Şimdi Olmaz

61 11 17
                                    

>Five Hargreeves<

Birini kaybetme korkusunu yaşadınız mı hiç? Özellikle ailenizi? Sonradan bulduğunuz ailenizi. Ya da en sevdiğinizi?

F:Dina! Aidan! Sikeyim!
Amy:Abi! Dina!

Karşımda en yakın arkadaşım ve tek varlığım kardeşim kanlar içinde yerde yatıyordu. Kapıda dikilip kalmıştım. Hiçbir şey yapmıyordum. Beynim durmuştu. Amy ağlayarak bir Dina'ya, bir Aidan'a koşuyordu.

Amy: Five! Kendine gel ve ambulansı ara!
F: Ben. be-
Amy:KENDİNE GEL HARGREEVES! İKİSİDE ÖLÜYOR!
F:AĞH! TAMAM TAMAM!

Ceketimi Amy'e verip ambulansı aradım. Gözlerim Aidan'dan çok Dina'daydı. Onun yarası daha kötüydü. Aidan ise yaranın etkisiyle değil, silah kabzasıyla bilincini kaybetmişti.

F: Amy! Ağlamayı kes! Odaklanamıyorum!
Amy:Five onlar bizim, ikimizin ailesi! Nasıl sakin kal diyebilirsin?
F: Azıcık sakin kalırsan bunu yapanların bıraktığı bir iz bulacağım!

Ambulansı beklerken masaya bırakılan zarf dikkatimi çekmişti. Number Hargreeves yazıyordu.

İşte şimdi sıçtık.

Zarfı katlayıp cebime koydum. O sıra zaten ambulans gelmişti. Şirkette fazla kimse yoktu. Çoğu silah sesinin korkusuyla kaçmıştı.

Ben Dina'nın yanına, Amy'de Aidan'ın yanına bindi. Dina'nın nabzı gittikçe düşüyordu. Ona nişan alınmıştı belliydi. Ne istediniz benim kardeşimden?

7 saat sonra...

F:Dina neden hala ameliyatta Amy? Aidan'ın bile yarasına o kadar uğraşmadılar.
Amy: Beklemekten başka hiçbir şey yapamayız, Five.
F:Ben ölsem o yaşar mı?
Amy: Şu an saçmalıyorsun! Sen ölsen ben ne yaparım?
F: Şu an Dina hariç kimse umurumda değil Amy. Üzgünüm.
Amy: sorun yok Five. Gel buraya.

Amy beni kendine çekip sıkıca sarıldı. Ben artık daha fazla gözyaşlarımı tutamayıp ağlamaya başladım. O giderse ben ne yapardım? Nasıl yaşardım?

Amy: Dina senin böyle ağladığı görse çok üzülürdü sevgilim. Lütfen. O seni böyle üzgün görürse yaşamak istemez, mücadele etmez ki. Onun tek yaşama kaynağı sensin Five. Bakma seninle kavga ettiğine. Seni çok seviyor. Hadi kendini toplamaya çalış biraz. Lütfen. Silelim şu gözyaşlarını.
F:Ben Dina'yı istiyorum, Amy. Başka hiçbir şey umurumda değil. Dina gelsin ne olur. Söyle gelsin. Seni duyar o. Beni duymadı. Söyle gelsin yalvarırım söyle gelsin. Sarılsın bana. Abi desin. Abiciğim. Sesine ihtiyacım var.
Amy:Sen böyle kendini bırakırsan ona bunu yapanları nasıl bulacağız?

Amy'nin dedikleri aklıma zarfı getirmişti. İçimi kaplayan nefretin haddi hesabı yoktu.

F:Aidan bir uyansın, bende şu zarfın içindekini okuyayım. O kolay. Hesabını soracağım. Fazlasıyla hem de.
Amy:Five korkutma beni. O işe intikam için tekrar bulaşmana göz yummam.
F:Bir kere yumacaksın o zaman Amy.
Amy:hayır, Five. Hayır! İzin vermiyorum! Yapamazsın!
F:Sana sormadım Amy! Hepsine anladığı dilden konuşacağım!
Amy:Aidan'da izin vermez!
F: Aşık olduğu kadın için her şeyi yapar o. Sen daha abini tanımamışsın.
Amy: Yapmayın. Yalvarırım. Bırakın polis halletsin.
F:Polis? Hah! Polismiş. Gitsin aptal aptal işlerle uğraşsın onlar. Bu bizim hesabımız.
Amy:Five...
F: Tartışmaya kapalı bu konu Amy. Sana da bir şey olsa aynı şeyi sana da yapardık.
Amy: Dina öğrendiğinde ne diyecek haberin var mı?
F:Dina artık senin bildiğin o Dina değil. En başta o korkak Dina yok artık. Bana diyeceğini söyleyeyim mi? "Neden beni çağırmadın öldürürken? Mükemmel işkencelerim vardı!"
Amy: Siz, siz delirmişsiniz artık!
F:Sen fazla masum kalmışsın sevgilim.

Artık pes etmişti. Savunması fazla yetersiz kalıyordu ve bunun farkına varması uzun sürmüştü. İkimizde bir süre sessizce oturduk. Ameliyathaneden doktor çıkınca bir hışımla çöktüğüm duvar dibinden kalktım.

W:Dina Hargreeves'ın yakınları?
F:Benim, abisiyim ben.
W:Kardeşiniz şanslıymış. Gerçekten çok mücadele verdi. Bir ara pes etti sandık ama yaşama isteği varmış demek ki. Kurşun kalbin üstünden geçip kemiğe saplanmış. Çıkarmak çok kolay olmadı. Ama merak etmeyin. Çabuk toparlar.
Amy:Şükür!
F: Teşekkür ederim. Her şey için.
W:Görevim, efendim. Geçmiş olsun.
Amy: Teşekkür ederiz.

Doktor uzaklaşınca sevinçle Amy'e döndüm. Sıkıca sarıldım ona. İkimizde gülüyorduk. Amy bir yandan da ağlıyordu. Ama bu mutluluktandı. Her an ben de ağalayabilirdim. Amma sulu göz oldum.

F:tamam yeter bu kadar. Beni de ağlatacaksın.
Amy; ağla. Silerim gözyaşlarını.
F: Kızım sen mi erkeksin ben mi? Benim sana böyle laflar etmem lazım. Az uzak dur erkekçilik oynamaktan.
Amy: Ay tamam be! Ben abim uyandı mı diye bakayım. Hem de Dina'nın çıktığını söylerim.
F; Ararsın. Telefonum hep açık biliyorsun.
Amy; biliyorum bebeğim.
F: dikkat et.
Amy; şehir değiştirmiyorum Five.
F: ya dikkat et sen yine de ya. Adamı deli etme. Gerçi ettin edeceğin kadar. Daha nasıl edeceksiniz çok merak ediyorum, Bayan Gallagher.
Amy: düştüm.
F: düş diye yaptım zaten.

Amy uzaklaşınca kapının önünde volta atmaya başladım. Bir türlü çıkmak bilmiyordu. Yarım saat bana günler gibi gelmişti.

Dina çıktığında onu sedyede uyurken görmek içimi tekrar acıtmıştı. Nasıl da masum uyuyordu. Nasıl kıyarlardı benim bebeğime? Ben onun saçlarını daha okşamaya kıyamazken bir teli ya koparsa, diye onlar nasıl yapabilmişti?

Sana söz veriyorum Dina Hargreeves. İntikamını seninle beraber en ağır şekilde alacağız.

F; yoğun bakım mı?
Q: Bir gecelik. Kapı önünde bekleyebilirsiniz.
F; teşekkür ederim.

Bir gece.
Tam bir gece bekledim onu. Yerimden kıpırdamadan, lavaboya bile gitmeden bekledim. Doktor her kontrole geldiğinde durumunu sordum. Her anını takip ettim. Bir kere bile gözümü ondan ayırmadım çünkü korktum. Ben onunla değilken ya bir şey olursa diye...

O uynana kadar Tanrıya dua ettim. Ne olur, dedim. Ne olur onda hiçbir hasar bırakma...

Yaw bu bölüm benim niye içime sinmedi? KAFAYI YİYECEĞİM! Her bu arada yeni bir kurgu aklıma geldi. Yayınlanınca haber ederimm şimdilik kendinize çok çok iyi bakın ve bol bol çikolata yiyin Aidan gözlülerimmmm

Mahşerin 4 AtlısıWhere stories live. Discover now