jubilate

4.9K 470 48
                                    

13.09.2012

Eve gittiğimizde, yarım saattir seni bekliyordum.

Bana beklememi söyleyip annenle gitmiştin.

Televizyondaki spikerin sesini duyuyordum fakat o kadar sıkılmıştım ki, dinlemiyordum ve aklımı seninle meşgul etmeyi tercih ediyordum.

Spikeri dinlemekten daha heyecan verici olduğunu itiraf etmeliyim sanırım..

Sonunda çalan zili duyduğumda, aceleyle yerimden kalkıp kapıya koşacaktım ki, ayağıma takılan her neyse, yere kapaklanmıştım.

'Heyecanla beklediğini bilmiyordum, Bam!' Diyerek kıkırdamanı duyduğumda, gülmemi zorla durdurup hızla doğruldum ve cevap verdim.

'Hah! Kim heyecanla bekliyormuş?' Dudaklarımı büzerek yukarı kaldırdığımda, hala gülüyordun.

Kollarımı da birbirine kenetlediğimde, kıkırdamanı durdurup konuştun. 'Hadi gel, annenden izin aldım.'

'Kutlama için mi?' Senin gibi hafif sesimi kısarak cevaplamıştım, çünkü annemin kutlama için izin vereceğini sanmıyordum.

Bana cevap vermeyip kolumdan tutarak dışarı çıkardığında, sessizliğini bozmuştun. 'Hayır tabii ki.'

Beni bisikletin arkasına oturtup önüme oturarak kollarımı beline sardığında cevap vermiştim. 'Jungkook.. Ailelerimizin hoşlanmayacağı şeyler yapmayacağız değil mi?'

Güldüğünü, hafifçe sarsılan sırtından anlayabiliyordum.

Komik, çocukça bir soru olduğunu düşünmüştün belki ama annemin sana olan güveninin zedelenmesini istemiyordum, tek eğlencem sen iken..

'Merak etme Bam. Büyükler gibi içip sarhoş olmayacağız. Bizimkisi daha eğlenceli olacak.' Güven verici sesini duymanın verdiği rahatlıkla başımı, sırtına yaslamıştım.

Uçuştuğunu hissettiğim eteğimi tek elimle tutarken, rüzgarın saçlarıma vurduğu yumşak darbeleri huzur veriyordu.

Ya da, senin varlığın huzur veriyordu,

Herşey bahaneydi.

Ve o gün, hayatımda eğlenmediğim kadar eğlenmiştim.

Bisikletle bayırdan aşağı uçmuştuk ve bu çok eğlenceliydi.

Yanlışlıkla, bir amcanın bahçesindeki marulları ezmiştik ve kovalanmıştık.

Elimden tutup kaçmama yardım etmiştin.

Nehir kenarında dondurma yerken yere düşürmüştüm ve çocuk gibi ağlamıştım, daha tadına bile bakmadığın dondurmanı bana vermiştin.

Daha sonra nehrin ucundaki kıyısında, birbirimizi ıslatmıştık ve bu çok daha eğlenceliydi.

Eve gittiğimizde sırılsıklamdık ve annemden epey bir azar işitmiştik.

Hasta olmamızdan korkmuştu ama bu bile gülmemizi engelleyemiyordu, ikimiz de annemin karşısında kıkırdıyorduk.

Annen gelip seni bizden aldığında, annem de üzerimi değiştirmeme yardımcı olmuştu.

Yatağa girdiğimde, aklımda sen ve o gün yaptıklarımız vardı.

O kadar eğlenmiştim ki, bana her şeyi unutturmuştun.

O gün, hayatımdaki en güzel günlerden biriydi.

Ve yaşadığım en harika çocuk kutlamasıydı.

(Şu sapşiriği aylardır bir bölüme koymayı planlıyordum ve sonunda dayanamadım ksmxbsjsk )

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Şu sapşiriği aylardır bir bölüme koymayı planlıyordum ve sonunda dayanamadım ksmxbsjsk )

EYE WANT YOU [ Jeon JungKook ] ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin