5 - Şemsiye

2.6K 194 15
                                    

-Sanki benim suçummuş gibi hissediyorum. Uğur'a ilk zamanlar zararsız gözüyle baktığım, onunla dostça konuştuğum için.

Zuhal hanım gözlüklerinin üstünden bana baktı.

-Yani iyi davrandığın insanların senden bazı beklentiler içinde olmaya hakları var. Öyle mi düşünüyorsun?

Bu Zuhal hanım'la ikinci seansımız.

Annemlere psikoloğa ihtiyacım yok dedim ama dinlemediler. Ne olursa olsun bir şiddete maruz kaldığımı ve bir uzmanla konuşmanın iyi geleceğini söylediler. Batu yüzüme neden istemediğimi anlamaz şekilde baktı.

-Zeynep yapacağın şey kadınla bir saat konuşmak. Hayatı konuşmaktan ibaret bir insan olarak itirazını manasız buluyorum.

Düşününce haklı olduğunu farkettim. Gitmeyeceğim diye tutturup sabah akşam annemlerin öğütlerini dinleyeceğime, psikoloğa gider kendim konuşurum.

Burada oluşumun hikayesi bu yani. Zuhal hanım'a baktım.

-Bu sadece benim davranışlarımla ilgili değil. Mesela o gece dükkanı kapatırken neden ilk önce kapıyı kilitlemedim? Neden kafeyi ben kapattım? Neden kafede çalışıyordum paraya ihtiyacım varmışcasına? Hep kendimi suçlayacak bir sebep arıyorum. Ama evet. İnsanların kalbini iyi davranarak kırdığımı da düşünüyorum.

-Mesela?

-Mesela eski sevgilim Can'ı sevmekten vazgeçtim. Bir an seviyordum sonraki an sevmiyordum. Onu arada bırakarak ayrıldım. Sonra her şey bir anda oldu. Başkasına aşık oldum. Can'a karşı çok suçlu hissediyorum.

-Neden bu kadar kendini yargılama çabasındasın. Bunlar senin kararların. Bak dikkat et "hataların" değil. Kararların. Neden arkasında durmuyorsun? Yoksa emin değil misin sevginden?

Alınarak, büyük bir tepkiyle cevap verdim.

-Tabi ki hayır. Sonuna kadar eminim ve arkasındayım.

-O zaman öyle davran. Kendini sorgulamayı bırak. Başkalarını da sorgulama. Karar verdin, başka türlü hissettin bitti ve geçti. Hayatına devam et, geçmişi sorgulama.

Bu ve buna benzer telkinlerle beni rahatlattı. Çıktığımda daha iyi hissediyodum. Ömür beni görünce ayağa kalktı, yanıma geldi.

-İyi misin?

Gülümsedim.

-İyiyim gamzelim.

-O ne öyle minibüs yazısı gibi?

Yanağından makas aldım.

-Bu ilişkinin maçosu benim, alış buna.

Gülüp elini omzuma attı.

-Bu ilişkinin maçosu hep sendin zaten.


***


Sessiz sakin bir kafeye gittik. Köşedeki koltuklu masaya kurulduk. Daha sipariş bile veremeden Esin aradı.

-Kuşum nasılsın?

-İyiyim Esin. Sen nasılsın?

-İyiyim ben de. Dışarıdayım, seni arayayım dedim. Nasıl gitti psikolog?

-İyiydi. Ömür'leyim ben de şimdi.

-Yakınlardaysan bir yanına uğrayayım mi beş dakika? İki gündür görmedim seni içim rahat etmiyor.

-Esincim iyiyim diyorum neden hasta muamelesi yapıyorsun bana?

-Hı, gelme istemem diyorsun yani.

Kime Ne?Where stories live. Discover now