Bölüm ³⁴ ~ Doğum Günü

2.5K 182 19
                                    

150

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

150.000 Olmuşuz. Hepinizi çok seviyorum🫰🏻

2 hafta boyunca bölüm atamayacağım sınavlarım olduğu için. O yüzden sınır koymuyorum ama siz gene de yorum ve beğeni atın olur mu?

Gidişatı seviyor musunuz? İleriye dönük tahminleri olanlar var mı?

Bir de eleştiriye açığım arkadaşlar. Beğenmeyebilirsiniz. Size yetersiz gelebilirim ama eleştirinizin boyutu karakterim olmasın lütfen.

***************** ✨✨✨ ***************

" Küçük kurbağa, küçük kurbağa, kuyruğun nerede?
Kuyruğum yok, kuyruğum yok yüzerim derede
Ku vak vak vak, ku vak vak vak kuvak, kuvak, kuvak
Ku vak vak vak, ku vak vak vak kuvak, kuvak, kuvak..."  Dolabın ışık sızan yerinden bakarken aniden gözlerimin önüne gelen babamla çığlık atacakken kendimi zoraki durdurdum. Nefesim sıklaşmıştı.

" Sağım solum sobe! Saklanmayan ebe..." Başını yana yatırdı. Samet Vural tüm iğrençliğiyle yüzüme bakıyordu.

" Küçük kızım babasını özlemiş mi? Daha ne kadar saklanmayı düşünüyorsun acaba?" Saklandığım dolaba daha çok gömüldüm. Kıyafetlerin arasında kaybolmuştum resmen.

" Babacığın seni çok seviyor. Biliyorsun değil mi güzel kızım? Çık hadi ortaya. Uğraştırma beni!" Sonlara doğru sesi sertleşmişti. Buradan çıktığım an vuracaktı. Buna emindim artık.

" Neler oluyor Samet?" Annemin sesiyle az da olsa rahatladım. Sevmiyordu beni ama en azından babamı başımdan alabilirdi.

" Kızın ortadan kayboldu, ne olacak başka." Annemin yüzünü ekşittiğine emindim. Birisi ona ne zaman Duru senin kızın dese; o benim kızım olmaya layık değil derdi.

" Ne yapmış?" İnsan ilk sen mi bir şey yaptın derdi ama onlarda o söz maalesef ki yoktu. Bencil gelmiş bencil gideceklerdi.

" Eline tepsiyi verdim getirmesi için. Taşıyamadı ne olacak. Halıyı mahvetti." Boyumdan büyük içi dolu tepsiyi elime verirlerse olacak buydu. Derin bir iç çektim. Annem çok kızacaktı.

" Ve sende elinden kaçırdın öyle mi Samet!" Annemin bağırışı ile kulaklarımı kapattım.

" Bağırma bana Yıldız. Kaçtı işte elimden. Nerede bilmiyorum. Girmiştir bir deliğe." Ne kadar kolaydı deliğe girmiştir demek. Öldüm mü kaldım mı merak etmiyorlardı hiç.

" Tamam sus Samet. Onu bul ve kilere kapat. Kızımız, Ayça gelecek.  Onu burada görmesini istemiyorum. Etkileniyor çocuk sonra."

Göğsüm hızla inip kalkarken gözümü açtım. Geçmişten bir anı zihnimde yer edinmişti. Unutamıyordum işte. O insanlar aklımdan bir türlü çıkmıyorlardı.

Kader Oyunu ( Gerçek Ailem)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin