Yalansız bir hayat

66 12 66
                                    

A:Ne- ne saçmalıyorsun sen?

Bir şey demeden ön koltuğa kurulmuştum. Hiç cevap verip kendimi yoramazdım. Zaten peşimden o da binmişti arabaya. Yeşil gözleri şaşkın bir şekilde benim üstümdeydi.

D:Bana öyle bakacağına dökül, Gallagher.
A:Dina-
D:Hiç kıvırma. Sakın kıvırma. Abim her şeyi anlattı. Ne hizmeti ettin sen? Olayın neresindesin?
A:Five her haltı anlattı da onu mu anlatmadı?
D: Abimin her şeyi üstün körü anlattığına eminim. Ve bana "O kısım karışık. Sana Aidan anlatsın," dedi. Dökül ve çenemi daha fazla yorma benim. Zaten yeterince canım acıyor.

"Size yıllarca hizmet eden benim!"

A:Gerçeği duyduğunda ne olacak?
D:Hayatıma yalanlarla devam etmiş olmayacağım ve onlardan intikam alacağım.
A:Sen? Sen adam mı öldüreceksin? Güldürme beni.
D:Ne o Gallagher? Fazla mı masum gözüktüm gözüne?
A:Babana karşı kendini koruyamamış, Five'a sığınan birisin sen.

Five'a sığınan birisin sen...

Dişlerimi sıkıp sertçe yutkundum. O da ne dediğinin farkına vardığında ağzında bir küfür geveledi.

D:Sen benim sinirimi görmemişsin asıl. Öldürürüm. Gram da vicdan azabı duymam. Bilmem anlatabildim?
A:Anlatabildin...
D:Harika! Şimdi sağa çekiyorsun ve ben hastaneye tek başıma gidiyorum!
A:Dina otur oturduğun yerde adamı sinir etme.
D:Kıçımın kenarı. Sinir olsan ne olur lan mafya bozuntusu? Sikiğe bak.

Aidan hiçbir şey demeden önüne döndü. Tek kelime etmedi.

D:Ben de öyle düşünmüştüm.

Hastaneye gidene kadar ikimizde tek kelime etmedik. Acilin önünde durduğunda direk aşağı indim. Kapıyı kapatıp acile doğru yürümeye başladım ki arkamdan Aidan'ın ayak seslerini işitebiliyordum.

Öküz! İnsan bir teşekkür eder.

Ne teşekkür edeceğim be? Dedikleri laflara saysın.

Ayıp ediyorsun çocuğa.

Ha o bana etmiyor yani? Azıcık sus! Tanrı aşkına sus!

Aidan anlamadığım bir şekilde bir anla elimi tuttu. Çekiştiriyordu. Dişlerini sıkmış güvenliğin oraya gözünü dikmişti.

A:Hadi biraz hızlı yürü.
D:Çekiştirme Aidan. Yaram sızlıyor. Hala eskisi gibi koşamıyorum.
A: Tamam hızlanabildiğin kadar hızlan. Çabucak halledelim işimizi.
D:İşimiz?
A:Hani benim de senin yaranın aynısından omzumda var ya.
D: Anladım tamam.

Giriş kısmına geldiğimizde elimi bırakmadan diğer eliyle kimliği istedi.
A: kimliğini ver.
D:Elimi bırakırsan neden olmasın? Bırak lan elimi! Hem sen niye benim elimi tutuyorsun?
A:Burnunu iki dakika boka batırma diye. Sen bir Amy'de senden gördüğü her şeyi yaptığı için o da iki.
D:Tamam kimliğimi çıkarırken nasıl burnumu boka sokabilirim az mantıklı ol ve şimdi elimi bırak. Kangren oldu kesin.
A:Abartma hadi.

Elimi bıraktığı gibi cebime attığım telefonumu aldım. Arkasında sadece iki şey vardı: Kimliğim ve kredi kartım.

Kimliği eline verip telefonu koyunca elimi tekrar sıkı sıkı tuttu.

Q:Şikayetleriniz nedir alabilir miyim?
A:İkimizde pansumana geldik.
Q:Anladım. Tamamdır sarı alana giderseniz pansumanlarınızı yaparlar.
A: Teşekkürler.

Kendi kimliğiyle birlikte benim kimliğimi de ceketin iç cebine attı. Ben ona şaşkın gözlerle bakarken beni tekrar çekiştirmeye başladı.
A:Hadi Dina!
D:Lan bırak elimi!
A: Hastane ortasında rezil olacağız hadi! Yürü dedim!
D:Ne bu sinir lan? Sana sinirli olan benim azar yiyen yine benim.

Mahşerin 4 AtlısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin