Ugly Twins

Bölüm 17- Kıskançlık

17

Jongin elinin uyuşması ile uyandı. Hiç hareket edemiyordu. Kısa çocuk inledi ve elini kaldırmaya çalıştı ama başaramadı.

''Ne oldu? Elimin üstüne mi yattım?''

Neyse ki bugün cumartesiydi, yani tatildi.

Jongin tembelce yatağından kalktı ve uyuşmuş eline dokundu. ''Elim, sana ne oldu?''

Jongin iç çekti ve hafifçe masaj yapmaya başladı. Odasından dışarı yürüdü ve boş evle karşı karşıya geldi.

''Annem yine dayıma gitmiş olmalı.'' Jongin mırıldandı ve aşağı indi. ''Yemek yapsam mı ?''

Jongin mutfağa koştu ve yapacağı yemeğin malzemelerini kontrol etti. Hiçbir şey yoktu. Jongin içini çekti ve buzdolabına doğru yöneldi. Tahıl ve meyve parçacıkları ile yoğurt güzel olurdu. Buzdolabının kapağını açmak üzereyken dolaba yapıştırılmış küçük notu fark etti.

Jongin, Taemin.

Buzdolabının üstüne koyduğum sandviçi yiyin.

Hastaneye gidiyorum, dayınız yine fenalaştı.

Anneniz.

Jongin gözlerini kırptı ve kaşlarını çattı. Dayısı yine mi fenalaşmıştı? Kalp krizi onu çok mu kötü etkilemişti?

Jongin parmak uçlarında yükseldi ve sandviç tabağına baktı.

''Tamamdır.'' Mırıldandı ve sarılı tabağı aldı.

Eh? Jongin'in eli neden titriyordu?

Sağ eli çılgınca titremeye başladığında Jongin gözlerini kırpıştırdı.

Tak.

Tabağı alamayınca Jongin derin bir nefes aldı.

''Ah...'' Elini yavaş yavaş göğsüne götürürken inledi. Alt dudağını ısırdı ve masaj yapmaya başladı.

Neden tabağı alamamıştı?

"Jongin?"

Jongin yutkundu ve hala pijaması ile duran Taemin'e baktı.

''Ne yapıyorsun?''

Jongin beceriksizce yerini değiştirdi. "Urm... Hiçbir şey..."

Taemin'in ifadesi endişeli bir hal aldı. ''Eline ne oldu?''

"A-ah?" Jongin şaşırdı. "H-hiçbir şey."

''Tekrar mı burkuldu?''

Jongin başını salladı ve bir adım attı. ''Hayır...''

Taemin bir süre Jongin'e baktı ve ikisi garip bir sessizlik içinde durdu.

Daha sonra, Jongin vücudunu döndürdü ve alamadığı tabak için tekrar yükseldi.

Oh, kahretsin. Biraz daha ileriye atmıştı bu yüzden alamıyordu. Parmak uçlarında yükselmeye devam ederken sevimli bir şekilde tısladı.

Taemin'in dudakları kıvrıldı ve Jongin'e doğru yürüdü. Uzun kolunu uzattı ve sarılı tabağı aldı. Jongin hemen kızardı ve alt dudağını ısırdı. Taemin tabağı Jongin'e uzattı.

Jongin utanmış bir şekilde gülümsedi. ''T-teşekkür ederim...''

Jongin gitmek istedi çünkü atmosfer çok garipti ama Taemin kolundan tuttu, kalması için bir sinyaldi.

''G-geçen olanlar hakkında...'' Taemin dedi. "...Özür dilerim..."

Jongin ağzını açmadan gözlerini kırptı.