'36'

4.5K 562 183
                                    

Aras Ali Keskin [Karahanlı];

Mal gibi yatakta uzanmış karanlık tavanı izliyordum, Bora salağı daha fazla dayanamamıştı. Biz Serkan'la eve girdiğimiz gibi kapı çalmıştı, baktığımızda Bora'ydı.

Bir ara ters kelepçe yapıp arabaya atacaktı da Serkan zor tuttu.

Şu an ise gecenin ikisinde, bütün canım(!) ailemin üyeleriyle aynı evde kalıyordum. Yer değişikliğinden dolayı gözüme bir gram uyku girmemişti.

Kapım tıklanınca kaşlarım çatıldı ve yatakta doğruldum.

Bora'nın gelme ihtimali?

Yataktan kalkıp kapıya ilerledim ve açtım. Karşımda bana mal mal sırıtan Adar'la kaşlarım mümkünmüş gibi daha çok çatıldı.

"Senin ne işin var lan burada? Git uyusana, büyüme hormonların gelişsin azıcık." Dediğimde sırıtması yüzünden silinmiş benim gibi kaşları çatılmıştı.

"Yazıklar olsun, abi. Gideyim ben, rahatsız ettim kusura bakma!" Demiş ve gitmek için adım atmıştı, ensesinden tutup odaya soktum ve kapıyı kapatıp, ışığı açtım.

Yatağıma atlamış, ellerini ensesi hizasında birleştirerek uzanmıştı.

"Hayırdır?" Dediğimde boğazını temizledi.

"Abimi ziyaret edeyim dedim."

"Uyanık olduğumu nereden biliyorsun anasını satayım?"

"Asker adamsın, kapıyı tıklasam uyanacaksın. O yüzden emin adımlarla geldim." İstemsizce gülüp odada ki tekli koltuğa oturdum.

"Ee? Ziyaret ettin, hadi yürü git!" Gözlerini devirdi oturur vaziyete geldi, alaylı ifadesi yüzünden silinmiş, gözlerini hüzün ve utanç almıştı.

"Ben, Pusat abim adına özür dilerim, abi."

"Ne yaptı da özür diliyorsun, aslanım?" Çok şey yaptı ama bil istemem abiciğim.

"Geçen... Sana bir sürü saçma sapan şeyler söyledi ya."

"Ne söyledi, Adar?"

"Hani benim daha seni öğrenmediğin kavga olaylarımda abimi aramıştım. Konuşmamız bittiğinde abim telefonu sanırım benim kapatacağımı sanarak kapatmamış. Sonra sen beni sordun, o da sana saçma sapan şeyler söylemeye başladı. Zaten çok sinirliydim, onları duyunca daha çok sinirlendim ve çok üzüldüm. Ben böyle olduysam, sen içinde ne fırtınalar yaşadın hiç düşünemiyorum..." sıkıntılı bir nefes alıp konuşmasına devam etti.

"Bu yüzden burada kalmak istemiyordun, bu yüzden soyadımızı almak istemiyordun değil mi?" Sessizce koltuktan kalkıp yanına oturdum.

"Adar, sen bunları düşünme. Bunlar gerçekten ağır şeyler senin için." Alayla güldü.

"Ben neleri ağır yaşadım senin haberin var mı? Ayrıca senin için hafif şeyler mi, abi?!"

"Ne yaşadın sen? Daha doğrusu ailecek ne yaşadınız, Adar?" Derin bir nefes aldı.

"Kimden başlayayım, abi?" İkizleri çok merak ediyordum, Rüzgar ve Deniz neden bu kadar sessizdi?

"İkizler, Rüzgar ve Deniz."

"Onlar bana anlattıklarına göre küçükken depoya atılmışlar, orada saatlerce aç ve susuz kalmışlar. Yemedikleri dayak kalmamış, abi. Her kurtulmak için bağırdıklarında yüzlerine yastık basmışlar." Kaşlarım çatıldı.

"Kim yapmış bunları?!"

"Çağrı, seninle karışan şerefsiz!" Onu da bulmak farz oldu bize.

"Peki Yiğit?"

"O çok polis olmak istiyordu, abi. Küçükken hatırlıyorum hayal meyal. Yiğit abimin fark ettin mi bilmiyorum ama kaşının ortasında ince, çizik şeklinde boşluk var. O bıçak çiziği, göz kapağı ve gözünün altına kadar devam ediyor. O iz şu an fazla göze batmıyor ama abimin tüm hayallerini yerle bir eden iz. Polisliğe giremedi o iz yüzünden. O da tüm karakolların, askeriyenin en yakınlarına kafelerini açtı. Polislere ve askerlere hesap göndertmiyor. O o yaşadıklarından dolayı çok sinirli ve sessiz yapıya büründü." Sertçe yutkundum.

Bana o Pusat yüzünden olan çıkışını affettim...

"Leyla?"

"Leyla ablam çok şey yaşamadı ama çok kırıldı. Çok aşağılandı o it yüzünden ama eniştem gibi bir adamla karşılaştığı için çok şanslı." Başımı salladım.

"Peki Esra Hanım? Bir şeyler duydum."

"Doğru duymuşsun... Kız kardeşimizi o Çağrı denen herifin annemi hizmetçi olarak kullanması yüzündendi. Biz ne kadar anneme anlatsakta annem o şerefsizin gerçek yüzünün farkında değildi, ona bir şey diyemiyoruz şimdi. Anne yüreği... Hiçbirimiz evde yokuz abi, annemle o evde sadece. Yine yukardan bir şeyler istemiş, annem de götürmüş. Beğenmeyince anneme bağırmış çağırmış, sonra annem hamileliğinde verdiği etkiyle ağlamaya başlamış, ağlarken de etrafı düzgün göremediği için merdivenlerden yuvarlanmış. Sonra da kız kardeşimizi kaybettik işte..." ellerim yumruk oldu.

"Pusat ve Bora?"

"Bora abimin fren telini koparmış bu salak, Bora abim buna bir akşam kızdı bağırdı çağırdı, yine bir haltlar yemişti hatırlamıyorum. O da ona sinirlendi, sabahına teli koparmış. O günde abime görev emri geldi. Abimde yolda kaza yapmış, sonra da şehit haberi geldi. Tabii biz bunların hepsini DNA testinden sonra öğrendik. Şimdi de toz olmuş."

"Pusat abim ise bizim derdimizde. Şu zamana kadar sor bakayım hiç yanımızda mıymış? Hiç bu olanlar yaşanırken aramak sormaktan başka ne yapmış? Eyvallah abim, seviyorum. Eyvallah asker adam, görevleri olmuş olabilir ama görevleri dışında da hep başka yerlerdeydi."

İt işte!

"Peki sen Adar?"

"Bana ölesiye dayak attırmıştı o. İki buçuk hafta yoğun bakımda kaldım ben abi. Çağrı benimle hep dalga geçerdi, bir şey sorsam istesem dalga geçerdi. Bende buna bir gün gelmişinden geçmişine sövüp evden çıktım. Sonra herhalde haber vermiş arkadaşlarına, beni tenha da sıkıştırdılar, bir kaçını yere sersem de çoktular. Dayanamadım. Daha sonra gözümü bir açtım hastanedeyim, bir buçuk haftam yok ama." Dedi gülerek. Sonra gülüşü buruklaştı.

"Pusat abim o günde yoktu..." kolumu omuzlarına atıp kendine çektim ve saçlarını öptüm.

"Mirza Bey?"

"Babama göt korkusundan yaklaşamıyordu bile." Güldük.

"Ya ben onun için özür dilemeye geldim, kitap konusu yazdım çıktım amına koyayım! Gerçekten dediğin gibi de uyuyayım da büyüme hormonlarım gelişsin. Sonra da asker olayım sizin gibi." Güldüm.

"Sen asker mi olacaksın lan?!"

"E herhalde abi! Baba mesleği, abi mesleği! Bizim de başımızda bir bordo bere, belimizde beylik tabancamız olmasın mı?! Sınava da girdik zaten, bir sonuçlar kaldı!" Kısık bir kahkaha attım.

"Olsun tabii, olsun! Sonuçları da göreceğiz Adar Bey!"

"Neyse, yarın gideceksin sen. Uyu."

"Yarın iznimin son günü. Boş ver." Gülümsedi heyecanla ve ayağa kalktı.

"Kalk o zaman, Yiğit abimin mekana gidelim! Benim okullar da kapandı!" Gülerek kalktım ayağa.

"Gidelim bakalım!"

🐺

SELAMMMM

BAYRAMİŞKO SONRASI ÇEEEKKK

PİÇ ÇAĞRI

İT PUSATT

ÖPTÜM SİZİİİ

💅🏻🎀💖🧚🏻‍♀️🌸🌺

𝐀𝐫𝐚𝐬 𝐀𝐥𝐢 | 𝐆𝐞𝐫𝐜̧𝐞𝐤 𝐀𝐢𝐥𝐞𝐦Where stories live. Discover now