4.bölüm

111 14 3
                                    

Medyada kuzey var

Oda'nın kapısını açtığımda gördüğüm manzara kanımı dondurmaya yetmişti. Mert'in elinde bardak kırılmıştı. Ama o sadece bana bakıyordu. Mavi gözlerinde gördüğüm tek bir duygu bile yoktu. Bu hali ile mert' in ne düşündüğünü bilmek neredeyse imkansızdı.

Elinden dökülen kanları görünce telaşla "mert ne bu halin iyi misin?" dedim sesim titremişti. Mert cevap vermeden öylece bana bakıyordu. Bu hali gitgide beni korkuturken hemen mert' in elindeki camları almak için elimi uzattım.

Mert elini çekince afallasamda "mert eline bakmam lazım" dedim. Bu defa sesim titremişti. Mert' in niye böyle davrandığını bilmiyordum. İlk defa bana bu kadar soğuk davranıyordu.

"dokunma bana iyiyim ben" mert sonunda konuşmaya başlayınca "ne demek iyiyim mert? eline bak iyi gibi mi? duruyor"
" seni ilgilendirmez sen kendi işine bak" dedi ve arkasını dönüp gitti. Ben ne olduğunu anlamaya çalışırken "bir şey mi? oldu ne bu halin?" diyen nihal'e döndüm "ne olduğunu bilsem" Nihal anlamayan gözlerle bana bakarken " mert iyi değil eli kanıyordu. Sen git onunla ilgilen" dedim ve oradan ayrıldım.

Eve geldiğimde kanepe de uyuyan annemi uyandırdım "kızım ne zaman geldin?" diyen anneme " şimdi geldim anneciğim kalk odanda yat her yerin tutulacak"  dedim annem olumlu anlamda başını sallayınca . "İyi geceler" deyip odama girdim. Çok yorulmuştum. Hiç üstümü değişmeden kendimi yatağa attım.

Aklımda hala mert vardı. O bardak elinde nasıl kırılmıştı. Asıl sorun neden? bana öyle tuhaf davrandığıydı. Acaba bilmeden yanlış bir şey mi? yapmıştım. Bu tavrı sabah söylediklerim yüzünden olamazdı. Buna emindim...

o günden sonra mert beni ne zaman görse yokmuşum gibi davranıyordu. Onun bu tavrı gitgide beni meraklandırırken aynı zamanda üzüyordu da bana böyle davranmasını hak edicek ne yapmış olabilirdim.

Gözümün önünde sallanan bir çift elle düşüncelerimden sıyrıldım" ne düşünüyorsun?" diyen nihal'e "mert bana niye yabancıymış gibi davranıyor biliyor musun?" dedim nihal bir süre düşündükten sonra "masal inan bunu senden başkası bilemez. Onu bu hale getirebilecek bir sen varsın sana ne kadar değer verdiğini biliyorsun. Ona ne olduğunu kendin sormalısın" dedi ve Elindeki çikolata dan birini bana uzattı. nefesimi dışarı üfleyip "bana böyle davranırken onunla nasıl konuşucağım? yüzüme bile bakmıyor" dedim elindeki çikolata'yı aldım ve yemeye başladım çikolata bile beni mutlu edememişti. durum vahim demek ki bir an önce Mert'in bana böyle davranmasını sebebini bulmam gerekiyordu...

Okul çıkışı mert'le konuşmak için birşeyler düşünmeye karar verdim. Bugün bu olanları açıklığa kavuşturmam gerekiyordu. Bütün ders aklımda sadece Mert'in olması beni şaşırtıyordu. Ben bugüne kadar dersten başka birşey düşünmez iken bu aralar mert'ten başka bir şey düşünemez olmuştum...

sonunda dersler bitmişti ve herkes evlere dağılıyordu. Hemen okulun kapısının önüne koştum nefesimi düzene sokup mert'i beklemeye başladım.

Neredeyse okulda kimse kalmamıştı. Ama mert hala çıkmamıştı. Ben görmeden gitmiş olamazdı. Diye düşündüm ve Mert'in sınıfına gitmeye karar verdim.

Koridorda ilerlerken gülme sesleri duydum. Sesler Mert'in sınıfından geliyordu. Biraz ilerlediğinde Mert ve arkadaşlarını sınıfta otururken gördüm.  Tam mert'e sesleniceğim sırada bir kızın Mert'in koluna girdiğini gördüm.

O an içimden bir şey koptu sanki "mert senin şu kızı hiç görmedim yanında bir sorun mu var?" diyen uzun boylu sarışın çocuğa baktığımda birden Mert'in kolundaki kız "şu sizin besleme kızdan bahsediyor adı neydi hah buldum masal" bu pislik ne dedi?. Az önce besleme mi? Hah kimmiş besleme ben mi?

SEN SEVDA MISIN#wattys2016जहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें