16.BÖLÜM

13 1 15
                                    

Ateşin elini tutup aşağıya doğru sürüklemiş ordanda ormana çıkarmıştım.Şuan ise o yerde oturuyor elindeki telefondan şarkı açıyordu.Ben ise aptal aptal karda oynuyordum.Kulağımdan giren şarkını sözlerini biliyordum.Haykırarak söylemeye başladım.
"Tut elimi,burdan gidelim olmaz demeden dinle beni bi" Ateş'i de zorla ayağa kaldırdım."Sen yokken ne gece ne de gündüz ne ay var ne tek bi yıldız her yer karanlık ve ıssız göremiyorum." Soluklandım.

Gülümseyerek Ateş'e döndüm.Bir ağaca yaslanmış kollarını göğsünde birleştirmiş tebessüm ederek beni izliyordu.

Ona mutlulukla bakarken cebinden telefonu çıkardı şarkıyı değiştirdi ve yanıma geldi.Ellerimi tutup göğsünün hizasına getirdi.
"Cause you could be the beauty and ı could be the monster" kahkahalarla gülüyordum sesi çok güzeldi."but ım to fucking jeolus" bi an duraksadım."Cidden mi?" İngilizce biliyorum.

Telefonu çıkardı bana verdi.Şarkı arama kısmına tıklayıp yazdım'anlat ona' şarkıyı ilerleyip tam nakaratına getirdim.Telefonu eline bırakıp şarkı söylemeye devam ettim.

Ne kadarda bir papatyayı anımsatıyorduk tabii kanlı ve üstünde yalan yazan  bir papatyayı.

"Söyle nefesim söyle anlat ona" dans etmekten şarkıyı söyleyemiyorum ve bu gülünçtü.Kehaneti sergileyerek Ateş'e baktım."kehanet" dedi bana "hey sen nerden biliyorsun" bir anne gibi cevap vermesinden korkuyordum."bilirim ben" evet bir anne gibi cevap verdi.

(Birkaç saat sonra)

"Derin acil!" Diye bir ses geldi kapıdan arkamı dönüp baktığımda Doruk'u gördüm.
Normalde acil demezdi demekki cidden acil birşeyler olmuştu.

Koşarak içeri girdim,Ateş'de arkamdan girdi karşılaştığım manzara ben şoka soktu olduğum yere çivilendim.

Yerde kanlar içinde yatan Amber

Yanında elinde kanlı bıçak ile Kayra onun yanında ayakta elindeki silah Kayraya tutmuş bir şekilde bekleyen Aras.

"Hayır!" Diye haykırdım üstümdeki beyaz ceketi çıkarıp Ateş'in üzerine fırlattım.
Koşarak Amber ve Kayra'nın cesetlerinin ortasına gidip eğildim.Nabızlarını kontrol ettim.

Tık yok.

"Aferin" dedim Aras'a dönerek Kayra Amber'i öldürmüş Aras'da buna sessiz kalamamıştı.

Ayağa kalktım titreyen nefesimi düzene sokmaya çalıştım.Titreyen sesimi önlemek için boğazımı temizledim "bu cesetleri dışarı çıkarın geliyorum birazdan" diyerek merdivenlere yöneldim odama girdim kapıyı kitledim.

(10 dakika sonra)

    Kapının kilidini açtım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

    Kapının kilidini açtım.Işıltılı mavi gözlerimle kapının aralığından dışarı baktım.
Yine Ateş "siktir!" Dedim sinirle "ya elbise giymişsin prenses gibisin hala küfür kızım şu bozuk ağzını bir düzelt!" Diyerek parmağını salladı."sanane piç!" Dedim yine küfür ederek sinirle.

Kapıyı açtım dışarı çıktım perçemimi düzeltirken şu cümleyi kurdum."hem ben prenses değil kraliçeyim." dedim elbiseyi düzelttim."papucumun-" cümlesini tamamlayamadan kasığına vurmuştum bile o inlerken ben eldivenlerimi düzeltiyordum.

"papucumun-" cümlesini tamamlayamadan kasığına vurmuştum bile o inlerken ben eldivenlerimi düzeltiyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

                                                                 (Ateş kombin)

Eteğimi azcık yukarı kaldırarak merdivenlerden indim  ve dışarı çıktım.

Masumiyetimizi lekeleyen kan karımızı,papatyamızı lekeleyen kan. Şimdi arkadaşlarımızı lekeledi...

Cesetler dışarıdayım hafifçe yere eğildim avucuma kar doldurdum.Cesetlerin tam ortasına geçip karı yukarı fırlattım ve altında dönerek dans ettim.Mutluluk saçıyor kehaneti sergiliyordum.

Ölüm ve acı o kadar hoşuma gidiyordu ki.Ölümün ucundan dönmüş çokça acı çekmiştim ve hepsi benim çok hoşuma gitmişti.Acı çekip ağlarken bir anda kahkahalara boğuluyordum.Hala da  öyleyim insanlar üzülmesin diye hep mutluyum aslında yorgun...

SATRANÇ'IN PİYONU(tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin