31

9.8K 403 67
                                    

tuğkan-ellerimde çiçekler

sare aydın

ardıç'ın boynumu öpmesiyle kıpırdandım. "yüsra'nın yanına gitmem lazım." diye
mırıldandım. "e git bebeğim, seni durdurmuyorum ki?" dedi ardıç. alayla "hı-hı." dedim.

ona doğru dönüp yanaklarını sıktım. "oyyyyy. sevgi pıtırcığım benim." dedim. aklıma gelen soruyla birlikte gülümseyerek hemen ardıç'a sordum.

"sen ne kadardır benden hoşlanıyorsun ya?" ardıç duraksadı. "niye?" omuz silkip "bilmem, merak ettim." dedim.

"birkaç yıldır." dediğinde şokla ona baktım. "OHA!"

ardıç utangaç bir şekilde gülümsedi. "peki ya sen?" diye sordu. "birkaç ay. fakat ilk tanıştığımızda sana karşı baya ilgim vardı ama abimle konuşunca ilgimin bitmesi gerektiğini anlamıştım." diye mırıldandım. "sen serkan'la ne konuştun ki?" dedi ardıç merakla.

"ya işte ikimizin ilk tanıştığımız zamanlar çekti beni karşısına onun hiçbir arkadaşına karşı hisler beslememem gerektiğini, hepsinin benden fazlaca büyük olduğunu söyledi. alttan alta ağzıma sıçtı yani."

"bana da açık açık kardeşimden uzak dur dedi." kahkaha atıp ardıç'ı öptüm.

"aynen serkan, aynen." diye mırıldandım. ardıç gülümsedi.

"artık gideyim." diye mırıldandım. "valizin benim odamdaydı, bekle getireyim."

ardıç valizimi getirdiğinde ben çoktan botlarımı giymiştim. "akşam bize gelsene." dedim muzipçe. sırıttı. "bilmem, gelirim belki." dedi. onu öpüp "görüşürüz o zaman?" diye mırıldandım.

"görüşürüz balım. hatta seninle gelmemi ister misin?" elimi 'gerek yok' anlamında sallayıp "yok, ben giderim zaten. görüşürüüüzzz!"

merdivenlerden inerken fazla heyecanlıydım.

aslında biraz da gergin.

en yakın arkadaşımla birkaç haftadır aram soğuktu ve bunun sebebini anlayamıyordum.

marketten en sevdiği keki aldım.

yüsra'nın zilini çaldığımda içeriden birkaç takırtı geldi. valizim ayak ucumdaydı. keki elimde tutuyordum.

kapı açıldığında "ben geld-" cümlemi bölmeme neden olan kişi, üstü çıplak duştan yeni çıkmış olan abimdi.

kaşlarımı çattım.

"kim gelmiş aşkı-" yüsra da saçlarındaki havluyla bana baktığında ne yapacağımı bilemedim. "sare?" dedi abim şaşkınca.

abin ardıç ile olmana fazlasıyla katı ama en yakın arkadaşınla birlikte. hatta onların birlikteliği baya ilerlemiş görünüyor sare.

iç sesimi bastırmaya çalışsam da beceremiyordum.

"siz?.. burda neler dönüyor?!" dedim sinirle. "senin burda ne işin var asıl?" dedi abim yüzsüzce.

"en yakın arkadaşımı görmeye geldim!" dedim sinirle. "ha tabi işinizi böldüm galiba. pardon abi!"

yüsra yutkunarak abimin kolunu tuttu. "sen içeri geç serkan." dedi.

"bırak, gitmesin yüsra." dedim sertçe. "sen içeri gel o zaman sare. kapı önünde durma!"

bir hışımla abimi itip içeri girdim. ilk defa bu ev bana huzurlu gelmiyordu.

kollarımı göğsümde birleştirip "siz ne biçim insanlarsınız ya?" dedim. serkan öne çıkıp "haddini bil sare." dedi. alayla sırıttım. "bence sen ilk üstünü giyin de öyle gel." dedim. yüsra serkan'a kaş göz işareti yapınca serkan arka odaya geçti.

yüsra ve ben tek kaldık. "özür dilerim, çok özür dilerim ama bem gerçekten abi-"

"yüsra hala sana neden kızgın olduğumu anlamadın, değil mi?" dedim sadece. yüsra yere bakarak "hayır..." dedi. derin bir nefes alıp, "abimle birliktesin diye beni o kadar geri plana attın ki. soğuk davrandın. ben aramızı düzeltmek için geldiğimdeyse kapıyı yarı çıplak abim açtı." dedim.

"sare ben gerçekten sana söylemek istedim ama serkan engelledi." diye mırıldandı yüsra.

"ama sen benim en yakın arkadaşımdın yüsra." yüsra donakaldı. "hala değil miyim?" dedi titrek sesiyle.

"değilsin."

@sareaydin hikayesine ekleme yaptı.

"💗"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"💗"

kızlar bu serkan&yüsra ikilisi karşısında sare sizce ne yapmalı ya çok tıkandım bölüm de içime sinmedi
23.3.24'

duman|texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin