12.bölüm

45 8 13
                                    

Multimedya : Doruk özkan (sergio carvajal.)

Merhaba tatlımlar yeni bölüm geldi keyifli okumalar...

Ağır ilaç kokusuyla hastane kokusu burnuma dolarken göz kapaklarımı aralamaya çalıştım fakat bir milim bile yerinden oynamaya tenezzül etmediler.

Başımın altında yumuşak bir şey vardı ama ne olduğunu çözemiyordum.

Ağırda olsa gözlerimi açmayı denedim ama sonuç tabikide boktandı.

Gözlerim kapalı, hafızamı yoklamaya başladım.

Dün neler olmuştu ? Ben neden bulunduğum ortamdan ilaç kokusu alıyordum ?

Kafam allak bullak olmuştu. Ve bunun bütün sebebi o adi doruğun ta kendisiydi.

Çocuk resmen Beni deli etmek için yaratılmıştı.

Hafızama yeni hücum eden düşüncemle birlikte ani bir haraketle gözlerimi açtım.

Ah evet. O beni sabah odaya kilitlemişti değilmi ? Allah senin belanı versin doruk özkan senden nefret ediyorum...

Bide bana, sana erkeklere güvenmeyi öğreticem demişti. Ah allah aşkına beni odaya kilitleyen ve kriz geçirmeme sebep olan kişi mi öğreticekti bana erkeklere güvenmeyi ?

kesinlikle çıldıracaktım. Biri beni şu çocuktan uzak tutabilirmi acaba ?

Odanın kapısı birden açılınca yerimden hafifte olsa sıçramıştım.

Bakışlarımı kapıya çevirdiğimde karşımda gerizekalı doruk duruyordu.

evet. iti an comağı hazırla.

Gözlerimi ondan kaçırarak başka tarafa bakmaya başladım.
Evet bu hastaneden çıkar çıkmaz elifin yanına gidicektim ve ordaki eşyalarımı toplayıp kendime yeni bir ev tutacaktım.

Ve mümkün olursa birdaha doruğun bu mehlül sıfatını görmek istemiyordum.

Artık bırakın onunla iletişim kurmayı onun yüzünü dahi görmek istemiyordum.

Doruk hele şükür kapıda dikelmesine bir son vererek yatağımın yanındaki sandalyeye oturmayı akıl etmişti.

Hayır kızlar yanlış anlamayın tabikide onu yanımda istemiyordum. Sadece öyle kazık gibi kapının önünde dikilince göz zevkimi bozmuştu.

Ellerimi göğüsümde birleştirerek başımı doruğun aksi tarafına çevirip küs pozisyonu almıştım.

Evet ona küsmüştüm. hatta ne küsmesi ya ben ona çok kızmıştım. Onun yüzünden krizlerim hatsafalara ulaşmıştı.

Bu durumda ona küsmek yerine kızıyordum. Onunla topu topuna 1 buçuk hafta yaşamıştım ama hiç bir güzel günüm yoktu sadece beni sinir krizlere soktuğunda bana sarılması güzeldi o kadar yani başka bişi yapmıyordu.

Ay ben az önce sarılması güzelmi demiştim ? Ah sanırım demiştim. neyse kızlar siz unutun onu o benim ağzımdan kaçtı.

" İyimisin ? " sesi oldukça düz çıkmıştı.

" İyi olup olmamamın seni ilgilendirdiğini hiç sanmıyorum. " sesim ona meydan okurmuşcasına sakin ama bizzat kararlı çıkmıştı.

Çocuk beni resmen odaya kilitleyip kriz geçirtiyor ve bana kalkmış iyimisin diye soruyor.

Ah rica etsem şu doruğun kafasından bitanede ben alabilirmiyim ?

" İlgilendirip ilgilendirmediğine sen karar veremezsin melek. " sesi sakin ama destop bir sesti.

Kötülük Prensim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin