Özel Bölüm (2)

3K 332 100
                                    

İyi okumalar dilerim.

Ay sonunda kavuştuk. Nasılsınız, görüşmeyeli.

Bol bol yorum yapmayı ve beğenmeyi unutmayalım.

*

Sevginin ilaçtan daha etkili olduğu hiçbir kitapta yazmaz. Aramızdaki sevgi birbirimizdeki yaraları sarmış; izini bile bırakmamıştı.

Ela gözleri gözlerimle buluşunca gülümsemişti. Ah Güzel Gözlü Çocuk, sana olan aşkım her zaman ilk günkü gibi taze kalacaktı. Kolunu omuzuma atıp beni kendine doğru çekmişti. Başımın üzerine dudaklarını bastırdı. Başımı omuzuna yaslamak isterdim ama birilerinin yeri daralmıştı.

"Annem," Sevgili oğlum babasını, minik eliyle itip sarılmıştı. Ailemdeki erkeklere doğuştan kıskançlık mı yükleniyordu, anlamış değilim. "Deden ve dayından çekmediğim kalmadı. Sıra sen de mi oğlum?" Kocam için oldukça üzülüyordum. Evet, çaktırmadan gülümsüyor olmam ile asla alakası yok. "Alp." Burak'ı kucağıma alıp yanağına kocaman bir öpücük bıraktım. "Evet anneciğim, dayın."

Alparslan, kendi adını henüz Burak'ın ağzından duymamıştı. Ona akşama doğru küçük bir sürpriz yapacaktık.

Poyraz bize küsmüş başını çevirmişti. Oğlumun babasına çeken güzel gözlerine baktım. "Babamız bize küstü." Babasına bakıp bana dönmüştü. Gülümseyerek alnına öpücük kondurdum. Kucağımdan kalkıp babasının boynuna sarıldı. Kollarımı birbirine dolayıp muhteşem görüntüyü izledim.

Sevdiğim adam harika bir baba olmuştu.

Televizyon ekranına Burak'ın sevdiği animasyon karakteri gelince babasının dizine oturup ekrana odaklanmıştı. Başımı koltuğun sırtına yasladım. Televizyonu izlemeyip onları izliyordum. Poyraz'ın da Burak'tan bir farkı yoktu. Çocukluğunda hiç çizgi dizi izlemediğinden bahsetmişti. Şimdi kendi oğluyla beraber çocukluğunu yeniden şekillendiriyordu.

Aynı yerde gülüyor, aynı yerde heyecanlanıyorlardı.

"Bebek." Burak ellerini birbirine vurup alkış çalmaya başlamıştı. Televizyon ekranına baktım. Küçük çocuk yeni kardeşiyle tanışıyordu. Poyraz, Burak'ın saçını okşayıp öptü. "Annene sormamız gerek oğlum. Ben dünden hazırım."

Gözlerimle beraber ağzım da kocaman açılmıştı. "Çocuğun yanında ne diyorsun sen?" Oha! Annem gibi konuşmaya başladım. Poyraz bana bakıp göz kırptı. Arsız adam.

Ayağa kalktım. Toplamam gereken bir mutfağım vardı. Oğlumun başının üzerinden öptüm. Sevgili kocam dudaklarını uzatmıştı. Yaklaşıp kulağının dibine kuş tüyü kadar hafif bir öpücük bıraktım. "Uslu bir çocuk olursan belki daha fazlasını alırsın." Geri çekildim. Yutkunduğunu son anda görebilmiştim. "Asena'm biz Burak'ı annemlere mi bıraksak?" Gülerek yanlarından ayrıldım. Biraz da siz delirin Poyraz Bey.

İşlerim beklediğimden uzun sürmüştü. Toplamışken koca mutfağı baştan aşağı temizlemek istemiştim. Güzel bir meyve tabağı hazırlayıp hayatım olan iki yakışıklının olduğu odaya doğru ilerledim.

"Benim yakışıklı prenslerim ne yapı-" Uyuyorlarmış. Elimdeki tabağı sehpanın üzerine bırakıp arka cebimden telefonumu çıkardım. Birkaç fotoğrafını çekmiştim. Sadece Burak'ın üzerinde olan koca örtüyü Poyraz'ın üzerine de örttüm.

Baba oğul bu kadar güzel olmaları da biraz şov yani.

Televizyonu kapatıp tekli koltuğa oturdum. Ayaklarımı pufa uzatıp meyve tabağını kucağıma aldım. Uyanana kadar onları izleyebilirdim.

Dünya Ellerimde 'Vatan Uğruna' (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin