- 'Zombiii!' devamı-

3.9K 261 23
                                    

Damon

"Apollon?"

"Selam"

İçeri giren sarışın adam Apollon'du. Yani onaylamasa emin değildim, sadece anlatılanlar ve anormal heykellerden biliyordum. Nedense tanrılar hakkında çok meraklıydım. İlk geldiğim sene (1 sene önce) abimden istediğim cevapları alamayınca Ben'e gitmiştim ve birkaç hafta -abim kızmaya başlayıncaya kadar- peşinden ayrılmamıştım.

Ben onu hep sarışın ve uzun saçlı, genç ve yapılı olarak tanıtmıştı. Zaten tek fark, tahmin ettiğimden daha genç gözükmesiydi. Yani otuzlu kırklı yaşlarda birini beklerken yirmi beşi bile geçmemiş gibi gözüküyordu.

"Oha -sesi yüksek çıktığı için utanıp tekrar konuşmaya başladı- sen Apollon musun?"

"Evet küçük hanım, memnun oldum"

Angel

Elini uzattığında ilk başta şaşırdım. Yani sonuçta o bir tanrı ve ben bir melezim ve yani o bir 'tanrııı' ve bu kadar samimi olması- neyse fazla uzattım. (Ama o bir tanrııııııııı!!)

Elimi uzattım ve tokalaştık. "Bakalım şu kızlarımı endişelendiren yaraya"

Eğilip bacağımdaki yarayı incelemeye başladı "Bu nasıl oldu?"

"Şeyy...şöyle ki....ufffff anlatmasam"

Sesli söyleyince hiç mantıklı gelmiyordu. "Neden?"
"Biraz garip de"
"Sen bir anlat"

"Ufff peki , şey ormandayken çamurdan insan ve zombiye benzeyen bir yaratık bana saldırdı ve bacağıma bıçak attı"

"...şey, yani kampın koruma kalkanı var. Doğru gördüğüne emin misin?"

"Yani şeklinden emin değilim ama çamur gibi birşeydi hatta böyle dallar falan sarkıyordu kollarından. Ki kalkan çamurun geçmesine izin vermiyor mu?"

"Çamur kalkandan geçer de çamurdan bir adam biraz....enteresan"

Ayağa kalktı ve düşünmeye başladı. Benimle konuşurken de zaten bana inanmaz gibi değil de olayı anlamaya çalışıyormuş gibiydi. Apollon'u sevmiştim.

"Neyse bunu sonra konuşuruz. Şimdi sence vazilyan mı deniyelim, yoksa leyaropsin mi?"

"Leyzilbişey bişe-"

"Hangisinin iyileştirmesi kesinse o olsun"

Damon'a baktım. O da benim için endişelenmişti. Hatta gerçekten yardımı dokunmuştu. O olmasa hala ilacı çıkaramamış olabilirdik.

Apollon ayağakalkıp bir süre bir şeyi düşündü. Ardından bir anda elinde camdan bir şişe belirdi . İçinde pembe bir sıvı vardı. "Sevgili misiniz?"

Soruyu algılamam için bir otuz saniye falan geçmesi gerekti. Anladığımda anında bağırdım "Hayır!" Damon zaten itiraz etmeye benden önce başlamıştı. "Tamam, tamam, sadece sordum"

Şişenin camdan tıpasını çıkardı ve tekrar eğildi. Bacağıma bir sıvının aktığını hissederken tavana baktım. Bunun işe yarayacağından emindim...lanet!

"Aaaaa!Aaaa! DAMON! Al şunu!"

Yaranın acısı bir anda geçerken Apollon çoktan eline yeni bir şişe almıştı.

Taht odasında

Apollon gideli bir süre olmuştu. diğerleri meraklanmıştı. Onların çocukları olabilirdi. "Zeus, bi sorsana Apollon'a, melez nasılmış? Ve de kiminmiş? "

Melez TanrıçaМесто, где живут истории. Откройте их для себя