pişmanlık

12.5K 821 10
                                    

Emma bir anlık öfkesine yenilmiş ve alece haber vermeden saraydan kaçarcasına ayrılmıştı.yol boyu keşke dinleseydim diye düşündü.emma uysal biri olmasına rağmen ani tepkiler verebiliyordu ve hamileliğide bunun tuzu biberi olmuştu.

Araba yavaşlamış ve ona refakat eden şifacı meg ile birlikte arabadan inmişti.

"meg üzgünüm seni de böyle peşimden sürüklemek istemezdim"meg hanımına anlayış gösteriyordu ve haklı bir sebebi vardı.

"önemli değil hanımım herşeyin düzeleceğine inancım var"demişti bu yaşlı kadın.

"amcamdan rica ediceğim seni mckenzie kalesine göndermesi için"

"sizinle kalabilirim hem.şuan sizin bana ihtiyacınız var siz olmadan dönmekte istemiyorum"meg emmanın elini tutmuş ona destek veriyordu.emmanın en çok destege ihtiyacı olduğu zamandı.

"burada ne kadar kalıcağım bilmiyorum meg bir süre dinlensem iyi olucak"birlikte kapıya giden iki kadını gören lucy şaşkınlıkla kapıya gelmişti.

"emma tatlım hoşgeldin tek misin alec nerde"emma ağlamamak için zor duruyordu.

"lucy öyle kötü şeyler oldu ki" emma ağlayarak lucye sarılmıştı.

"sakin ol canım bebek için iyi değil"emma başıyla onaylayıp birlikte salona geçmişlerdi.

"hoşgeldin emma alec nerde yalnız mı geldin"demişti salonda oturan arthur elindeki bir kaç kağıdı kenara bırakmış emmaya bakıyordu oda en az lucy kadar şaşkındı.

Emma koşar adımlarla amcasının yanına gitmiş dizlerinde ağlıyordu şimdi.arthuru babası yerine koymuştu bunca yıl.lucyde panikle yanına gitmiş sarılmıştı.

"lütfen anlat neler oluyor emma"emma koltuğa oturmuş sakinleşmeye çalışıyordu.megde ona bişeyler hazırlamak için mutfağa gitmişti bir hizmetçiyle.

Lucy, arthur ve emma kısa bir süre birlikte oturdular.

"amca alec in bir çocuğu daha olucakmış metresinden"lucy şakınlıkla ağzı açılmışken, arthur öfkeyle ortada dolanıyordu.

"bu nasıl olur"arthur gerçekten öfkeliydi.

"evlenmeden önce kalede yaşayan bir kadın alec onu kovmuştu ama saraydaki baloda karsıma çıktı nasıl ordaydı bilmiyorum ama bana gelip kendi söyledi"emma titriyordu.

"birinin yardımıyla orada olmalı yoksa kimse yanında bir asil olmadan saraya giremez"emma lucye baktı haklıydı kendi bunu nasıl düşünememişti.ama kim yapabilirdi ki bunu.

"emma emin misin yani şifacı onayladı mı bunu"lucynin sorduğu soru karşısında emma donup kalmıştı.

"hayır lucy olamaz ben bunu nasıl düşünmedim ki"

"ah emma yine öfkene yenik düştün ve alec i dinlemedin dimi"emma ne diyeceğini bilemedi.

"şimdi dinlen" arthur emmayı dinlenmesi için odasına göndermişti.bir süre sakinleşip düşünmeye ihtiyacı vardı.

Arthur işin aslını alece sormalıydı.bunun için bir mektup yazmaya karar verdi bunu en hızlı şekilde mckenzie kalesine yollatmalıydı.

Sevgili dük mckenzie

Eşiniz yiğenim şuan kalemde misafir ediliyor.buraya geldiğinde son derece üzgün ve kırılmış haldeydi.onun ve bebeğin sağlığı için şifacınızı bir süre göndermemeye karar verdim buna anlayış. göstermenizi bekliyorum.
Olayı birde sizden dinlemek istiyorum. Yiğenin benim kıymetlimdir.onun üzülmesine dayanamam ve kararına saygı duymanızı bekliyorum.
Cevabınızı bekliyor olucağım
Dük arthur mcintoch

Arthur en hızlı ulakla yollanması için mektubu hizmetçiye vermişti.artık yapılcak tek şey beklemekti.

Alec kaleye vardığında delirmiş gibiydi.yol boyu abigaile tahamül etmişti ama yinede güvenmiyordu bu kadına.alec yalnız kaleye döndüğünde herkes şok olmuştu özellikle de yanında abigail ile dönünce.

"anabel abigaili bir odaya yerleştir gözümün görmeyeceği"başka birşey demeden gitmişti.

"lordum bebek için size yakın olsaydım"herkes ağızları açık ona bakarken alec öfkeyle dönmüştü.

"hangi bebek şifacı meg gelmeden inanmıyacagım şimdi defol"

Abigail şok olmuştu ama yinede gülmeye devam etmişti.nasılsa koynuna girecekti.

"yürü"demişti anabel.

"bana düzgün davran teyze kalenin hanımı olucam alecin bebeğini taşıyorum"anabel öfkeyle dönmüştü.

"sus şeytan buranın tek hanımı emma nasılsa doğrular çıkıcak"abigail kıpkırmızıydı.

Alec öfkeyle odasına girmiş yataga uzanmıştı.emmanın kokusu, alec yüreğinin sızladığını hissetmişti.ne olursa olsun vazgeçmiyecekti ondan.bir çıkış bulacaktı.

Kalede geçen bir kaç gün eziyet gibiydi.emma olmadan kale bomboştu.odalarında bile kalmaya tahamül edemiyordu.kendini sadece işe vermişti hırsını talimlerde askerlerden çıkarıyordu.jack ise her defasında askerleri elinden alıyordu.

"alec kendini topla yeter"demişti öfkeyle anlayış göstermeye çalışıyordu ama bu son olanlar jack i bile huzursuz etmişti.

"hadi bugun bu kadarlık yeter git uyu" demişti jack alece gece geç saatte odasına gelmişti. İçeri girdiğinde bir karartı gördü..
Bir an emma olduğunu hayal etti.ama o değildi.abigail denen sürtüktü içerdeki.

"lordum"diyerek yaklaşıyordu abigail.tüm kadınlığını kullanıyordu.alec ise boş boş baktı sadece öfkesine hakim olmaya çalışıyordu.

"emmayı unutturacagım sana"işte bu bardağı taşırmıştı.kolundan tuttuğu gibi odadan atmıştı.luna kapının önünde bu manzaraya şahit olmuş ve gülmüştü.abigail ise öfkeden kudurmuştu.

Sonraki günlerde ise abigail çekilmez olmuş kalenin hanımı gibi emirler yağdırıp duruyordu.

"kızım senin karnın dümdüz hala"anabel dikkatle giyinen abigaile bakıyordu. kadının karnının çoktan belli olması gerekiyordu.

Abigail ise hızla giyinmiş ve onu odadan kovmuştu.anabel sessizce odadan çıkmış ve alec in yanına gitmişti.

"oğlum burda yanlış birşey var abigailin karnının çoktan çıkması gerek var da bebek nerdeyse 6 aylık olmalıydı"kadın haklıydı alecte farkındaydı ama onu yanında tutarak bu tuzağı hazırlayanı bulmayı hedefliyordu.başından beri de tüm amacı buydu.o yüzden emmayı bu işin dışında tutmuştu.

Dükün ilk mektubunu aldıktan sonra cevabını yazmış ve planını anlatmıştı.özellikle de emmanın bilmesini istememişti.arthurda şüphelerini paylaşmıştı.iki adamda bir yandan araştırma yapıyordu gizlice.

Nerdeyse 15 gün olmuştu ve alec hala gelmemişti.emma üzgündü.ama elinden de birşey gelmiyordu.beklemekten başkada çaresi yoktu.

Her sabah yaptığı gibi bahçede oturuyordu.çok dalgındı. araba sesiyle kendine geldi.kapıya bakarken heyecanlanmıştı.alec miydi gelen eli kalbinde bekledi sanki yüreği yerinden çıkacak gibiydi.yerinden kalkmış gelene bakarken olduğu yerde dondu. gelen alec değildi.gelen baron william dı.

Küçük Leydim(efsane Leydiler Serisi 2)(TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin