20. BÖLÜM ( İNCE SİTEM)

61 21 9
                                    

İnsan sevmeye başlayınca,

yaşamaya da başlar.

-William Shakespare

"Ada, benim çizgili gömleğim nerede ya?" Ayaz'ın yukarıdan aşağı böğürmesiyle aynı tepkiyi ben de ona gösterdim.

"Ütülemedim." diye yükseldim, televizyondan Sabahın Sultanı Seda Sayan programının sesini kısarken. Koşarak yukarı çıktım ve Ayaz'ın kaldığı odaya gittim. Odaya girdiğimde sepete birkaç pantolon, üst, çorap vs. gibi kıyafetleri sepete doldurmuştu. Ayaz'ın yanımda kalmasını istemediğim için oda misafir odasında yatıyordu.

"İstersen getireyim hemen." Sesimde bir mahcupluk vardı, eğer annemin yerinde ben olsaydım çoktan gözyaşlarıma hapis olmuş canım yanarak o gömleği ütülüyordum.

"Ha yok. Geçen sümüğün bulaşmıştı midem bulanır şimdi." Şaka mı yapıyordu, gerçekten mi diyordu ayırt edemedim.

"Olabilir, insanım." Kendimden övün vermeyen tavırlarımla kollarımı birbirine doladım, hıh bakışı sezdim gözlerimle. Gömleğinin düğmelerini ilikleyip, bedene sezecek o kokuyu sıkınca derin bir nefes aldım. Tarağı alıp saçının ön kekilini her ne kadar geriye atsa da o tutam kaşlarının önüne bir kez düşmek zorundaydı.

"Ada." Kaşları çatık, hazırlanmayı bırakmış yanıma yaklaşan adımlarıyla gözlerimi alamamıştım.

"Akşam, uzaktan bir akrabam bizi ziyarete gelmek istiyormuş da sorun olur mu?" Sorun olmasından ziyada evimizde ikinci günümüzdü ve daha biz bile eve alışmış değildik. Hayır anlamında başımı sallayınca, yanağıma küçük bir buse konduruverdi. Tepkisizdim, kendimi ondan alıkoymadan öylece durdum. Ayaz şirkete gittikten sonra tekrardan içeri geçip, televizyonu açtım ve kaldığım yerden devam ettim. Telefonuma gelen arama bildirimiyle Ayaz olduğunu düşünüp tebessümle telefonumu elime aldım. Numara. "Alo." Yanan genzimi hiçe sayarak zorla yutkunmaya çalıştım. Bu sesi nerede olsa tanırdım. " Niye arıyorsun lan beni, nerden aldın sen benim numaramı?" Allah'ım Ayaz duyarsa ben ne yapardım. Aldığım her nefesi derin soluklarla burnumdan veriyordum.

"Babandan." Cevabı kesin ve netti bir o kadar da can yakıcı. Seneler önce onu hayatımda istemeyen adam ben evlendikten sonra neden benim numaramı bu adama demişti, daha doğrusu bu karaktersize...

"Evliyim lan ben."

"Ada, baban seni onunla zorla evlendirdi biliyorum, bak biz sana yardım edeceğiz boşanman için yardım edeceğiz." Konuşmasına devam ettirmeden daha da çok yükselmeye başlamıştım.

"Ne boşanması salak. Ben kocamı seviyorum ne uyduruyorsun sen be geri zekâlı. Arama beni, eğer Ayaz duyarsa seni öldürür."

"Ada, baban." O ne derse desin hiçbir sözüne inanmayacaktım, çünkü onun tek derdi paraydı.

"Ada, o adam senin gerçek baban değil." Güleyim de boşa gitmesin bari. Daha şimdi boşanayım diye yardım ediyorlardı, yalan ağzına yuva yapmış belli.

"Bana bak aptal, bir daha sakın arama!" Konuşmasına izin vermeden telefonu suratına kapatıp hemen arama kaydını sildim. Aptal numaramı almış birde. Arama kaydını silip telefonu kanepenin üzerine fırlattım, sinirle saçlarımı geriye doğru çektim. Gerçekten çıldırmak üzereydim, aradan yıllar geçmiş lise zamanında yaşadığımız cahillik ama ben onun huyunu biliyorum derdi Ayaz'ın parasıydı ve yalandan beni özlemiş, seviyor numarası yapıyordu. Kendi kendime söylenerek yukarı kata Ayaz'ın kaldığı odaya geçtim önce yatağını sonrada kıyafetlerini düzenlemeye başladım, daha sonra ütülemek için gömleğimi elime aldığım sırada duraksadım, yıkanmasına rağmen Ayaz'ın kokusu iliklerime kadar tekrardan ve tekrardan işlenmişti. Mayhoşlaştırıcı ama bir o kadar kaybeden bir kokuya sahipti. Zaman geçtikçe kendime kızmaya başlamıştım, onu zamanında istemediğim için, onu istemeyip canım yandığı için. Ayaz'a alışınca yaşamaya da alışmıştım, yaşamayı sevmeye başlamıştım. Ayaz'ı sevmeye başlamıştım, onu ve ona ait olan her şeyi sevmeye başlamıştım. Evin içindeki sesi, söylediği şarkı hatta köşede oturması bile beni hayata döndürebiliyordu. Onun varlığına alışmışken yokluğunu kaldıramazdım. Sırf benim için birçok tarzından vazgeçmişti, yaklaşık bir aydır alkol kullanmıyordu, hatta yanımdan dahi ayrılmıyordu. Halinden şikayetçi değildi, ben de ondan şikayetçi değildim.

BOZUK RUHLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin