Meow,idiot • Yoonmin

jimin loves his kitty

Sonunda pf

••

Yoongi, kendisinden bir miktar kısa olan bedeni nazikçe yakınına ittirmiş ve kulaklarına küçük bir memnuniyet mırıltısı gönderip kırmızılıkların sağ köşesine küçük bir öpücük kondurmuştu.

Sonra sol köşeye,

Çenesine,

Burnuna,

Ve üstüne.

•

Hani, bazı anlarda sevginiz uç seviyelere gelirdi ve tüm uzuvlarınız arzuyla dolardı ya, ona dokunmak isterdiniz ama aynı zamanda korkardınız.

Tekrar kaybolmasından.

Tam şuan böyle hissediyorlardı işte.

Dudakları birbirine sürterken, ve açıkta kalan tenleri dokunmaya açken.

İkiside mutlu olmaktan korkar ama buna karşı koyamazlardı.

•

Kulaklı küçük bir hamle yapıp diğerinin belini kavramış ve bedeni arkalarında duran kalın gövdeli ağaca dayamıştı.

Garip olan ise bu süre içinde birbirinden bir saniye olsun ayrılmayan dudaklarıydı.

Yoongi, kendini Jimin'e bastırırken kibar bir şekilde onu istediğini gösteriyordu ve siyahlı bu harekete karşılık diğerinin kulaklarını küçük bir inlemeyle doldurmuştu.

Sonunda nefes alabildiklerinde, Grili başını sevgilisinin alnına dayadı ve gözlerini yumup fısıldadı.

"Sanırım, seni düşündüğümden fazla özlemişim Jimin."

"Yani.. sadece öpmeyi planlıyordum ve,"

"Geldiğimiz hale bak."

Kısa bir sessizliğin ardından siyahlının hafif esen rüzgara karışan cümlesi kulaklının bir an öldüğünü düşünmesine neden olacak nitelikteydi.

"Seni istiyorum."

"Kalbim seni istiyor."

"Ruhum,"

"Beynim."

"Ve beni kontrol eden tüm parçalarım."

"Sanırım sorumluluk almalısın kedicik."

•

Bir yıl gibi geçen yirmi dakikanın sonunda eve varmışlar ve kapıyı açar açmaz -tam anlamıyla- birbirlerinin üstüne atlamışlardı.

Jimin, bacaklarını kedisinin beline dolamış ve küçük bir kıkırdama gönderip parmaklarını istemsizce inip kalkan kulaklarda gezdirmeye başlamıştı.

Diğeri ise ellerini dolgun kalçalara indirmiş ve oraya sabitlemişti.

Yoongi bir süre kucağındaki -aşırı karşı konulmaz- siyahlının boynunu öpmüş ve arsızca sırıtıp onu ani bir hareketle yanlarında bekleyen deri koltuğa yatırmıştı.

•

Bundan sonra ne olacağını bilmiyorlardı.

Belki mutsuzluk tekrar onları bulacaktı,

Belki kaybolacaklardı.

Belki de başlamak istediklerine asla başlamayacaklardı.

Ama emin oldukları tek bir şey vardı,

İkisinin arasında dolanan şey basit bir hoşlantıdan veya arzudan ibaret değildi.

Onların birbirlerine ihtiyaçları vardı.

Bir kedinin sahibine olduğu gibi,

Kötü hisseden bir çocuğun dostuna olduğu gibi,

Ya da özleyen birinin sevgilisine olduğu gibi.

••