- Annem -

4.8K 349 20
                                    

Yürüyorduk. Kahvaltı saati gelmişti. Sanırım suyla çalışırken zamanın nasıl geçtiğini anlamamışım.

"Eee, o kadar erken sahilde ne yapıyordun? Genellikle o zamanlarda herkez uyuyor olur" dedi Andre.

"Uyku tutmadı, peki sen?"

"Bu saatte melezler uyurken dolaşmak hoşuma gidiyor"

"Neden böylesin, yani neden yalnızsın? Bence istesen çok popüler olabilirsin"

"Belki. Ama popülerlik bana göre değil, ilgi odağı olmayı sevmem. Aslında bu kadar ön yargılı kişilerle takılmak yerine yalnız olmak daha iyi"

"Yalnızlık güzeldir. Buraya gelmeden önce pek sosyal değildim. Ama daha bir gün olmasına rağmen arkadaşlarının olması o kadar farklı hissettiriyor ki. Bir ara denemeni tavsiye ederim" dedim.

Ormanlık alandan çıkmıştık. İleride konuşan kişilerin sesleri geliyordu. Yemek yenilen alana yaklaşmıştık.
"Gerçekten eskiden asosyal miydin? Sende pek asosyal tipi yok da" Diye sorarken masaların yanından geçiyorduk.

"Tam olarak asosyal denilemez. Ön plana çıkardım. Ama yalnızdım. Arkadaş istemezdim."

"Neden?" Diye sorduğunda Aria'yı gördüm."Boşver.Neyse ben gidiyim artık. Görüşürüz" dedim. Aslında bu iyi olmuştu çünkü bu konulardan konuşmak istemiyordum. Hafifçe tamam anlamında gülümseyince bizimkilerin oturduğu masaya ilerledim.

Herkez yemeğini almıştı. Yanlarına oturdum. "Angel ortadan kaybolmayı seviyor musun?" Dedi Aria. Gülümserken "Ortadan kaybolmadım ki, uyku tutmadı o yüzden biraz yüriyim dedim"

"Peki Andre?" Diye sordu Alex.

"Sahilde yürürken karşılaştık"

"Ama buraya kadar konuşmuşsunuz?"

"Evet konuştuk, öylesine havadan sudan, neyse açlıktan ölücem, gidip yiyecek birşeyler alıyım" deyip kalktım. Yiyecek birşeyler aldıktan sonra yanlarına oturdum.

"Bize biraz kendinden bahsetsene Angel" dedi Aria. Yemeklerini bitirmişlerdi. "Iııı...şey gerek yok ya" deyip kurtulmaya çalıştım."Lütfeeen"
"Peki, hangi konu?" Diye sordum. Elinde sonunda öğreniceklerdi. "Meselaaa... ailenden bahset" dediğinde Anabeth konuştu "Aria!Bu konulardan bahsetmek istemiyor olabilir!"

"Yok,sorun değil. Ben...beş yaşından beri yetimhanedeyim. Annem ben doğduktan sonra bir evlilik yapmadı. Beş yaşındayken ise-"

"-Angel üzgünüm, Anabeth haklıydı. Bu konulara karışmamalıydım"

"Sorun değil, gerçekten. Şu yaşıma kadar bana bu soru o kadar fazla soruldu ki. Sen sadece merak ettiğin için sordun. Hem bu da zaten hayatta olabilecek normal şeylerden biri. Annem ben beş yaşındayken akciğer kanserinden öldü" dedim.

-25 Temmuz 2004-

Küçük kız ameliyathanenin önünde yere çökmüştü. Uzun süredir orada annesinin çıkmasını bekliyordu. Biliyordu, annesi güçlüydü. Kurtulacaktı. Ona söz vermişti. Annesi kurtulacağına ve ona tekrar üzümlü pasta yapıcağına söz vermişti. Tekrar onu elinden tutup parka götüreceğine söz vermişti. Tekrar onun büyük yatağında sarılarak uyuyacaklarına söz vermişti...

Ara sıra hemşire küçük kız iyi mi diye bakmaya geliyordu. Kız hep aynı yerde dizlerini kendine çekmiş duvara bakarak şarkı mırıldanıyordu. Hemşire ona acıyordu. Annesinin durumu kötüydü. Kanseri çok ilerlemişti. Kurtulma ihtimali neredeyse hiç yoktu.

Yavaşça kıza doğru ilerledi ve yanına çöktü. Kız ona baktı. Hemşire hafifçe gülümseyince kız da gülümsedi. "Selam"
"Selam" dedi kız. Daha çok küçük olduğundan sesi peltek çıkıyordu.
"Nasılsın?"
"İyi"
"Mırıldandığın şarkı çok güzelmiş. İsmi ne?" Diye sordu hemşire.

"Minik keyebek, bu şartıyı annemle yazdık. O çıkınca yenileyini de yazıcaz" dedi.

Hemşirenin gözleri dolarken kafasını yavaşça yukarı aşağı salladı ve gülümsedi.Öyle oturmaya devam ederlerken ameliyathanenin kapısı açıldı."Bethany River'ın yakınları?" Dedi dışarı çıkan doktor. Küçük kız ayağa kalktı "Ben" dedi. Doktor küçük kızı görünce şaşırdı "Yanınızda bir akrabanız yok mu?"
"Hayığ" diye cevap verdi. Doktor derin bir nefes aldı "Üzgünüm"

Küçük kız kaşlarını çattı "Niye?"

Doktor kıza tekrar baktı "Hastayı kaybettik"

Kız gözlerini şokla açarken bir süre öyle durdu.

Annesi onu bırakmış mıydı? Gözleri dolarken yere çöktü. Ellerini yüzüne götürdü ve ağlamaya başladı. Hemşire yanına gidip kıza sarılırken ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Kız hıçkırarak ağlarken ilk defa yalnızlığı hissediyordu.

Annesiyle dopdolu olan dünyasında yapayalnız kalmıştı...

Selam!

Nasılsınız? Bu bölümü nasıl buldunuz? Umarım bu bölümü beğenmişsinizdir. Birkaç bölümden sonra kitabın asıl konusu başlıycak. Bu bölümler daha çok kişi tanıtımı.

Beğendiyseniz vote vermeyi lütfen unutmayın❤

Melez TanrıçaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin