. Vücudunu indirip kanepeye dokunup her yere bakarken miyavlama azaldı. Kuyruğu vücuduna dolanmış, ona sıcaklık vermeye çalışıyordu ama artık normal bir kedi değildi. Neredeyse bir... melez gibiydi.
"Evet, sana son kullanma tarihi geçmiş bir süt verip kahrolası bir insan haline getirmek benim hatam sanırım. Orada bekle, yeni kıyafetler alacağım." Sıcak tutacak kıyafetler seçerken aklına bir soru takıldı.
Çocuğun kıyafetlerini nasıl değiştirecek?
★
YENİ BÖLÜMM💪🏿💪🏿 BUGÜN BELKİ BİR BÖLÜM DAHA ATARIM.
