meow, you idiot

12.1K 1.2K 1K
                                    

Not, okuyun :")

Bir adet açıklama yaparak başlayacağım kafanızda soru işareti kalmaması adına :")

Şimdi, Bu hikaye fantastik kategorisine girdiği için bir kaç absürtlük yapacağım bunun için kusura bakmayın ama olayı başka türlü bağlayamaz idim.

Şimdi canımız Sugamız, zamanında bir cadıyı kızdırıyor. Bu fişnikçi cadı da ceza olarak Yoongi'yi kedi bedenine hapsediyor ve boynuna bir tasma takıyor. Eğer bu tasmaya bir şekilde zarar gelirse asla insan bedenine tekrar dönemeyecek.

Ve dönmesi içinde, kedi haliyle onu gerçekten seven birini bulması ve Yoongi'nin de onu sevmesi lazım.

Yani anlayacağınız Yoongi insana dönecek çünkü Jimin'e her yönden bağlandı.

Fakat, fişnikçi cadı Yungi'yi öyle hemen bırakır mı?

Bırakmaz.

Tam olarak insan olamıyor, bedeninde fiziksel olarak kedilere ait şeyler kalıyor (kuyruk, kulak, kedilere özgü bazı davranışlar, kedi dişleri vs)

son olarak,

Azıcık çekeceksiniz benden ve ibne Yoongi'den haberiniz olsun :):):)

iyi okumalar diliyorum!

Umarım beğenirsiniz, yorum bırakın :")

Not sonu

Bütün bir günü evde mide fesatı geçirerek ve Suga'yla oynaşarak geçirmiş, akşam olduğunu fark etmemiştim bile.

Ağzıma bir kaç cips daha tıkıştırıp yatmaktan bedenimin şeklini almış deri koltukta ordan oraya yuvarlandım.

Sıkılıyordum.

Eğer hala Jeon göt kafalı Jungkook ile çıkıyor olsaydım onu eve çağırıp yaramaz şeyler yapabilirdim ama beni bırakmıştı.

"Olsun, zaten tam bir erkek orospusuydu" diye fısıldadım.

Söylerken uyuz uyuz yatan Suga'ya bakmış birde cevap beklemiştim.

Tabii ki miyavlamakla yetinmişti.

Derin bir iç çekip bir süre tavanla bakıştım ve popo cebime sıkıştırdığım telefonu göz hizama getirerek saate baktım.

Gece yarısına geliyordu.

Yavaşça doğrulup Suga'yı kucağıma aldım ve miskin miskin bakan kediciğe sırıtarak yatak odasına ilerledim.

"Hadi uyuyalım ponçirik şey"

Kendimi yatağa atmış, her gece yaptığım gibi Suga'yı göğsüme koymuş ve usulca üstümüzü örtmüştüm.

Yaklaşık on dakika çıkardığı memnuniyet mırıltılarını dinledim ve daha fazla direnemeyerek uykuya teslim oldum.


Gözlerim yavaşça aralanırken kaburgalarımda hissettiğim sızıyla hayıflandım.

"Ne ara bu kadar kilo aldın seni pasaklı"

Belli belirsiz söylenirken bakışlarım istemsizce Suga'nın yattığı bölgeye gitmiş ve gider gitmez çığlık atarak doğrulmam bir olmuştu

Üstümde,

Bir çocuk yatıyordu.

Rüya olup olmadığını anlamak için kendimi çimdirmiş, parmaklarımı saymış ve gözlerimi sayamadığım kadar çok açıp kapatmıştım.

Fakat kesinlikle rüya olmasını dilediğim bu an, her şeyden daha gerçekti.

Kollarımı refleks olarak göğsümde  çarpı şeklinde birleştirmiş ve duvara sinmiştim.

Karşımda baygın bakışlarını bana dikmiş, gri saçlı ve...

Garip kedi kulakları olan çocuğa bakmamaya çalışarak konuşmaya girdim.

"S..sende kimsin?"

"ÜSTÜMDE NE HALT EDİYORDUN?"

"VE KEDİME NE YAPTIN!?"

Uzun sayılabilecek bir sessizlikten sonra kulağımı gıdıklayan nefesle, dayandığım duvarın içine girebilirmişim gibi olduğum yere biraz daha yapışmıştım.

Gözlerimi tamamen açmama dahi fırsat vermeden parmaklarımı kavramış ve boynundaki siyah tasmaya götürmüştü.

"Meow, seni aptal"

"Beni tanımadın mı?"

Meow,idiot • YoonminWhere stories live. Discover now