EN BAŞTAN

27.Bölüm

Aylin in ağzından;

Sabah,başka bir odada uyandım.Tilki nin odasında!!Başım çok ağrıyordu.

Kapı açıldı ve içeri Tilki girdi.

"Ne oldu böyle?"diye sordum.

"Gerçekten hatırlamıyor musun?"

"Neyi,söylesene!"

"Dün gece olanları hat-..."

"Sus sus!!Allah ım ne yaptık biz!Çık odadan çık!Ben annemin yüzüne nasıl bakıcam!!Ya hamile kalırsam?"

Tilki gülmeye başladı.

"Ne gülüyosun!!"diye cırladım.

"Senin için fesat güzelim"dedi ve kahkaha atmaya devam etti.

"Ne diyosun yaa"

"Fesatsın yaa birde bana sapık dersin"dedi ve yine güldü.

"Aahh söyle bak yüzünün ortasına yapıştırcam yumruğu!"

"Ooo birde tehdiit"

"TİLKİ!!"diye bağırdım.Tilki yanıma geldi.Yatağın üstüne oturdu ve telefonunu açtı.

"Ne yapıyosun?"

Cevap vermeden gülerek bir video açtı ve telefonu bana çevirdi.

Videoda,ben sarhoş bir şekilde yerde yatıp gülüyordum.Tilki yanıma geliyordu ve ben yanaklarını koparırcasına sıkıp burnunu öpüyordum.Sonra,Elçin kahkaha atmaya başlıyordu.Süngerbobun hayatından bahsediyorduk.Meltem geliyordu ve kahveyi bana uzatıyordu.Ben de saflığımı gösterip kahveyi sapından değil sıcak tarafından tutup düşürüyordum.Tilki nin bacağına!!
Tilki "ölüyorum!"diye bir feryad koparıyordu ve Elçin ile ben gülüyorduk.Sonra,Tilki kameraya el sallıyordu.Ben,zar zor ayağa kalkıp Tilki yi kucağıma almaya çalışıyordum ama pes edip onu banyoya kadar sürüklüyordum.Ve video bitiyordu.

Birden gülmeye başladım.Tilki de gülmeye başladı.

Sonra birden durdu.

"Ne yani?Sen sevgiline "ay aşkım öpeyim de geçsin"diyeceğine gülüyor musun?Hâlâ sızlıyo be!"

Gülmemi zar zor durdurdum.

Şuan o kadar tatlıydı ki...Bence de öpmem,ve geçmesi gerekiyordu.

Dudaklarına yaklaştım.Tilki zaten her zaman hazırlıklı olduğu için ne utandı,ne de şaşırdı...

Aramızdaki mesafeyi o kapattı ve soğuk ellerinden eser olmayan,sımsıcak dudaklarını dudaklarıma yasladı.

Birden odaya biri daldı ve çığlık attı.

"Sizi kahvaltıya çağıracaktım ama siz anlaşılan kahvaltınızı yapıyormuşsunuz"dedi Levent.Anında yüzüm kıpkırmızı olurken,Tilki gitti ve Levent in ensesine vurdu.

Onlar odadan çıkınca baş ağrım zaten durduğu için yatağı yaptım.

Aşağı indiğimde,Levent yine konuşmaya başladı.

"İsterseniz ben mutfakta kahvaltımı yapayım,siz burada devam edin,rahatınız bozulmasın"

Yine yüzüm kızarırken,Tilki konuştu.

"Levent,hadi başka kapıya,kahvaltımızı da hazırlamışsın,senin işin bitmiştir"dedi ve Levent i yaka paça evden kovdu.Güldüm.

"Eee hadi biz de kahvaltımızı yapalım."dedi Tilki.

"Tamam"dedim ve masaya doğru ilerledim.Tilki ise bana doğru geliyordu.

"Ne oldu?"

"E kahvaltı yapıcaz"

"Sapık!"dedim ve sandalyeye oturdum.Levent e ne kadar kızsam da çok güzel hazırlamıştı kahvaltıyı.

Birden Tilki öksürmeye başladı.

"Ne oldu yine!"

Elleriyle zeytini gösterdi,zeytin kabuğu yutmuştu!

"Salak!"dedim ve sırtına vurdum.Çıktı.

"Suniteneffüs yapman gerekiyordu."

"Bence sus,sana zeytin yasak!Geberiyordun be gözümün önünde!"dedim.Sonra jeton düştü ve "Allah Korusun"dedim.

Tilki güldü ve zeytine uzandı.Eline vurdum."Bırak"

"Tamam!"

Kahvaltımız bitti.

"Hadi,sabah sporu yapalım!!"

"Güzelim,ben hiçbiryere gelemem."

"Tamam,o zaman ben de,şortum ve atletimle koşarken,bana eşlik edecek bir kas yığını bulurum"

"Irzıma geçecek erkek bulurum demiyor da!"

"Eee"

"İyi,iyi başımın belası"

"Ama şort falan giyemezsin"

"Git,adam gibi bir eşofman ve tişört giy,gelmem yoksa!"

"Offff tamam!"

Dedim ve odaya çıktım.Ah,benim burada eşofmanım yoktu!

"Tilkiii,benim burada eşofmanım yok!"

"Akşam Meltem uyurken giymen için bir eşofman ve tişört vermişti,onları giy"dedi.

Uzun süre o kıyafetleri aradım ve en son yatağın altında buldum.

Ama,yatağın altında bulduğum tek şey kıyafet değildi....

Acaba ne?Nasıl geçiyo bayram?Bölum yorumlarınız?

İyi bayramlar,seviliyorsunuz!(^.^)(^.^)