8. BÖLÜM

1.4K 58 10
                                    

Keyifli okumalar
😽🤍

Yaman beni çekmeseydi beynimde bir kurşun deliği açılacaktı ve bunu düşünmek bile beni korkutmaya yetmişti. Uraz, Yaman'ın talimatıyla beni dışarıya çıkartacaktı ama ben onu burada bırakmak istemiyordum.

Uraz bir kolumu tutup diğer elinde ki silahla arkasını koruyordu yanıma sahnede ki kadın hızla gelip göğsümde ki dekolteme bir kağıt parçası attı ama o an bunu idrak edemedim çünkü çok hızlıydı.

Dışarı çıktığımızda büyük bir arabaya bindirildim hâlâ şoktaydım aradan on veya yirmi dakika geçmişti ki bir anda sürgülü kapı açıldı başta irkilsem de Yaman'ı görünce rahatladım, üzerimden 20 kilo kalmış gibiydi geriye kaldı 38 kilo...

Yaman yanıma oturdu hemen bana dönüp iyi olup olmadığımı sordu
"İyi misin birşey olmadı dimi sana?"
"Ben iyiyim de sen, gömleğin kan içinde bi yerine bişey mi oldu?" Diye panikle sormuştum.
"İyiyim ben, biri gözüme batmıştı onu çıkardım sadece" deyip sırıttı psikopat.

Araba çalışmaya başlayınca beni evime götürdüklerini fark ettim yerimde biraz hareketlenince birşey göğsümde canımı acıttı.
"Ay vuruldum sanırım " Diye saçmaladım
"Ne! Nerden vuruldun?"
"Göğsümde birşey batıyo" dedim ve arkamı biraz dönerek göğsümde olan dekolteli kumaşı biraz daha aşağı indirip kağıt parçasını aldım

"Ne o ?" Diye sordu elimde ki kağıda bakarak.
"Bilmiyorum, sanırım o yanımıza gelen kadın koydu hatırlıyorum az çok."
Yaman kağıdı elimden alıp açtı.

"Sevgilin teklifi geri çekmezse senin için hiç iyi şeyler olmayacak - Yunus Emre cad. 4320 sok. No59 kat4) (salladım)

Duyduklarımla şok oldum bu adres evimin adresiydi.
"Evim, evimin adresi gelecekler bana zarar vericekler öldürecekler beni hayır, hayır yaa" Diye panik bir şekilde saçma bir cümle kurmuştum ellerim titremeye başlamıştı.
Yaman iki elini yanaklarıma koyarak sakinleştirdi

"Güneş sana kimse zarar veremez, yanında ben varım korkma tamam mı?" Dedi kafamı salladım onun göğsüne yasladım kendimi bir elim gömleğini tutuyordu.
"Akman benim eve geçiyoruz "
Demesiyle rahatlamıştım.

Yol boyunca kafam onun göğsündeydi arada saçlarıma dokunduğunu hissediyordum ve uykunun esiri olmuştum.

Şuan anladığım kadarıyla Yaman beni taşıyordu, gözlerimi aralayıp etrafa bakındım Yaman kafasını eğip bana baktı
"Uyandın mı, uykucu?"
"Yok uyuyorum hâlâ uykumda konuşuyorum şuan zaten" Diye tersledim ve her zaman ki muzip sırıtması belirdi yüzünde.

Eve yaklaşınca kapı açıldı ve içeri girdik
"İndirmemi ister misin?"
"Hiç sormayacaksın sanmıştım"
"Söyleseydin ya bende meraklı değilim seni kucağımda taşımaya "

İndirdiğinde acıktığımı fark ettim ama ilk bu elbiseden kurtulmalıydım.

Bana verilen oda en üst katın bir altıydı yan odada Yaman vardı üzerime giyecek hiçbir şeyim olmadığı için Yaman bana düz beyaz tişört ve eşofman vermişti ama ikisi de çok büyük olmuşlardı bende eşofmanı giymeyip tişörtü sadece kullandım.
Odam evimin 2 odasını birleştirilmiş haliydi büyüktü ve kendime ait banyom vardı yatağa uzandım ve aç olduğum midemde ki sesten tekrar aklıma geldi ve hızla kalkıp yan odaya gittim kapıyı tıkladım ve ses duymadan içeriye daldım.

Yaman üstü çıplak bir şekilde uzanıyordu beni görünce bi an afalladı bende arkamı dönerek odaya girdim.
"Çüş kızım kapısız köyden mi geldin!"
"Bir maruzatım olacaktı da" cevap gelene kadar bekledim
Cevap gelmedi.

"Acıktım ben"
"Mutfağın benim sırtımda olabileceğini düşünmedin herhalde "
"Ya şey işte, tek gidemem ben" Diye bir yalan uydurdum
"O niyeymiş, ayrıca niye arkan dönük sırtınla mı konuşuyorum?" Kendi rahatsız olmuyorsa bana göre hava hoş
"Ya gel işte bana yemek yap" Diye masum ve tatlı bir şekilde söyledim
"Yavaş gel, ben niye yemek yapıyorum sana?" Cevap veremedim
Kahkaha sesi geldi
"Yemek yapmayı biliyorsun değil mi?" Cevap veremedim
Kahkaha sesi yükseldi
"Ya gülme" Diye ağzımın içinde geveledim ayağa kalktı
"Düş önüme tavşancık" unutmamıştı

Merdivenlerden aşağıya inerken arkamdan seslendi
"Bir saniye, bir saniye altın nerede senin ?" Yeni mi gördün şapşal
"Verdiğin eşofman büyük geldi bu da büyük zaten o yüzden giymedim"
"Aşağıda bir sürü erkek var haberin var mı?"
"Kendini erkekten saymıyor musun?"  Cevap vermedi

Mutfağa girdiğimizde siyah ve beyaz renkleri ağırlıklı bir mutfak karşıladı güzel dekore edilmişti.

"Beşiktaşlı mısın?"
"Hayır"
"Güzel, hangi takımlısın?"
"Galatasaray"
"Bak bu daha da güzel" Deyip kendi kendime sevindim, pek umurunda değildim yine

"Ne yiyeceksin?"
"Ne yaparsan"
"Yemek yapacağımı söylemedim, pizza var evde ısıtırım sadece uyar mı sana?"
"Yes chef!" Diye bağırdım, nedeni yok bana acır gibi baktı.

Pizzaları ısıttı ve masaya koydu içecek olarak kola vardı önümde kendisi de viski içiyordu sadece.

"Eee sormayacak mısın?"
"Neyi?"
"Mesleğimi falan"
"Biliyorum zaten"
"Ya niye herşeyimi araştırıyorsun belki ben anlatmak istiyorum!" Diye bağırdım,  yani bağırmadım sadece sesim yüksek çıkmıştı.

"İyi anlat bakalım nesin necisin bir de senden dinleyim."
Gülümsedim
"Adım, Güne-" bakışları herşeyi açıklamıştı
"Şakaydı. Psikoloji okudum ama çok kararsızdım bir türlü emin olamadım o yüzden psikoloji üzerinden devam ettim kısa bir süre klinikte çalıştım sonra hastanede çocukları dinlemeye başladım."
Anlatırken çocuklarla geçen zamanım aklıma geldi gülümsemeden edemedim.

"Klinik açmayı düşündün mü hiç?"
"Bi ara çok istemiştim de gelir gider hesaplamaya başlayınca bu işin boyumu aştığını fark ettim"
"Anladım,  peki ailen?"

Ailemle alıp veremediği şey neydi beni kötü duruma sokmak o günleri tekrar yaşatmak için dillendiriyordu bu durumu.

----------

MAFYA SANRISI [YARI TEXTİNG]Where stories live. Discover now